Page 11 of 12

Posted: Fri Feb 27, 2009 5:38 am
by Murat Gökcigdem
Bende Ayhan Kewell'in birbirlerine son derece saygili ve sevgili olduklarini goruyorum.

Biliyorum Hasan Kewell'i begenmiyor. Evet Kewell fizik olarak en ust duzeyde degil ama ben bu oyunu hem kabiliyeti hemde akli ile oynayanlara bayiliyorum.

Posted: Fri Feb 27, 2009 9:01 am
by Kemal Bakircioglu
Murat Gokcigdem wrote:Bende Ayhan Kewell'in birbirlerine son derece saygili ve sevgili olduklarini goruyorum.

Biliyorum Hasan Kewell'i begenmiyor. Evet Kewell fizik olarak en ust duzeyde degil ama ben bu oyunu hem kabiliyeti hemde akli ile oynayanlara bayiliyorum.
Ama ne macti . Ilk basta sanssizlik, sonra sans, tekrar paturdi kuturdu, ve son dakika vurusu. Tekrardan seyrediyorum, Sabri topun gelisine hic dusunmeden zimba gibi bilerek vurmus, hayatinin golu. Tamam top ona buna carpiyor ama sert gelmese o top kaleye girmezdi. 90'inci dakikada guclu kalmak onemli. Cok elestirilir Sabri ama takimda fizik gucu olan 3-4 tane oyuncudan biri, belkide en iyisi.

Murat sana tessekkur, cok keyifli mac seyrettirdin tavsiye ettigin linkten.

Posted: Fri Feb 27, 2009 9:27 am
by Osman Kiciman
Unutulmayacak bir mac daha yasadik dun, tum GSlilarin orada olabilmesini dilerdim. Saragoglu motivasyonunun ustune Korkmaz inanci asilaninca herkes kafadan turu gecirmisti GSa.

Bastaki ilk travmayi gene de kolay atlatamadi, hem taraftar, hem GS. Ama ilk 15den sonra cok iyi mucadele ettik. Agir sahaya ragmen herkes fizigi oraninda yirtindi. Beklerimiz genelde aksadi. Meira'nin bireysel hatalari, Hakan'in koridorundan gelen iki gol, Sabri'nin oyuna katkisizligi, ama bir sutla isi de bitirmesi....

Sonrasi takimla kucaklasma, istemesem de Sabri'ye amigoluk yaptirma ve Nevizade gecelerinin bugune kadarki en guzeli

Yolunacik olsun GS. Git gidebildigin yere kadar...

Posted: Fri Feb 27, 2009 9:34 am
by Ismail Gezer
Cengiz Akgun wrote:Bu da macin ozeti. Su garibanin sesini kisip izleyin ama.

http://www.youtube.com/watch?v=-0MG6fbIuWA
Maçı fransızlardan dinledikten sonra bu "böğürtü" insanı gıcık ediyor değil mi? :D

Posted: Fri Feb 27, 2009 10:17 am
by Mehmet Gurdal Cetin
Aksiyon dolu bir gece oldu
Gittik geldik ama cok mutluyuz,
Heyecan iyi hos ta bunu cok SIK yapmasinlar

Bulent Korkmaz mactan sonra, MEIRA icin
"Pozisyon hatasi disinda herkes hata yapabilir" gibi bir sey soyledi.

Cok hata ve eksik var.

Cok calismak lazim.

Milan gitti diye sevinemiyorum cunku METALIST var :D
Gol yemeden UEFA'yi kaldirirlarsa sasirmam inanin.

Posted: Fri Feb 27, 2009 1:38 pm
by Alpay Dedeoglu
Turk tipi harala gurele bol adrenalinli stresli agresif sitile kalina yerden devam.
Dun Semih kaya meira yerine oynasaydi ne kadar kotu olabilirdi?
Olabilirmiydi hic zannetmiyorum.

Ardanin gollerindeki igne deligi sansi ve ustaligi, kewellinda gerilmeden attigi sut enteresan. Sabri basaridada basarisialiktada kalbi zorlayan cinsten.

Posted: Fri Feb 27, 2009 1:51 pm
by Ersin Taner
Mehmet Gurdal Cetin wrote:Aksiyon dolu bir gece oldu
Gittik geldik ama cok mutluyuz,
Heyecan iyi hos ta bunu cok SIK yapmasinlar

Bulent Korkmaz mactan sonra, MEIRA icin
"Pozisyon hatasi disinda herkes hata yapabilir" gibi bir sey soyledi.

Cok hata ve eksik var.

Cok calismak lazim.

Milan gitti diye sevinemiyorum cunku METALIST var :D
Gol yemeden UEFA'yi kaldirirlarsa sasirmam inanin.
Alman lig lideri Hertha'yı yendikten sonra şu andaki lider Hamburg'u da yenebilir miyiz acaba? :wink:

İlk maç 2 hafta sonra Almanya'da, bu turu geçmemiz gerçekten çok iyi oldu, ancak Hamburg'a karşı eksiklerimiz çok olacak... Baros sarı kart cezalısı, Servet ve Emre Güngör sakatlar... Topal'ın durumu belli değil omuz çıkmasının düzelmesi 7-10 gün sürüyor belki ilk maça yetişebilir.

Bu arada Lincoln, Barış, Emre Aşık ve Meira ceza sınırındalar, ilk maçta sarı kart görürlerse rövanşta Ali Sami Yen'de oynayamayacaklar.

Önümüzdeki 5 maçın fikstrü de şu şekilde:

01.03.2009 Konyaspor - Galatasaray

06.03.2009 Galatasaray - Bursaspor

12.03.2009 Hamburg - Galatasaray

15.03.2009 Trabzonspor - Galatasaray

18(19).03.2009 Galatasaray - Hamburg

Zorlu bir döneme eksik kadroyla giriyoruz, Bülent Hoca'nın gelişi bu dönemi rahat geçmemizi sağlar mı acaba? Kalbim evet ama mantığım malesef hayır diyor...

Bakalım bakalım...

Posted: Fri Feb 27, 2009 3:06 pm
by Hasan Tezcan
Murat Gokcigdem wrote:Biliyorum Hasan Kewell'i begenmiyor. Evet Kewell fizik olarak en ust duzeyde degil ama ben bu oyunu hem kabiliyeti hemde akli ile oynayanlara bayiliyorum.
Sevmedigim/istemedigim oyuncu Meira Murat abi. Kewell olayi baska.
Oynayan Harry'e hayir demem, ama muzmin sakat pek umitli degilim,
kalici olmaz.

Mac hakkinda yorum yapmayacagim, cunku bakamadim.

Bir ust tura cikmamiz cok iyi oldu, takim mimari calismalari acisindan. UEFA
maclari özetine baktim. Bende iz birakan Hamburg, cok saglam bir takim
huviyetinde. Bence kupa favorileri...mansetlere fazla baka kalmayin rezil
medyanin yuzsuzlugu.

Posted: Fri Feb 27, 2009 3:15 pm
by Alpay Dedeoglu
Bu arada dun Ardayi gene taktir ettim. 21 yasinda cocuk
hem sahada herkesin acigini kapatiyor, hemde saha disinda.
Mac sonu demecinde ''Skibbeye ve Burak Hocaya tesekkur ederim,
onlarinda emegi var'' bu turda dedi.

Azuth yazmıs gene.
Quote
"-2 dereceyi vuran bir erzurum aksaminda" desem kimsenin "yuh" demeyecegi bir sogukta, cevahir'in oradan ali sami yen'e giden "karaborsali yolda" igne atsan yere düsmeyecekken, yurdun degisik illerinde mahalle birahanelerinin bile "arkadaslar üclü oturalim" seklinde soylevlerler doldugu bir günde, hollanda'da ucaklarimiz düsmüs, yerel secimlere bir ay gibi bir süre kalmisken, galatasaray'in bu sene ikinci kez bir avrupa kupasi macindan 4-3 skorla ayrildigi ve iddaa'da 1 e 75 oranindaki orani tutturdugu musabakadir..

galatasaray hafta sonunda kocaeliye ali sami yen stadında 5-2 malup olduktan sonra skibbe direk kovulmus, yerine bülent korkmaz getirilmisti.. haberleri duyan, o sirada "tavsanli belediyespor" maci hakkinda "ne olur bu mac tavsanli belediye cakar mi?" diye sorup kupon yapan bordeaux teknik direktoru blanc, soz yerindeyse "bayram" etmis, ve tüm sezon takimi üstüne kurdugu yesil gozlu gorkuf'u istanbula getirmeme karari almisti.. "yahu adamlarin teknik direktoru yok, ben niye yorayim adami" diye de yancilarina "yanlissam yanlis deyin" demisti..

mactan evvelki hadiseler böyleyken mac saati gelmis catmisti.. takimlar sahaya "11 kişi cikalim" diyerek cikiyorlar, galatasaray sezon basindan beri oynadigi 4-4-1-1 sistemini bu macta da oynamaya karar veriyordu.. zira bülent korkmaz bir diş perisi degildi ve 3 günde takimin sistemini bastan asagiya degistiremezdi.. sabri yine sag bekti, sol bekte sakatliktan kurtulan hakan kadir balta oynayacak, gürbetci oyuncu barış sağ acikta, arda ise sol açıkta, forvette ise baroş yer alacakti.. hakem uefa'nin kendisine sagladigi "taso" ile hakem atisini yaparken "sabri" olaya karisiyor "bunlarin bende televizyonlusu vardi.. acaip süperdi onlar" diyip ortami neşelendiriyor..

daha baslama vurusu yapilmisti ki, meira bülent kormaz'in antremanlarda "aynen boyle kacirdim topu.. dortmund maciydi hic unutmam" seklinde anlattigina benzer bir sekilde topu ayagindan kaciriyor, de santcis hatali bir sekilde cikiyor, bordolu bellion'de affetmiyordu.. daha 10 saniye dolmamisti ki macin tüm uzatma ümitleri bitmisti..

galatasaray'i bir panik almisti, daha 2. dakikadan doldur bosalt'a baslamislardi ki yan taraftan bülent korkmaz isliklarla takimi düzen sokmaya ugrasiyor, ardindan direkten donen bir ters vuruş ile galatasaray "atariz bunlara atariz" ayarina dönüyordu.. sigaralar peş peşe yakilirken dakikalar ilerliyor, sabri basta olmak üzere tüm takima galiz küfürler edilmeye baslaniyordu.. ilk biralar bitmis insanlar yavas yavas tuvaletlere tasinirken mehmet topal'in omzu cikiyor, yerine 19. dakikada 19 numarali formasiyla kewell giriyordu (emre tilev bu igrenc tespiti de yapti ya daha baska bir sey demek istemiorum)

dakika 40 gibiydi, florya tarafindaki kalenin sağ tarafindan kullanilan korner atisi defanstan geri donuyor, lincoln gene ortaliyor, baroş topu iskaliyor arkada arda yaradana siginip bordo'lu defans oyuncusunun besliginden topu aglara sokuyordu.. arda bülent korkmaz'a kosarkan "apistan girdi apistan, cocuk dogurddum adi abuzittin" diyerek 9 aylik günlerine selam cakiyordu..

daha gol sevinci bitmemisti ki kewell ayagina acaip oturttugu bir topu aglara yapistiriyor, taraftar kendinden geciyordu.. numarali üstteki bir grup taraftar mactan once acilan "galatasaray türkiyedir" pankartina nazire yaparcasina "galatasaray türkiye, orta dogu ve balkanlardir anasini satiim" diyorlardi.. ilk yari neşe icinde biterken sabri emre asik'in yanına yaklasiyor "abi rüyamda gordum bugun golum var" diyor, emre asik ise "hastir lan" diyerek sabri'yi basindan saviyordu.. 15 dakikalik süre senliklerle gecilirken, tribunde hamburgspor'un casuslari kesfediliyor, onlara cigdem cekirdek verilerek "yahu basladin mi birakamiyorsun mereti" dedirterek maci izlemeleri engelleniyordu..

ikinci yari baslamis galatasaray aslinda bir kac saniyelik patlamalar disinda pek iyi oynamiyordu. ama bordeaux istündeki bordo pembe formayi cikartip yesil forma giyse ve "bursaliyiz ezelden" dese kimse anlamayabilirdi. o ayarda oynuyordu. lincoln sahada yoktu mesela hiç. ve meira ve barış maçın ciddi falsolariydi..

dakikalar yine de galatasaray'in kontrollu oyunu ile ilerliyor, arda turan lincoln'un asisti ile bir "semih senturk'un almanyaya attigi gol" benzeri atiyor, yurdun dort bir yanında galibiyet sarkilari soyleniyordu artik. insanlar iddaa kuponlarinda galatasaray macina "bu tuttu, udinese macı nolmus?" muhabbeti dondururken 74. dakika gibi chamakh nadir gelisen bordo ataklarindan birinde topu ceza yayinin oralardan aglara gonderiyordu.. galatasaray henüz santra yapmisti ki de sanctis yine batirarak emre ile carpisiyor, elindeki topu kaciriyor, bosta kalan topa da cavenaghi vuruyor ve aglara giden topla birlikte deplasman tribunlerine kosuyordu..

3-1 giden maci kendi ellerimizle veriyorduk alenen.. mac gitmis, gelmis sonra tekrar gitmisti.. dakikalar ilerliyor, galatasaray nonda ile forveti arttirtip hakan balta'yi cikartarak defansi 3'lüyor ama gol gelmiyordu..

sonra birden 1915'te yasanan efsanelerden birisi olmaya karar verdi.. nasil ki seyit onbasi canakkale muharrebesinde kaldirdigi top mermisini bir daha kaldiramamisti, muhtemelen sabri de bir daha vursa oradan o golu atamayacakti. ama bu sefer atti.. "allah" diyerek topa ceza alanin girisinden abandi ve top aynen alttan kaleye giriverdi.. işte ol vakit ve sonrasinda yurt sathinda ve yavru vatan kibrista 193 kazak, gomlek yirtildi, 10 bin 412 litre icecek yerlere dokuldu, 17 kisinin elleri "çak" yaparken isaret parmaklari civarindan kirildi ama kimsenin aklina cocuguna "sabri" ismi vermek gelmedi.. zira o kadar da degildi..

velhasil, galatasaray aslani bir kez daha efsanevi bir kiliga bürünüyor, ve kanat cikartip, ve akrep kuyrugunu da sabri'den olusturup alemlere akiyordu. mac sonunda taraftara üclü cektiren sabri bunu, amigolugu bir kez daha hakediyordu.. sabri mabri ama yüregi ile oynuyor be arkadas.. istiyor ki hep gol atsin, istiyor ki alsin takimini sirtlasin. ama kalibi bu ne yapsin garibim.. yetenegi varken bunu sahaya koymaktan cekinen lincolnler utansin sabriye bakip bakip. adam tüm o yeteneksizlikle nasil da oynuyor.. Unquote

Posted: Fri Feb 27, 2009 3:45 pm
by Soner Özaltındere
Galatasaray - Bordeaux = ?

Ne pahasına olursa olsun bu sene Uefa kupasında finale çıkmak isteği. Hatta kupayı Saraçoğlunda kazanıp "Fenerlilere, oğlum daha sizin avrupada kupanız yok biz sizin stadınızda kupa kaldırdık" diyerek Fenerlileri o staddan nefret ettirme arzusu, hırs, azim ve tutku. Bu ülkenin dünya çapındaki en başarılı takımları sıralamasında rakipleriye arayı uzunca bir süre belki de hiçbir zaman kapatılamayacak kadar açma isteği. Ayrıca yaptığa işe ruhunu katabilme.

Bordeaux - Galatasaray = ?

Toplu hücum, toplu defans yapabilme başarısı, fizik kondüsyon, oyunun tümünde aynı konsantrasyonu koruyabilme, demoralize olmama ve ayrıca oyundan kopmama yeteneği ile birlikte "Beyler, unutmayın bu sene ne yapıp edip Lyon'u şampiyonluktan etmeliyiz, o yüzden enerjinizi birazda hafat sonu için lige saklayın" otokontrol mekanizması. Ligde, kupada ve Uefa'da ortalama oalarak aynı oyun kalitesini, düzenini ve performansını sağlayabilme.

Posted: Fri Feb 27, 2009 4:03 pm
by Mehmet Gurdal Cetin
PSG-Braga
Man.City-Aalborg
Hamburg-Galatasaray
CSKA-Shaktar
Udinese-Zenit
Bremen-St Etienne
Kiev-Metalist
Marsilya-Ajax

Ya bu turlarin sonu ne olacak ?
Benim tahminlerim siyah olanlar,
Goruldugu gibi ciddi bir Rus-Ukrayna ustunlugu gozukuyor, yari finalde illa biri olacak diye dusunuyorum.

Belki baska bir Fransiz daha gelebilir.

Hamburg turunu gecmeyi basarirsak, isin rengi degisir,

Birlikte seyahat edelim :D

Posted: Fri Feb 27, 2009 4:30 pm
by Davut Gerçekcioğlu
İlk yarıda kanattan bomboşken yapmaya çalıştığı orta sonrası sabriye 1 dakika boyunca hakaret etmiştim ve bunun sonucunda yeni bir totem ortaya çıktı :D Yani turu geçmemizde benim de katkım olduğunu bilmenizi istiyorum. Merak etmeyin artık her maç bu totemi uygulayacağım :lol:

Posted: Fri Feb 27, 2009 4:40 pm
by Hasan Tezcan
Hamburg bende iz birakti dedim, kupa favorisi dedim onlar cikmis :-))
Hayirli olsun.

Posted: Fri Feb 27, 2009 5:40 pm
by Ersin Taner
Ersin Taner wrote:
Topal'ın durumu belli değil omuz çıkmasının düzelmesi 7-10 gün sürüyor belki ilk maça yetişebilir.
Demiştim ama çok olumlu bakmışım olaya, omuzundaki sakatlık ciddiymiş, ameliyat olup 2 ay sahalardan uzak kalacakmış. :(

Posted: Fri Feb 27, 2009 6:04 pm
by Mehmet Gorgen
Alpay Dedeoglu wrote:Bu arada dun Ardayi gene taktir ettim. 21 yasinda cocuk
hem sahada herkesin acigini kapatiyor, hemde saha disinda.
Mac sonu demecinde ''Skibbeye ve Burak Hocaya tesekkur ederim,
onlarinda emegi var'' bu turda dedi.
Arda bunları yapıp sabah'ın 5'inde (bu sabah) Mehmet topal(bu adamın kolu çıkmamışmıydı namazı nasıl kıldı acaba) ve Emre aşık ile Eyüp camiine sabah namazı kılmaya gitmişler. Arda mankenleri öpüp koklamayı bıraktı heralde. Emre AŞIK da şaşırttı beni.

Bana biraz reklam kokan hareketler gibi geldi ama Allah kabul etsin yine..

http://www.haber7.com/haber/20090227/Sa ... kretti.php