Page 2 of 3
Posted: Fri Nov 04, 2005 10:25 pm
by Ozan Ersoy
Korkunc bir GS izliyoruz. Orta saha tamamen dusmus durumda. Diyarbakir oynuyor son 10 dakikadir. Yuzde yuz gol kacirdilar. Beceriksizlikten. GS uzun topa dondu denebilir.
Ozan
Posted: Fri Nov 04, 2005 10:36 pm
by Ergün Simsek
1-0.... Umit Karan... Dk. 71
Posted: Fri Nov 04, 2005 10:37 pm
by Ozan Ersoy
GOL..
Umit Karan.. Ikinci yarida Heinz in yerine girmisti.
Mac tamamiyle Diyarbakirin hakki. Top oynayan ve pozisyon ustune pozisyon kaciran onlardi.
Hakan Sukur cikiyor. Daha once de Volkanin yerine Ayhan grimisti.
Ozan
Posted: Fri Nov 04, 2005 10:44 pm
by Ozan Ersoy
GS kendi sahasina cekilmis durumda. Diyarbakirin kornerleri GS dan daha fazla. Demin de frikikten atiyorlardi Mondragon kurtardi.
Gol Umitin firsatciligi. Hakan ara pasiyla ceza sahasina soldan girdi. Yerden alti pasa orta yapti. DB li uzaklasitramadi. Onunde kalan topu yerden koseye plaseledi Umit.
Ozan
Posted: Fri Nov 04, 2005 10:56 pm
by Ozan Ersoy
2-0. Ilic. Kirk yilda bir adini duydugumuz Ilic sahneye cikti, diger duyduklarimda zaten ya top kaptiriyordu ya pas hatasi yapiyordu, GS in 3 puanini garantiliyen isim oldu. Necati ceza sahasina giren Ilic'i gordu. Ilic topa uzak bir yerden penalti noktasini gerisinden ayak koydu, sol koseye dogru havadan gitti top, kaleci tek vurus oldugu icin bir sey yapamadi. Guzel gol, guzel vurus o kadarini verelim.
Ozan
Posted: Fri Nov 04, 2005 11:06 pm
by Ozan Ersoy
Mac bitti. Diyarbakir'in kacirdigi yuzde yuzluk pozisyonlar, verilmeyen penaltisi, GS'in oynayamadigi oyunu ve Umit'in firsatciligiyla ozetlenebilecek bir mac. Saidou'nun yoklugunda Volkan son derece kotu bir futbol oynadi. Ikinci yari takimin en kotusu denilebilir. Ilic ve Heinz da defansif oyunda olmayinca Diyarbakir uzun toplarla falan degil, 7-8 pas yaparak GS orta sahasini silindir gibi gecti ve kalesinde tehlikeler yaratti. Genc oyuncu Burhan biraz gununde olsaydi 2-0 yapabilirdi. Sonrasinda Hakan - Necati ve Tomas en kotuler arasindaydi. Hasan korkunc kendine oynadi, sac bas yoldurdu. Cok calisti ama bir tane olumlu hareketini hatirlayamiyorum. Dehset Hasan geri geldi.
Umit Karan sen cok yasa. Sen olmasan bu takim her 10 macta bir gol atacak.
Ramazan'di bayramdi derken GS dibi buldu. Simdi dinlensinler bakalim 2 hafta. Kaza oruclari tutulsun, gobekler yag baglasin.
Ozan Ersoy
Posted: Fri Nov 04, 2005 11:18 pm
by Ozgur Huseyinoglu
Maci (iz/din)leyemedikten sonra, baslikta, Karan ve Ilic'in gollerini gorunce hayli sevinmistim, cunku dun, bu macin konusunda "totemini" yapmak bile aklimdan gecmisti: "Karan sakatlik sorunu olmadan oynarsa gollerine donusunu yapacak, Ilic de onca elestiriye nispet golunu atacak" diye. Tahminlerim %100 tutmus gollerden yana ama, oyun kalitesi acisindan, hala takimda eksiklikler cok gibi gorunuyor teknik traktorumuze gore...
Ilk haftalarda izleyenlere umut veren futbolun bu kadar kisa surede boylesine alabora olmasinin nedenini birisi bana madde madde aciklar mi allahaskina? Ya da, ilk haftalarda mi kendimizi aldatiyorduk (insanlar yanlis yorumlarda bulunuyorlardi)? 3 forvetli, uzun toplu taktikte cok onemli degisiklikler olmadi sanki? Eksik olan orta sahamizda, Saidou superman'likten biraz vazgecer (bugun yoktu gerci farkindayim), gibi olup da, defans da gununde olmayinca, baglandi mi hemen bahtimiz yahu?
Hoscakalin,
Posted: Sat Nov 05, 2005 12:15 am
by Can Baysan
Bir adam düşünün ki; "flaş transfer" diye takıma alınmış, 10 maç oynamış. Ve bu 10 maçın sadece 1'inde 90 dakikayı tamamlayabilmiş. Yani; kenardaki teknik direktör, adamın her hafta kötü oynadığının farkında... Farkında ki; her seferinde oyundan alıyor, bekleneni veremediğini düşünüyor...
Ama aynı adam, ertesi hafta yine ilk 11'in içinde sahada...
O adamın adı Heinz: Neresinden tutsan elinde kalan bir oyuncu. Galatasaray'a son yıllarda gelen belki de en kötü isim...
Her hafta sahada...
Her hafta, maçın ortasında oyundan alınıyor...
Ben daha ne diyeyim ki... Gerets'in bu takımı nasıl yönettiğine, bu bile tek başına yeterli bir örnek...
Maç hakkında söyleyeceğim şu: Galatasaray günü kurtarmıştır... Fazla da birşey yazmak içimden gelmiyor; çünkü bir sonraki hafta yine aynı Galatasaray'ı izleyeceğiz, Rize deplasmanında...
Belki yenen, belki yenilen...
Not-1: "Ortalık fazla bulandı, fırtınanın dinmesini bekleyecekler. Hakemler bu hafta maçları düzgün yönetecek." diye düşünüyordum; düşündüğüm gibi oldu. Hakem, maçı çok iyi yönetti. Yalnızca bir pozisyonda; giden Hakan'ı haksız bir ofsayt kararıyla durdurmuştu. Onun dışında Metin Tokat hatasız...
Not-2: Böyle taraftara canım feda! 12. adam oldular. Kutsal İttifak Medyası'nı utandırdılar (gerçi onlarda utanma yoktur ama...). Ercan Taner, maçtan önce "14 bin seyirci var" diyordu. Bana TV başından pek öyle gelmedi...
Posted: Sat Nov 05, 2005 12:54 pm
by Burak Fenercioglu
3 yil sonra bir GS macini canli izleme firsati buldum. Yorumlarim soyle:
* Mactan once GS cadirina gittim. Sansima Fenerium'u da gorme sansina nail oldum Turkiye'ye bu gelisimde. GS Store ile Fenerium arasindaki urun cesitliligi ve kalite farki dahi GS'nin FB'ye nazaran ne kadar geriye dustugunun kaniti gibi. Bedava verilse dahi GS Store'dan uc parca urunle cikmaniz cok zorken insanin Fenerium'a para biraktikca birakasi geliyor.
* Kapali altta yerimizi aldigimizda soyle bir baktim stad o kadar da bos degildi. Son anda yapilan indirimin bir faydasi olmus olabilir.
* Eski acik cok komik olmus. Numaraliya baglandigi yerde bosluk var, kafam kadar Gima yazisi gozukuyor stadin icinden. Stadin disindan da eski aciktaki kale gorus alaninda... Orada da belese maci izleyen 500-1000 kadar kisi vardi. Yanlis anlamayin en fiyakali yerdi, goller onlarin gordugu kaleye atildi. Bosu bosuna para odemis olduk bilete. Kale Insaat'a sukranlarimi sunuyorum.
* GS oldukca kotu futbol oynadi. Bunda Gerets'in de payı var. Orta sahasi zayif bir takim GS. Dolayisiyla orta sahayi hizli gecmek zorundayken oyunu Volkan'in Sas'ın ustune yigmaya calismak akillica degil. Bu takim deplasman maclarina 3 forvet cikarken Diyar macinda neden tek forvet oynar anlamiyorum.
* Heinz gercekten GS icin kotu bir transfer. Paslarini, frikiklerini, ortalarini bir kenara koyuyorum. Benim derdim oyun istahinin olmamasi. Topa girmiyor, canli ve istekli degil. GS'nin su yok zamaninda 2.5M Euro'sunu harcayacagi bir adam hic degil. 1.85lik kanat adami olmaz zaten... Her seyi gectim, bu duzeyde bir oyuncunun oyun zekasinin da bu kadar alt duzeyde olmasi beni uzdu. Iki pozisyon var. Bir, Orhan hucuma cikmis topla, cok hizli, ya Orhan rakibini gececek, ya da top rakibinden sekecek. Top bosta kalacak ve kaleye kadar kimse yok. Dal soldan caprtaz kaleye... Gecerse sorun yok, Orhan orta yapacak zaten ama top sektigi anda Heinz'in onunde kalacak ve dedigim gibi kaleye kadar Heinz'in onunde kimse olmayacak. Orhan topa vurdu, rakibinden sekti. Heinz, iki adim atip o pozisyonu almadigi icin belki GS bir golden oldu. Diger pozisyon rakibini 40 metre takip edip uygun yerde indirmemesi.
* Ilic biraz daha farkli bana gore. Bu adamda kendine guven cok zayif. Ornegin golu attiktan sonra macin son 5 dakikasi o 'Yoruluyor' dedikleri Ilic tazi gibi kosturdu, durdu. Moral motivasyona ihtiyaci var. Donem arasi gondermek hata olur.
* Takimin gercek kaptani Song. Volkan kotu tezahurat altinda oyundan alininca cikip gitmek istedi soyunma odasina... Song otur oraya dedi, Volkan'i gondertmedi, sonuna kadar bizimle olacaksin, sen bu takimin oyuncususun der gibi izin vermedi soyunma odasina gitmesine...
* Maci GS'ye donduren iki isim vardi. Biri Karan. Girdi, atti golunu, son izledigimden beri futbol zekasini cok gelistirmis. Digeri Mondi. O serbest vurusta o kurtarisi yapmasa en az 2 puan daha gitmisti.
* Macin yildizi bana gore Orhan Ak'ti. Gerek defansif anlamda gorevini yapti, gerekse Heinz'in ve orada oynamamis ve son donemlerde surekli negatif futbol sergileyen Necati'nin yetersizligi yuzunden ofansif roller ustlenmek zorunda kaldi ve hepsinde de basariliydi.
Posted: Sat Nov 05, 2005 4:43 pm
by Ozan Ersoy
Dun aksam macin son 50 dakikasini isyerinden telefonlar arasinda izledim. O yuzden kacirmis olabilirim. Ilk yari Diyarbakir'a pozisyon vermeyen hatri sayilir bir %60 topa hakimiyeti olan bir GS vardi. Pozisyon da bulamadi, DB iyi kapaniyordu ama en azindan durum olumsuz degildi. Ikinci yari Heinz cikti Umit Karan'la forveti ucledik. Simdi dusunelim... Saidou yok. Yerinde onun kadar kosamayan Volkan var. Hasan Sas cizgide surekli top kaptiriyor ya da kotu ortalar yapip, fezaya giden sutlar cekiyor, geriye de hic savunma yapamayan Ilic kaliyor.
46. dakikayla 70. dakika arasi kabus gibiydi. Volkan karsisina 5 li bir orta saha gecince, tek basina tabii ki ayakta kalamadi. Ayrica toplari da surekli kaptirmaya basladi. DB'lilar oyle uzun top falan degil, gayet duzgun, 7-8 pas yapip taa Mondragon'un dibine kadar girdiler. Benim aklimda kalan 3-4 tane net pozisyon var, calinsa GS'a belki de puanlar kaybettirecek penalti var. Yani bu pozisyonlar kontratak uzun top falan degil, resmen orta sahasinda ezilen bir takimin verdigi pozisyonlar. GS birakin hucum yapmayi sahasindan top cikarmakta zorlandi, uzun top atip DB'in uzerine gelmesini bekledi. Simdi DB'lilar umutlanmislar GS karsisinda boyle oynadiysak yenilsek bile ilerleme var demisler. Kesinlikle kendilerini kandirmasinlar cunku DB'a karsi hic bir takim boyle bir duzende oynamaz. Bu kadar rahat gececekleri bir orta sahayi birinci ligde asla bulamazlar. Durumun ciddiligini anlatmak icin carpici bir ornek oldugunu dusunuyorum.
Iste Gerets'in bunlari gormek istememesi (kendine gore ne gerekcesi var bilmiyorum) GS'i cekirge modeline donduruyor. Eee rakip atamadan sen atarsan yenebilirsin. Yoksa gitti puanlar. Tamamen tesaduf. Ya atarlarsa ne olacak? Ya Hakan'in ortasini DB'li Umite pas vermek yerine kornere atsaydi ne olacakti?
Ilic.. Ilic... Belki de ben yaniliyorum. Herkes umid ediyor, bir seyler cikacak diyor. Dun iyiydi deniyor. Simdi
resmi site mac anlatimina bakiyorum, Ilic'in ismini ariyorum browserimda, 3 yerde geciyor doksan dakika boyunca. Iki ara pasi bir gol. O kadar... Baska hic bir sey yok ofansif yonden. Diger sitelerdeki anlatimlar da ayni seyi soyluyor. Gol gayet guzel bir gol, uzun zamandir GS'da gormedigimiz akil dolu bir vurus. Ama GS'i eksik birakan bir adam. Golge oyunu oynayan biri. Ozellikle arkasinda iyi savunma yapan adam olmadigi zamanlarda daha da buyuk bir handikap takim icin. Asil onemlisi, bence ofansif yonden de yeterli degil. Iki ara pasinin uzerine, takimi orta sahada yonlendiriyor olsaydi, uzun top, atiyor, calimlarla oyuncu eksiltiyor, frikik, korner atiyor olsaydi, hadi anlardik.
Heinz da dun kotuydu. Butun yorumlara katiliyorum. Ama hic olmazsa adam takip ediyor, iyi kotu yerden merden orta yapiyor. Adam sol acik falan degil iste. Sol icte gormek isterim bir kere de.
Ayhan insallah saglam ve futbolu ozlemis olarak gelir. Yasina gore cok agir bir sakatlik gecirdi. Agrilari artarsa verimsizlesebilir. Dun girdikten sonra herkesden cok calisti. Ergun mesela sakatliktan gelip ayni performansi gosteremedi. Yine sakatlanmis zaten.
Insan bu duruma baktiktan sonra umitsizlesiyor. Ama insanin aklina Umit !! (PAF) takimi geliyor. Bu orta sahada genclerden bir kaci denenebilir. Hic olmazsa ari gibi calisirlar.
Ozan Ersoy
Posted: Sat Nov 05, 2005 6:15 pm
by Gökhan Özçelik
Ilic sahanın en iyisiydi dün. Verdiği ara paslar ve girdiği verkaçlar mükemmel. Kesinlikle takımda kalmalı o da olmasa zaten gol atamayacağız, hücum edemeyceğiz. Ilic'i anlamak lazım adam orta saha oyuncusundan çok forvet oyuncusu denilebilir onun için ceza sahası etrafında faydalanmak lazım ondan yine de dün kendisine verilen görevi en iyi şekilde yaptı, pres yaptı, orta sahaya yardıma geldi ama ondan hem pres yapıp hem gol atıp hem de oyun kurmasını beklerseniz ancak bu kadarını yapabilir ki fena da sayılmaz, yine elinden gelenin en iyisini yapıyor Ilic.
Heinz ise ne yazık ki bir kanat oyuncusu değil bir kere çok ağır bir oyuncu. Durarak oynuyor ve vakit kaybediyor. Hücuma çabuk çıkmamızı engelliyor. Bence onun yerine ya Ayhan oynatılmalı ya da Cafercan Rize'den geri çağrılıp sol kanata bir sol açık olarak monte edilmeli ki bu çocuk ümit milli takımda da başarılı performans gösteriyor, Rize'ye kiralanması büyük hataydı zaten orada da kadroya giremiyor, yazık olacak böyle bir yeteneğe.
Posted: Sun Nov 06, 2005 8:32 am
by Murat Kara
Maci banttan izledim. Ozan'in ozeti dogru. Takim, ikinci yarinin basinda DB ustumuze gelmeye baslayinca cok bocaladi. Ancak gecen haftaki GB macindan sonra cok buyuk duzelme olmus takimda. Ramazanin etkisi mi yoksa GB macindaki sok oyuna olan tepkimi bilemem ama verimsizlik surmesine ragmen takim daha hareketli ve etkili idi.
GS bu oyun duzeni ile her rakibine Real Madrid gibi oynama firsati veriyor. O nedenle gecen hafta GB bu hafta kismen DB Real Madrid gibi gorundu. Bu sistemin basarili olabilmesi icin, karsi takima korku salmak ve hucum oyuncularinin verimli olmasi gerekiyor. Bunu yapamadigi anda karsinda Real Madrid'i goruyor GS. Eh, bu da her zaman yapilabilecek birsey degil.
Macta Ilic'i dikkatle izledim. Dikkatimi ceken ilk sey ayagina top geldiginde spikerin Ilic'in adini cok nadir soylemesi oldu. Buna biraz bozuldum cunku adam gercekten cok cabaladi, bir ara sol beke yardima bile gelip top filan caldi. Pas hatasi yaptigi dogru ama hatasiz paslari verimli. Ayrica Necati'nin ve Hasan Sas'in yaptigi hatalara gore, konumu da goz onune alinirsa hatalari cok daha az. Umit'in golunde Hakan'i cok guzel kaciran adam da o idi ama spiker yine sustu. En onemli eksikligi dripling yapmiyor olmasi ama bu da sanirim Gerets'in tek pas emrinden geliyor. Kimse dripling yapmiyor takimda. Bir de ilk topa girisi zayif. Ilic gecen hafta da cok calismisti. O nedenle, eger takimda uzerinde israr edilecek bir oyuncu varsa o da Ilic gibi gorunuyor. Artik para verildi nasilsa bari boyle ufak kivilcimlari, alev haline getirmeye calissin Gerets.
Genc takimdan oyuncu alip orta sahada denemek ise ancak Gerets'in sistemini degistirmesi ile mumkun, ki o da pek olasi gorunmuyor. O nedenle yaratici forvet veya yaratici bir yada iki kanat oyuncusu aramasi gerekir. Ribery veya Yattara gibi birisi olsa durum cok farkli olurdu. Rakip o zaman korkak oynamak zorunda kalirdi.
Posted: Sun Nov 06, 2005 5:10 pm
by Ozan Ersoy
Murat Kara wrote:
Macta Ilic'i dikkatle izledim.
Ben de bugun Alex'i dikkatle izledim. 2 asist (bir tanesi kafayla), bir gol, 5 yuzde yuz, kaleciyle burun buruna getiren sekilde gol pasi (bunlarin hepsini FBliler kacirdilar), bir tane kendi girdi atamadi. FB'nin girdigi her pozisyonu atabilme yetenegi olsaydi, bugunku macta 9-10 tane sirf Alex yuzunden gol bulmustu. Ustune ustluk surusune sepet duran toplardan ceza sahasina kavisli ortalar, tek pas, diripling. Yanilmiyorsam bir kere ayagindan top kaptirdi o da korner direginin orada. Pas hatasini hatirlamiyorum.
Bu adam isterse 90 dakika yuruyerek oynasin. Top her ayagina degdiginde bir olay oluyor cunku.
Ki bugun FB havasi inik lastik gibiydi. Karsilarinda da lig ucuncusu Sivas ve deplasmanda oynuyorlar. Kendi sahalarinda Diyarbakir'a karsi degil. Yani cikti Alex tek basina maci aldi. Alex'i cikarin FB yenilir.
Arkadaslar dusuncelerinize saygi duyuyorum ama GS'in
orta sahasinin ortasi ofansif yonu
vasat defansif yonu
zayif bir oyuncuyu 90 dakika oynatma luksune sahip degil.
Hakan Yakin'a gecen sene ne kadar cok haksizlik edilmis bu Ilic'e katlaniliyorsa. Eminim Ilic'den cok daha faydali olurdu ofansif yonden.
Devre arasinda daha iyi bir alternatif bulunursa kesinlikle yollanmasi gerektigini dusunuyorum. Ben olsam da 60-70 dakikadan sonra oyuna sokarim.
Ozan Ersoy
Posted: Sun Nov 06, 2005 8:00 pm
by Cengiz Akgun
Ozan Ersoy wrote:
...
Bu adam isterse 90 dakika yuruyerek oynasin. Top her ayagina degdiginde bir olay oluyor cunku.
...
Sen bunu 1.5 sene once soylemedin mi? Hatta konuyu bile "Aleks Geldi Turkiyede I$ bitti" filan gibi de suslemi$tin. Ama bu Turkiyede i$liyor. I$te Aziz amcamizin karninin agrisinim sebebi de bu "onumuzu ya da bilmemnemizi acin" diye ortada dolanarak yuzu kizarmadan istedigi. Ben olsam federasyonun yerinde boyle zevzeklendiginde $u teklifi yapardim "Aziz bey gelin FB her sene ligimizde hep birlikte $ampiyon yapip $L yollayalim." diye.
Sen bunca sene FB'nin bagrindan tek bir futbolcu cikarama ondan sonra kalk boyle "onumuzu acin; ne olur FB'cimizi Dunyaya sacin" filan diye nane yiyerek sacmala. 6 yetmez 11 olsun FB'de boylece Dunya takimi olsun. Aurello icin yazilan Hakem $iiri de cuk diye oturmu$ bu arada.
Posted: Sun Nov 06, 2005 9:13 pm
by Mehmet Marsan
Alex'in Fenerbahce takimi icin onemini bir Lorant kavriyamamis. Macin FBnin ikinci golunden sonrasini seyrettim, Alex'i alan savunmasi ile durdurmaya calisiyorlar. Bunda Anelka korkusunun onemi fazla olmasina ragmen Sivas gibi mucadelci bir takimin sari kart gormeden oyunu bitirmesi cok acaip. Aynen bizim macda sonlara dogru DB risk alinca Ilic bos saha bulup da bir seyler becerebilmesi gibi Alex gevsek markaj karsisinda cok iyi oynadi. Topu alinca becerisi tartismasiz cok ustun, mesela ona top aldirmamakda. Lorant kucuk takim calistirdiginin farkinda degil.