Birde forumumuz ''eski yazari ?!'' Oray Eginin bugunku Aksam Gazetesinde soyle iddiali bir yazisi var ama iddiasinin altini dolduramamis, bilineni tekrarlamis. Basligi rating'e yonelik:
Galatasaray’ı Fethullah Gülen’e satıyorlar
oray.egin@aksam.com.tr
Bu adam beni şaşırtıyor. Hepimiz yaşlılığından bahsediyoruz, geleceği bir muammaya dönüşüyor, alzheimer tedavisi gördüğü biliniyor, o da gizemli ortadan kayboluşlar yaşıyor ama eninde sonunda dönüyor ve Galatasaray’daki görevine devam ediyor. Karl Heinz Feldkamp şimdi de “Galatasaray’ın yeni teknik direktörünü seçeceğim” diyor şimdi de. Bu görev ona ihale edilmiş.
Bunun üzerine dün odatv.com’da çok çarpıcı bir analiz yayına girdi: Sabah gazetesinde teknik direktör adayı olarak Abdullah Avcı’nın adının anılmasıyla Feldkamp’ın bu açıklamasının ne gibi bir ilişkisi olabilirdi? Analizde “Önümüzdeki dönemde Türk futbolunda Galatasaray’ın yeni teknik direktörünün kim olacağı değil,” “Fethullah Gülen Cemaati’nin Galatasaray’a nasıl nüfuz edileceği tartışılacak!” deniyor.
Şimdi bu karmaşık resmi açmak için geçmişten bir-iki hatırlatma yapalım.
Feldkamp, Galatasaray’da ikinci kez teknik direktör olarak göreve başlamadan önce Zaman gazetesi üzerinden Fethullah Gülen çevresiyle iyi ilişkiler kurmuştu. Hatta bir dönem gazetede yazılar yazdı, Zaman’ın “Yılın sporcusu” ödül töreni başta olmak üzere çeşitli cemaat etkinliklerinde ön safhada yer aldı, onur konuğu olarak ağırlandı.
“Bu satırları 6 Haziran 2007’de yazdım: “Bugün Hakan Şükür niye ısrarla takımda tutuluyorsa, Feldkamp da o yüzden Galatasaray’a getirildi. Galatasaray çoktandır bir mali kriz içinde. Son dönemde Seyrantepe projesi takımın ciddi bir mali desteğe ihtiyacı olduğunu ortaya koydu. Bu projenin hayata geçmesi için sıcak para gerekiyor. Galatasaray bu sıcak paraya Feldkamp ve Hakan Şükür sayesinde bir ‘çevre’den kavuşmuş olabilir mi?”
“Abdullah Avcı hakkında da 2 Ocak 2008’de şu yorumu yapmıştım: “Abdullah Avcı tercih edilirse futboldan çok başka mevzulara odaklanmamız gerekecek gibi görünüyor. (...) Avcı’nın yardımcısı da Galatasaray’ın muhafazakâr kanatından eski bir futbolcu: Arif Erdem. Neden oraya yerleşti, tecrübesi ve yeteneğiyle çok başarılı olduğu söylenen Avcı’nın yanında nasıl yer buldu, bu da bir muamma. İnsan ister istemez benzer çevrelere mensup insanların birbirine destek çıkabileceği ihtimali üzerinde konuşuyor.
“Odatv.com’un analizinde ise benim ima ettiğim ‘çevre’nin Gülen Cemaati olduğu açık açık yazılmış: “Fethullah Gülen Cemaati’nin takım içinde köklü bir değişim için büyük kulis yaptığı iddia ediliyor. Feldkamp’ın bu açıklamasının yeni başkan Adnan Polat’ın izin vermesinin altında ise Abdullah Avcı’ya karşı çıkacak grupların tepkisini almamak olduğunun yattığı söyleniyor.”
Adnan Polat ilginç bir adam. Geçmişte tarikatçı olduğu suçlamasıyla takımda temizlik operasyonu yapmaya çalışmıştı. Kendisi Alevi kökenli ve bu bakımdan da Galatasaray’da bir ilk. Üstelik aynı Polat, Galatasaray camiasında kabul görmek adına Abdürrahim Albayrak gibi yeteri kadar “beyaz” olmayan biri yerine Yiğit Şardan ve Cemal Özgörkey gibi vanilya beyazı isimleri yöneticileri aldı.
Kısa süre önce, Adnan Polat-Feldkamp-Hakan Şükür ilişkisini konuştuğum bir cemaat önde geleni ünlü işadamının kendilerine yakın olduğunu söylemişti. Kendi kendime ‘Herkesi kendilerine yakın sayarak güçlerinin yaygınlığını ispat etmeye çalışıyorlar’ diye düşünmüştüm; Polat’ın sicili ve Aleviliğinin buna engel olacağını zannederek.
Ama Galatasaray’la ilgili yapboz parçalarından da anlaşılıyor ki bir şekilde Polat’la Cemaat temas içinde. Feldkamp’ı getiren bizzat Polat. Ayrıca unutmamak gerekir ki, Adnan Polat inşaatlar yapan bir işadamı. Gülen Cemaati de iş dünyasında insanın yolunun kolaylıkla kesişebileceği biri... Paranın dini imanı; kısacası.
Her şey bir yana, yeteri kadar şık bulmadıkları için Abdürrahim Albayrak’ı istemeyen Beyaz Türk yöneticiler kulübün hocaefendinin himayesine geçme operasyonuna sessiz mi kalacaklar? Cemal Özgörkey, Yiğit Şardan?