Posted: Fri Jun 01, 2007 5:17 pm
Erman sanat dünyasına el atmış.. Mutlaka izleyin derim ben
http://www.haberturk.com/haber.asp?id=2 ... 2007/06/01
http://www.haberturk.com/haber.asp?id=2 ... 2007/06/01
Cengiz Akgun wrote:
Bir an Kabata$ lisesini anlatiyorsun sandim. Gerci sizin ortaokul ile yan yana idik. Lise bire gelen aptallar (buna ben de dahildim) daha kedi buyuklugunde farleri gormedikleri icin bazen ak$am cikan kiymali ku4ba$ili tala$ borekleri ba$ka masadan araklarlar bunlarida tabure ustune koyar ve masa altia gizler sabah kahvaltiya saklarlardi. Sicanlari gordukten sonra bu i4ten vaz gecerlerdi.
Kabata$ da ben okurken yemekler iyi cikadi. 10 ki$ilik masalarda karavana usulu yemek yenirdi. Kucuklerin masasina lise 3'den agabey verirlerdi ki emegi adaletli dagitsin diye. O gelmeden yemege el suremezlerdi. Ben de boyle agabeylik yaptim. Ama beklemenin bir suresi vardi. Kapiya yakin ilk masalari talan etmeye cali$an az hergele ile bogu$madik. Bir de yemekhane nobeti vardi. Ucuncu siniflar tutardi. Iki ki$i o gun derslere ve ilk etude girmez yemegin dagitilmasina nazaret ederlerlerdi. Bu iki ki$iye tam karavana ile yemek cikar yediklerini tika basa yerler geri kalanini kendi normal masalarina getirirlerdi. O gun o masada $olen olurdu. Ben son senemde iki uc kere yemek nobeti tuttum. Birinde yogurtlu kebaba rastladimdi. Tabi karpuz ve kavunda ciktiginda normal masama bayram ettirdimdi.
Cocuk gibi ozledim o gunleri. Hic bitmeyecek gibi gelmi$ti o uc sene $imdi ke$ke o gunlere donebilsem. Ya$adiginiz gunun kiymetini bilin diye bo$una dememi$ler. Ak$am yemeginden sonra Saray yavrusu binalarin en az iki bucuk adam yuksekligindeki dershane kapilarini acar ve kar$ilikli iki dershane arasinda Rugby ile Amerikan futbolu kari$imi bir oyun oynardik. Topta sirada kicimiz acimazsin diye kullandigimiz minderlerden yapilirdi. O tahta siralarda gunde neredeyse 12 saat otururduk. Ilk etud sabah 7'de ba$lar. 8:30 da kahvalti. 9'da ilk derse girer 12'de yemek molasi. 1'de ogleden sonraki ilk ders ba$lar. 3:30 dersler biter ak$am 5'de ikinci etud ba$lar. 4'de beton ustunde plastik topla Kabat$ yatili superligi ba$lardi. 5 alti yerde futbola benzer bir $eyler oynardik. Leblebi gibi bele$i hic kacirmazdim. 5'de ilk etud olur. Yarim saat teri kurutmakla gecerdi. 7'de Ak$am yemegi. 7:30'da son etud. 9'da yatakhaneye. 10'da yatak. Sabah 6'da kaldirirlardi. Bizimde kantin vardi. Kuru fasulyaye di$i basmayanlar ceyrek ekmee sucuklu ka4arli tost yaptirir yerlerdi. Ben kapsuka ciktigini hatirlamiyorum. ddim ya Kabata4'da yemekler guzeldi. Okul aile birligine teberru adina epey para sogu4lerlerdi kayitlar zamani. Paranin buyuk bir kismi mutfaga giderdi.
Baharda ogle tatillerinde basket sahasinda siniflar arasi gercek turnuva olurdu. Gunduzlulerde katilirdi. Bu UEFA $ampiyanasi gibi olurdu. Oyle plastik topla degil kucuk me$in topla ve bu i$i bilenlerle oynanirdi. Be$er ki$ilik takimlarla eleme usulu her gun ogle arasi 20'serden 40 dakikalik maclarla $ampiyon belirlenirdi. Kabiliyetim o kadar olmadigi icin siniflarin ilk be$ine giremedim hic. Kisa boylu uc dort kivrak adam adamin belini kirarlardi. Belki bu calim i$ine o zamandan beri gicik kaptim kimbilir. Ucuncu sinifta (adamin isimini hatirlamiyorum) lakabi arap olan bebe ruhi bir gunduzlu cocuk vardi. Topu ayagina yapi$tirir gibi alir giderdi. Onun sayesinde son sinifta $ampiyon olmu$tu bizim sinif ki bu adam birinci sinifta iken bile az gorulmu$ bir $ekilde birinci sinifi $ampiyn yapmi$ti Lise uctekileri yenerek. Her turlu sertlige ve alengire ragmen ucuncu siniftakiler adamla ba$a cikamadilardi. Sonra siniflar buyudukce alt siniflar birle$ince ucuncu sinifta benimle ayni sinifa geldi. Galiba ikinci sinifta iken kil payi $ampiyonlugu kacrmi$ti. Degilse adam uc sene ust uste $ampiyon olacakti. Hali gozumun onune geldi. Nersinden baksan hicbir atletik yapisi olmayan adamin biri idi. Paytak paytak yururdu. Ha bu BJK'li kerata Muhammed gibi idi lise 3'de adam. Lise ucteyim dese kimse inanmazdi zaten.
1 Mart 2007'de boyle yazmis:Neye göre başarılı?
AKP hükümetinin en övündüğü şey “Ekonomik başarı”
Doğru ekonomide başarılı oldular.
Peki neye göre?
Kendilerinden önceki hükümetlere göre.
Ya evrensel ölçekte başarılar mı?
Hayır!
AKP’nin iktidarda olduğu son 5 yıla bakarsanız, Dünya’da büyük bir ekonomik gelişme var.
Global ticaret patladı. Müthiş bir dolar bolluğu.
Bu gelişmekte olan ülkelere, “Büyüyen pazarlara” yaradı. Türkiye’nin uzun yıllardan beri “Paralel” tutulduğu ülkelere, yani Brezilya, Meksika, Rusya ve Arjantin gibi ülkelere.
Türkiye’nin ya da bir başka deyişle AKP’nin ekonomik performansını bu “Paralel” ülkelerle kıyasladığımız zaman sonuç ne?
Pek de parlak değil.
Brezilya inanılmaz bir performans gösterdi. Rusya da öyle. Bu ülkeler dış borçlarını sıfırlama noktasına geldiler.
Türkiye’den çok daha derin bir ekonomik ve sosyal krizin içinde olan Arjantin düze çıktı, bizden hızlı gelişiyor. Meksika’nın durumu daha da iyi.
Oralarda AKP iktidarda olmadığına göre demek ki, ortada başka bir gerçek var.
Bu sözlerime AKP’liler “Dolara bak, enflasyona bak” diyebilir.
Aşırı değerli YTL’nin Türkiye gibi ülkelerde nasıl bir sıkıntı yarattığını daha önce yazmıştık, yine yazarız.
Enflasyona gelince.
Rakamları bilmem ama bugün pazardaydım.
Geçen sene bugünlerde 50 kuruşa aldığım domatesi bugün 1 liradan aşağı bulamadım.
Geçen yıl 25 kuruş olan karpuzun kilosu ise 55 kuruştu.
Hükümetinkini bilemem ama benim enflasyonum böyle.
Can Dundar da liderlerin hayatiyla ilgili guzel bir calisma yapmis;Erdoğan Başbakan kalsın
SABAH yazarları ve yöneticileri, her yılbaşında Türkiye'nin önde gelen sanayici ve yatırımcı kuruluşlarının yöneticileriyle buluşuyor ve önümüzdeki yıl için öngörülerini alıyor.
Zevkli sohbetler oluyor.
Bu yıl bu sohbetlerin flaş konusu "Cumhurbaşkanlığı seçimleri."
Genel olarak "bir kriz olmayacağı" görüşü hâkim ki, ben de buna katılıyorum.
Cumhurbaşkanlığı seçimi tartışmaları erken yapıldı, piyasa bunu satın aldı.
Ancak yine çok yoğun bir istek ya da düşünce var:
"Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olmasın."
Bunun nedeni ne türban, ne rejim tartışması, ne de başka bir şey.
Erdoğan'ın başbakan olarak kalmasını isteyenlerin tek söylediği: "Güçlü hükümet, istikrarlı yönetim Türkiye'yi uçuruyor."
Abdullah Gül'ün devlet adamı kişiliğine güveniliyor ama Tayyip Erdoğan'ın geçmiş performansı "denenmişe" talebi artırıyor.
İşin ilginci, Erdoğan'ın Köşk'e çıkması halinde başbakan çıkaracak olan Kayseri'de bile bu söylemle karşılaşıyoruz.
Türkiye'de uzun süredir ilk defa bir başbakanın 4 yıllık döneminin sonunda "görevde kalması" isteniyor.
Acaba CHP'nin bundan çıkaracağı bir ders var mı?
Kecilerin Abdurrahman Celebi olmasi gibi bu olayda. Ikina sikina oyunuzu verin diye cikarilanlar bunlar.Tolga Girici wrote: ...
Can Dundar da liderlerin hayatiyla ilgili guzel bir calisma yapmis;
http://www.milliyet.com.tr/2007/07/22/yazar/dundar.html
Anlasilan CHP hic calismamis, Tayyip Erdogan "tek basina iktidar olacak oyu alamazsam siyaseti birakirim" demisti. Iddiali konusurken bir bildigi varmis. Helal olsun adamlara. CHP bu kadar saibeli hareketler (ogluna milyon dolarlik gemiler, unakitan'in sivi yumurtalari, misir ithalatlari, bir dolu ozellestirme , arazi satislari vs.) yapan bir iktidara tek basina muhalefet ettigi halde milletvekili sayisini azaltmayi basardi. AKP cok partili donemde ilk defa iktidardayken oyunu artirdi. Deniz Baykal evine kapanmis. Herhalde tehlike gecene kadar yataginin altinda saklanir, sonunda bir sey olmamis gibi devam eder. BU adamin casus oldugundan supheleniyorum ben.Cengiz Akgun wrote:Hayirli olsun. Hani gecen sefer kaza idi. Anadoludaki yassi kafalilar diyecegim ama Istanbuldakilere ne demeli. Yuzde 30'la yuzde 68'i ele gecirdiler derken alin size yuzde 50. Oysa oy. Cogunluksa ezici cogunluk. Iki katindan fazla oy almi$ kar$indakiler. Anayasa ise Anayasa. Secim duzeni ise secim duzeni. Artik mizakacak ve kacacak, saklanacak hicbir mazaretiniz kalmadi.
1997 hariç! 99 seçimlerinde oylarını yükselten bir dinci parti olmadı. 97'nin etkisi 2002'de görüldü demekte mantıklı olmaz çünkü arada geçen 3,5 yıl içinde tarihin en büyük ekonomik krizi ve hortumlanan bankalar vardı..Murat Kara wrote:Ordu mudahele ettikten sonra dincilerin oylarini arttirmadigi hic bir secim yok tarihte. 1960, 1971, 1980, 1997 simdi de 2007.
Neden mantikli olmaz? 1997 ile 2007 arasinda baska darbe yok ki.Ismail Gezer wrote:97'nin etkisi 2002'de görüldü demekte mantıklı olmaz çünkü arada geçen 3,5 yıl içinde tarihin en büyük ekonomik krizi ve hortumlanan bankalar vardı..Murat Kara wrote:Ordu mudahele ettikten sonra dincilerin oylarini arttirmadigi hic bir secim yok tarihte. 1960, 1971, 1980, 1997 simdi de 2007.