Cengiz Akgun wrote:
Bir sen varsin ama biz de bunun nimetini ve kiymetini bilemiyoruz malasef iste. Ama boyle seyleri bedava yapmamani tavsiye ederim.
ahsim adina spor yaptim, antrenman yaptim, cesitli aktivitelerim oldu, işletme yonetiminin yurtdisinda masterini yaptim konumun dünyada iyilerinden birinde, yoneticilik yaptim,
kendi sirketimi kurup birsurude adam yonetiyorum ki hepsini sifirdan yetistirdik. Hayatimizin 3,5 yilida yurtdisinda gecti.
Uzmanlik alanim kulturlerin isyapma sekillerine etkileri .
Burada bildigim konu olan ''TURK tipi rekabetcilikten oturu Galatasarayda oyuncun yapilanmasi '' diye yazarken
sen olurmu oyle sey diyordun? Ben sana dedim mi bildigin konuda konus ne biliyorsun diye?
Turkiyede multicultural laflari bilinmeden 10 sene once yaptim bu isi.
Kendimi bildim bileli
Galatasarayi seyrederim ve izlerim (30 yil). Bu zaman zarfinda okuz olsa iyi ile kotuyu karsilastirir, neden o iyiydi, neden bu kotuydu der, sebep sonuc iliskisini kurar. Eskiden bilgi eksikliginden dolayi yorumlarda yanlislar olabiliyordu, simdi hem medya hemde internet vasitasiyla daha cok bilgi sahibiolup okuyorsun.
Kesinlikle bu forumda herhangi birinin yapamayacagini biliyorum. Ona adim gibi eminim. Bunun uzerine sizin yanildiginiz nokta "kendimin de yapamayacagima %99" inanmis durumdayim. "Ozan bile olsa su takim soyle olurdu boyle olurdu" sizin yazdiginiz cizdiginiz seyler. Kesinlikle son senelerde agzimdan cikmis seyler degil. Hic bir iddiam yok aksine isin zorlugunu, boktanligini, pespayeligini gordukce benim yapmamin olanaksiz oldugunu ogrendim. Belki ilk yazdigim senelerde buradaki genc arkadaslarin naifligine benzer bir safliga sahip oldugum icin yazmisimdir "ulan boyle transfer yapilir mi, boyle hocalik olur mu, boyle taktik verilir mi" diye. Aman yas kemale erdi, boyle bir iddiam yok hele hele GS gibi takimi teknik acidan yonetmem imkansiz.
Hatta birakin beni, seni, onu bu takima soyle isimli bir hoca gelse onun bile isi cok zor. Bir gun gelsin de oyle adam, hepimiz gorelim, neler denecek, neler yazilacak, nelerle suclanacak, kisiliginin, ozel hayatinin neresi kurcalanacak? Her gun kurdugu takim, oynattigi futbol nasil elestirilecek?
Yoneticilik konusu da ilginc konu aslinda. Benim de yoneticilik masterim var, is yerinde de yeterince yoneticilik yapmisimdir. Ama GS'a gelince kazin ayagi biraz degisik. Dernek mantigi ile yonetilen bir kurulusun vakiflar kanunlarina uymasi zorunlu bir yerin profesyonel bir kurulus gibi yonetilmesine olanak yok. Yarisi amator, yarisi profesyonel bir kurumun saglikli ilerlemesine imkan yok. Her kafadan bir ses cikiyor. Hangi sirket biliyorsunuz, onemli kararlari, aylarca tartisiyor, genel kurula aciyor, basinda her detay yaziliyor ciziliyor, hangi sirkette 2 senede bir secim yapiliyor. Hangi sirkette boyle abi-kardes, duayen-muayen iliskisi var? Secme secilme kaygisi var?
Bu yuzden her bildiginiz, her mantik zort diye havaada kaliyor. Koca sirketleri yonetebilen adamlar, ne deneyimlere sahip adamlar coluk cocugun agzinda sakiz olup, kenef yoneticiligi muhabbetiyle hergun elestiriliyor.
Son senelerde gordugum cikis icin olumlu atilimlar atildi, canaydin yonetimiyle gunduz ile gece arasinda fark var. Her yapilan dogru degil, elbette olamaz. Kosullar dahilinde vasatin ustunde ilerleme var.
Yinelemek gerekirse benim hic bir iddiam yok. Bu sartlarda kesinlikle yonetici olarak da TD olarak da bundan iyisini yapamam. Uc asagi bes yukari ayni olur. Sizler buyuksunuz, helal olsun ne diyeyim?
Ozan Ersoy