forum.cimbom.org

Mert Tokman wrote: O donemin Porto'su aslinda 2000-2001 GS'ina bayagi benziyor... once UEFA kupasini aldilar ve bir sonra ki sene de CL'yi... GS 2001'de CL'de ceyrek finalde RM'ye takildi ama takim icinde (Emre ve Okan'la baslayan) birliktelik bozulmasa kimbilir neler olurdu.

Porto'nun o kadrosu da GS'in ki gibi dagildi CL sampiyonlugundan sonra... Deco simdi Barca'da, R. Carvalho Chelsea'de, Maniche Inter'de, Costinha Italya liginde, McCarthy ve Nuno Valente EPL'de, bir de daha Rusya'ya bir ton paraya gidenleri var.

Tabii ki Mourinho gelmez GS'a. Bir kere maasi 10 milyon Euro arti bonuslar idi Chelsea'deyken. Celal kardesim samimiyetle bir soru sormus, guzelce cevap verilmis. Ama asil beni sinirlendiren olay nedir biliyor musunuz? GS baskanligini 4 sene yapmis, kulubun durumunu icine disina kadar bilen Faruk Suren'in cikip "ben olsam Mourinho'yu getiririm" demesi ve yonetimi vizyonsuzlukla suclamasi. Bunu duyunca bu heriflerin nasil kulubun yolduklari, kasayi bosalttiklari, iflas ettirdikleri bir kere daha gozumun onune geliyor ve sirtimdaki tuyler kabariyor. "Ulan Mourinho GS'in mali durumu 10 kat daha iyi olsa bes kurus borcu olmasa dahi Turkiye'ye gelmez, ne vizyonundan bahsediyorsun be yuzsuz" demedi biri.

Cok begendigimden falan degil, cok daha iyi TD'ler oldugunu dusunuyorum, karakteri Terim'le cok paralel, tercumanliktan bozma bir hoca ama goz var nizam var. Adam burnundan kil bile aldirmayan biri. Su anda bosta olmasinin sebebi de o.

Bu arada Porto'nun GS gibi kupa aldiktan sonra nasil dagildigini yazmis Mert. Ben bu cok oten, "tesaduften falan bahseden" Aziz amcayi gorecegim bakalim bir basaridan sonra Zico'yu, elindeki oyunculari nasil tutacak, nasil istikrari saglayacak, dunya kulubu olacak. Dun Tuncay yarin 3 tane futbolcusu gitse ya da muzmin sakatlansa darmadagin olacak takim farkinda degil.

Ozan Ersoy

Celal Gürcüoglu wrote:Mourinho'nun farkida simdi marka olmus olmasi.

Teknoloji sirketlerinde duydum, "innovative" denilen, iyi fikirleri guzel sekilde paketleyip, iyi uygulamaya gecirebilen elemanlarin, start-up'lari kurup kurup, buyutup satip, sonra hadi bakalim, yeniden baslama mucadelesine giristiklerini ama, hic TD'lerde duymadim, boyle, belli bir kariyer edindikten sonra, hadi bakalim yeniden baslayayim diyen...

Bir Le Guen var belki (bir kucuk aradan sonra Rangers denemesi vardi, simdiki PSG yonetiminden once), ama, onun da Lyon basarilari, Morinho'nun UEFA+CL sampiyonluklari, sonrasinda Chelsea yonetmesiyle filan pek asik atacak birsey degildi...

Ozan'in gecen gunki yazisina inat, veya belki de gunun anlam ve onemiyle paralel yazdigini dusunuyorum ben sahsen...

Ozan Ersoy wrote:Adam burnundan kil bile aldirmayan biri. Su anda bosta olmasinin sebebi de o.

Ustune bastin kaldir ayagini Ozan Benim zaten bunu sormamdaki sebeblerden biri belkide en onemlisi bu. Bu adam piskopat. Chelsea'da baskan ile yasadiklarini bilmeyen kalmadi. Ben hicbir buyuk kulubun bu adami alip basini agirtacagini dusunmedigim icin GS'in bu firsattan yararlanip $5M gibi bir rakamla belki getirebilecegini dusundum. Cunku bu para cok asiri degil bu adam icin. Eger seneligi 10M EU ise zaten bu is basindan yatar Bize bu adam gibi manyak bir adam lazim. Agzini kimse acamaycak. Hakan kalsa bile onu ezecek, Sabri kalsa bile pasa pasa PAF'a gonderecek, kimseyi takmayacak bir adam lazim. Bu adamin Mourinho'dan baskasi oldugunu dusunmuyorum. Su anda listede olanlarin HICBIR futbolcumuz tarafindan takilacagini sanmiyorum.

Van Gaal i getirsinler Alkmaar a oynattigi topu oynatsin.ben sampiyonluk filan istemem .. istememe gerek kalmaz o kendi gelir bizim olur. Ama cok zor.Lucescu'ya da fit'im.Ama adam kendisine yapilanlardan sonra bir daha gelir mi bilmiyorum ama gercekten isterdim gelmesini.İlke de ilke diyenlerin nasil davrandigini hatirladikca icim karariyor.Utaniyorum

Scolari gercekci bir aday olabilir...

Fanatik'te cikan bir haber - Scolari bir futbol konferans'i icin Istanbul'a geliyor

TD'leri basit bir sekilde ikiye ayiralim:

1. System coach - disiplini on planda tutup, yildiz mildiz tanimadan takim oyununa agirlik verirler, egolari yuksektir, disaridan mudahelelere ve futbolcularla fikir alis verisine acik degiller, sistem herseyin onunde gelir - sistem futbolculara degil futbolcular sisteme uymalidir... butun bunlar despotca gozukse de sistem bir oturursa eger takim makina duzeninde oynar - sakatliklardan etkilenmez, herkesin (yedekler dahil) bir takim ici rolu olur ve sahislara bagli kalinmaz.

2. Players' coach - oyuncusunun yuzune gulup, yildizinin gururunu oksayip, futbolcularina yakin olarak onlardan en yuksek verimi alanlar. Yasina gore futbolcular onlar icin bize baba gibi, agabey gibi veya bir dede gibi yaklasiyor diyebilirler. Oyunculari sisteme degil sistemi oyunculara gore belirlerler. Cok avantajli gibi gozukse de takim yildizlarina bagimli olur genel de - bir sakatlik veya formsuzluk oldugunda tum takimin performansinda dusme olur. Bir de TD her oyuncusuna ayni oranda yakinlik gostermedigi icin takim ici gruplasma riski yuksek olur - disiplinsizlik boy gosterebilir.

Bunlari yazdiktan sonra sunu da acikliga kavusturayim --- her TD bu iki gruptan birine girer diye bir sart yok... TDlik tarzi bir spektrum ve bu iki grup o spektrumun uc kutup noktalarini olusturuyor ve TD'ler bu spektrum uzerinde bir yere denk geliyorlar. Kimisi sistem kocluguna daha yakin, kimisi diger tarafa - cok azida orta da bir yerlerde iki ozelligi birlestirebilen TDler ki bunlar genelde en basarilari (ornekler Sir Alex Ferguson, Arsene Wenger).

1. gruba yakinlar arasinda en uc ornek eski Rus TDsi Lobanovski - Kalli'de bu grupta sayilir ama oyuncular buna tepki verince ortaya dogru yaklasma egilimlerini yuzune gozune bulastirdi.

2. grubun en iyi ornegi icin futbol disina cikacagim --- sevgili Murat agabey'in takimi LA Lakers'in kocu Phil Jackson ama o da triangle offense sistemi ile ortaya yakin denebilir. Zico'da ilk geldiginde bu uca daha yakindi ama yavas yavas ortaya dogru ilerleyerek ve bunu yuzune gozune bulastirmadan yaparak kendini gelistiriyor.

Scolari'de Zico benzeri yildizlari birlikte oynatip onlari idare edebilen, hucum futbolunu seven ve Zico gibi 4-2-3-1'i seven bir adam - yani player's coach ucu ile orta arasinda bir yerlerde.

Simdi butun bunlardan sonra foruma sunmak istedigim tartisma konusu su - yas ortalamasi bayagi genc Turk futbolculardan (ki bu senenin sonunda bekledigim operasyon gerceklesirse daha da genclesecek) ve sorunlu sayilacak 2-3 yabanci yildiz ile 2-3 gorev adami yabancidan olusan bir takima hangi tip TD daha yararli olur? Ben iki tarafin da avantajlarini ve dezavantajlarini kestirebiliyorum - o nedenle biraz kararsizim

Önumude ki sezon da gume gidecek galiba. Iste 2 adayimiz, Souness
ve Falco Göts, kaynak Sabah.

http://www.sabah.com.tr/haber,D4B389F67 ... FE3D7.html

Hasan Tezcan wrote:Önumude ki sezon da gume gidecek galiba. Iste 2 adayimiz, Souness
ve Falco Göts, kaynak Sabah.

http://www.sabah.com.tr/haber,D4B389F67 ... FE3D7.html

Hasan, Haberin altinda imza bile yok.O meshur bosluk doldurma haberlerinden.

Kaale bile alma.

Zaten bu tarz da birini getireceklerini biliyorduk.Bos adamlar belli digerlerinin kontrati devam ediyor yada kontratlarini uzatiyorlar.

SOUNESS gelmek isteyecektir.Artik Kadikoy'e bayrak dikmek falan da para etmez.Adamlar bir hafta sonra nereye bayrak dikeceklerini gosterecekler.

Hadi seni biraz guldureyim, moralin duzelsin, bu Bursa'dan tum basiretsiz yoneticelere gelsin, nerde yasiyor ve yasatiliyorlarsa

http://www.komikaze.net/Default.asp?gun=20080404

G.Saray gelecek sezon için teknik direktör arayışlarını sürdürürken, 2 gün önce Maraton.Com.Tr'de yayınlanan Michael Laudrup'a teklif yapıldığı haberi, Danimarkalı teknik adamın menajeri Bayram Tutumlu tarafından doğrulandı.

İspanya Birinci Futbol Ligi (La Liga) takımlarından Getafe'de görev yapan teknik direktör Michael Laudrup'un menajeri Bayram Tutumlu, Galatasaray Kulübü Başkanı Adnan Polat'ın, kendisinden Danimarkalı teknik adamı istediğini söyledi.

Bayram Tutumlu, Michael Laudrup'un dünyadaki tek menajerinin kendisi olduğunu belirterek, ''Adnan Polat, beni 1 hafta önce ve 2 gün önce olmak üzere 2 kez telefonla aradı ve Laudrup'u istedi. Ben de elimden geleni yapacağım'' dedi.

Adnan Polat ile arkadaş olduklarını ifade eden Tutumlu, ''Başkan bana telefon ettiğinde, Laudrup'u futbolcuyken transfer etmek istediğini, ancak bunu gerçekleştiremediğini, şimdi teknik direktör olarak almak istediğini söyledi. Ben de elimden geleni yapacağımı söyledim. Şu anda 10'dan fazla kulüp Laudrup'u istiyor'' diye konuştu.

Laudrup'un Getafe ile sözleşmesi bulunduğunu, ancak sezon sonunda bu takımda kalma olasılığının düşük olduğunu savunan Tutumlu, ''Laudrup'un, lig sonuna dek Getafe'den başka birşey düşünmeye zamanı yok. Şu anda UEFA Kupası çeyrek final ilk maçında FC Bayern Münih ile deplasmanda 1-1 berabere kalarak umutlarını sürdürdüler. Kral Kupası'nda final oynayacaklar ve ligde mücadelelerine devam ediyorlar. Laudrup'un, Galatasaray'ın teklifinden haberi var. Galatasaray'ın çok büyük kulüp olduğunu söylüyor ama sezon sonunun beklenmesi lazım'' dedi.

Umarım Souness yada Götz olmaz. Artık eski teknik adamları yada
futbolcuları yeniden getirme modası bitmeli. Laudrup kötü bir tercih gibi
durmuyor. Getafe UEFA'da çeyrek final oynuyor ve ilk maç Bayern'e karşı
alınan sonuç gayet iyi. Getafe'yi takip edenler bilgi verebilirlerse seviniriz.
Laudrup gibi potansiyeli olan genç bir teknik adamla uzun vadeli bir anlaşma
yapılmalı.

Ali Kaya

Mehmet Gorgen wrote:G.Saray gelecek sezon için teknik direktör arayışlarını sürdürürken, 2 gün önce Maraton.Com.Tr'de yayınlanan Michael Laudrup'a teklif yapıldığı haberi, Danimarkalı teknik adamın menajeri Bayram Tutumlu tarafından doğrulandı.

İspanya Birinci Futbol Ligi (La Liga) takımlarından Getafe'de görev yapan teknik direktör Michael Laudrup'un menajeri Bayram Tutumlu, Galatasaray Kulübü Başkanı Adnan Polat'ın, kendisinden Danimarkalı teknik adamı istediğini söyledi.

Bayram Tutumlu, Michael Laudrup'un dünyadaki tek menajerinin kendisi olduğunu belirterek, ''Adnan Polat, beni 1 hafta önce ve 2 gün önce olmak üzere 2 kez telefonla aradı ve Laudrup'u istedi. Ben de elimden geleni yapacağım'' dedi.

Adnan Polat ile arkadaş olduklarını ifade eden Tutumlu, ''Başkan bana telefon ettiğinde, Laudrup'u futbolcuyken transfer etmek istediğini, ancak bunu gerçekleştiremediğini, şimdi teknik direktör olarak almak istediğini söyledi. Ben de elimden geleni yapacağımı söyledim. Şu anda 10'dan fazla kulüp Laudrup'u istiyor'' diye konuştu.

Laudrup'un Getafe ile sözleşmesi bulunduğunu, ancak sezon sonunda bu takımda kalma olasılığının düşük olduğunu savunan Tutumlu, ''Laudrup'un, lig sonuna dek Getafe'den başka birşey düşünmeye zamanı yok. Şu anda UEFA Kupası çeyrek final ilk maçında FC Bayern Münih ile deplasmanda 1-1 berabere kalarak umutlarını sürdürdüler. Kral Kupası'nda final oynayacaklar ve ligde mücadelelerine devam ediyorlar. Laudrup'un, Galatasaray'ın teklifinden haberi var. Galatasaray'ın çok büyük kulüp olduğunu söylüyor ama sezon sonunun beklenmesi lazım'' dedi.

"HEM EĞİTİMCİ, HEM YARIŞMACI HOCA"

Polat, yeni teknik direktör arayışlarıyla ilgili de açıklama yaparak, "Michael Laudrup ile görüştüm. Açık konuşmak gerekirse kendisinin Türkiye'ye gelişi konusunda çok fazla ümitli değilim." dedi.

Gazetelerde birçok teknik adamın isminin geçtiğini kaydeden Polat, "Medyaya 100 isim söylerseniz 3-4 tanesinin tutmamasına imkan yok. Michael Laudrup bunlardan biriydi. Bu konuda menajer Bayram Tutumlu ile de görüştüm ama ben medyaya bu konuda açıklamalar yapacağını hiç beklemiyordum. Açık konuşmak gerekirse kendisinin Türkiye'ye geleceği konusunda çok fazla ümitli değilim, zaten kendisi Getafe'de şu anda son derece başarılı ve büyük kulüpler de ona talip. Bu tip yeni çıkış yapan genç antrenörlerin tercih ettiği ülkeler İtalya, İspanya ve İngiltere oluyor" diye konuştu.

- Bayram bey, Laudrup sizin temsil ettiginiz teknik adamlardan biriymis. Kendisini GS'da gormek isteriz.
- Olabilir Adnan Bey. Fiyati sudur.
- Kendisiyle gorusme imkanim olur mu?
- Hay hay Adnan Bey.
- Yanliz bu aramizda kalsin, olmayacak bir seyse kamuoyunun duymasina gerek yok
- Tabii anliyorum Adnan Bey. Aramizda kalacagindan supheniz olmasin.

Simdi Bayram emmi dusunur. Laudrup'un sozlesmesi devam ediyor. Adamin taliplisi cok. GS'da tazminat verecek para yok. Yani bu isin olmasi cok az ihtimal. En iyisi mi bunu haber olarak satip bir kac lira kazanmali.

- Sansal abi ben bayram. Elimde muhtesem bir haber var. Birebir Adnan Polat'in agzindan GS'in ilgilendigi hocayi biliyorum. Beni arayip sordular.
- Peki Bayram maratona telefonla canli baglanip bunu aciklar misin?
- Tabii abicim. Fiyati 10 bin dolar. Hesabima para yatar yatmaz sizi telefonla ararim.

Maraton bu arada AZ SONRA diye alt yazilarla milleti galeyana getirir. Haber verileceginden tam 5 dakika once bir suru reklam gecer. Ligtv nin sitesine yuzbinlerce hit gelir. Sansal'in Bayram'a verdigi 10 bin yesil devede kulak kalmistir. Bayram mutludur, Sansal mutludur, cark doner. Bizim kulagi burnunda Adnan baskan cerez olmustur. Ama ne yapsin, resmi menecerine guvenemezse kime guvenecek?

***

Futbolcular sahtekar, menecerler sahtekar, hakemler sahtekar, federasyon sahtekar, yoneticiler sahtekar, basin ve medya sahtekar. Yala yut, temiz Turkiye'min pisligini sabaha kadar.

Ozan Ersoy

Dunku bazi ingiliz gazetelerinde cikan haber.Cogu tabloid ama, ihtimal dahilinde..

"Chelsea are closing in on Getafe boss Michael Laudrup to replace Avram Grant as manager. "

Ozan Ersoy wrote:Futbolcular sahtekar, menecerler sahtekar, hakemler sahtekar, federasyon sahtekar, yoneticiler sahtekar, basin ve medya sahtekar. Yala yut, temiz Turkiye'min pisligini sabaha kadar.
Ozan Ersoy

resultado importante demis abi, ulen gelir mi Galatasaray'a...

http://www.marca.com/edicion/marca/futb ... 08798.html

Bizimkiler cok cephede bu konuda yoklamalar cekiyorlar benim anladigim. Van Gaal da nitekim bir gorusme olduguna onay vermis, sonra da yuvarlak laflar etmis, bunlar hemen "yeşil ışık" diye basliga tasimislar, tantana olsun diye. Benim aslinda haberin iceriginden cok ("özel konuşan" demisler, "üfürme" degildir herhalde ama, oyle bile olsa), ustunde durmak istedigim seyi asagida vurgulamis oldum:

[i]Basinda Guven[/i] wrote:Van Gaal'dan Galatasaray'a yeşil ışık
Fatih ÖZYAR / ALKMAAR - DHA

Galatasaray Kulübü, teknik direktör arayışlarını sürdürürken, sarı kırmızılı kulüple adı geçen Hollanda'nın AZ Alkmaar takımının teknik direktörü Louis Van Gaal, şartlar oluştuğu takdirde Galatasaray'ın teknik direktörü olabileceğini söyledi.

DHA'ya özel konuşan Louis Van Gaal, Galatasaray'dan resmi teklif aldığını doğrulayarak, "Ben sadece Galatasaray'dan değil, birçok kulüpten resmi teklif aldım. Galatasaray ile bugüne kadar bir kez görüştük, bu da bir tanışmaydı. Ondan sonra kendilerinden hiçbir şey duymadım. Önce benim AZ Alkmaar'da kalıp kalmayacağım konusu açıklık kazanmalıdır. Daha sonra Galatasaray'ın gerçekten beni isteyip istemediğine ve ne kadar gerçekçi olduğuna bakmak gerekir" dedi.

Louis Van Gaal, Galatasaray'a gelmek için ağır şartlar öne sürdüğü yönünde basında çıkan iddialara ise şöyle karşılık verdi:

"Görüşmelerimi şahıslar ile direkt olarak yaparım, gazeteler aracılığı ile değil. Benden bir başarı isteniliyorsa, başarı içinde imkanların ve şartların oluşması gerekir. Bugüne kadar çalıştığım hiçbir kulübü zor ve büyük yüklerin altına sokmadım. Fakat benden dünya çapında başarılar isteniliyor ve bekleniliyorsa, o zaman bunu başarmak için elimde ona göre bir kadronun olması gerekir."

Türkiye'nin futbol konusunda son yıllarda büyük ilerleme ve gelişme sağladığını da ifade eden Van Gaal, "Bunun böyle olduğunu, Türk Milli Takımı'nın, Fenerbahçe'nin, Galatasaray'ın ve Beşiktaş'ın Avrupa'da aldığı başarılar da göstermektedir. Tüm bunlara bakıldığında tabii ki Türkiye'de çalışmayı isterim"

"Galatasaray'ın maçlarını takip ediyor musunuz" sorusuna ise Van Gaal, "Ben tüm maçları takip ettiğim gibi Galatasaray'ı da takip ediyorum. Son lig maçında Trabzonspor'u 1-0 yendi, ama seyredemedim. Galatasaray'ın şampiyonluk şansı var, şampiyon olabilir. Galatasaray'ın Şampiyonlar Ligi'nde mücadele edecek olması, Türkiye'de çalışma isteğimi daha da artırıp, cazibeli duruma getirir diye düşünüyorum" yanıtını verdi.

Bu arada röportajın ardından Van Gaal'a, Hollanda'da yaşayan Galatasaraylı Türkler tarafından sarı kırmızılı forma hediye edildi. Formayı alan Louis Van Gaal, anlam dolu bu hediyeyi evinin bir köşesinde saklayacağını belirterek, "Çok mutlu oldum, ben de sizin gibi koyu bir Galatasaraylıyım" diyerek, Galatasaraylı taraftarlarla hatıra fotoğrafı çektirdi.

Sarı kırmızılı formayı Hollandalı teknik direktöre hediye eden Ekrem Kök ise, "Van Gaal'ın Galatasaray'a geleceğini duyduğumuzda çok heyecanlandık, inşallah olur. Ona formayı hediye ettiğimde gülümsedi, çok hoşuna gitti. Bana göre gönlünün Galatasaray'a gelmekten yana olduğunu gördüm, şartlarda anlaşılırsa bu iş olur" diyerek Louis Van Gaal'ın Galatasaray'a transferinin bir an önce gerçekleşmesini istediklerini söyledi.

Oyuncu transferlerimizde, normalde TR'ye gelmesi dusunulmeyen yildizlari, CL ile kandirabilir miyiz diye umutlandigimiz hesap, bu yilki TD transferimizde de lig sonundaki siramiz belirleyici olacak herhalde. Umarim kazasiz, belasiz bir sekilde, hirsli istekli oyunlarla sampiyonlugu (ya da iste, en kotu ihtimal CL'e katilma hakkini) aliriz da, milletin nazini kirmak icin ekstradan paralar dokmemiz filan gerekmez...

Haci cavcav Bulent Korkmazi bombalamis.

http://www.sabah.com.tr/2008/04/18/habe ... 9A77F.html

Ilginc adam bu Cavcav. Bunun icin bir konu basligi acilmali idi.

Ronald Koeman, Valencia'dan kovulmuş.
Duyurulur.