Page 3 of 10

Posted: Fri Aug 24, 2007 11:31 am
by Ercan Arslan
Demek istediğim yapabiliyorlar mı bilmem ama defansımız kalecisiyle birlikte ne kadar uyumlu oynayabiliyor onu değerlendirmek lazım bence.
bu dogru, ancak bunu degerlendirmek icin zaman lazim.. neyse ben Orkun konusunda daha fazla negatif görüs belirterek biktirmak istemiyorum.. sonucta maclari izleyecegiz ve gorecegiz.. onemli olan G.saray'in basarisidir..

Posted: Fri Aug 24, 2007 1:03 pm
by Alpay Dedeoglu
Eser hocanin en büyük katkilarindan biri
eli yuzu duzgun ve de Alain Delonun
benzeri oldugu icin bir hayli bayan taraftar yapmasi idi.
Bildigim kadariyla icinde felsefede dahil 1-2 üniversite diplomasi da
vardi.Egitimli biri oldugu icin egitim vermeye bu yönden yatkin olabilecegini
tahmin ediyorum.

Cizgi kalecisiydi. Zaten o zamanin agir mesin toplari vede berbat sahalari yuzunden yan topun gelisme sansi yoktu. Yoksa cik yan topada al ayagini bacagini eline o zimpara gibi sahada.

Yan top ve ayakla oynama olarak altyapidan yetisen kalecilerin zayif olduguna inaniyorum. Tabii suc gene GS'de . 1-2 yil yollayacakti zamaninda Eser Hocayi Ingiltereye, bu yan top isini ve diger konularida hallederdi herhalde

Posted: Fri Aug 24, 2007 3:56 pm
by Ali Gursel
Ben üzerime vazife olmadığı halde Ozan ve Ercan arasındaki yazışmalar hakkında bir-iki şey yazmak istiyorum, tabii Orkun hakkında da.

Hem davalıya hem davacıya haklısın diyen kadı gibi, iki tarafa da haklısın diyorum.

Ben kaleci olarak Ercan ve Mert'in korkularını paylaşıyorum Orkun'un yan top becerileri konusunda. Ozan'ın yan toplar her kaleci için zordur zaten diyerek işin içinden çıkması da beni tatmin etmedi. Yani yan toplar zor ama bazı kaleciler daha iyi beceriyorlar işte.

Ama Ozan'ın haklı olduğu ve beni ikna eden nokta da şu: eğer Orkun konusunda endişe varsa, Aykut'un bu işi daha iyi becereceği düşünülüyorsa bunun zamanı hazırlık dönemidir sezon başladıktan sonra bir maçta hata olunca değil. Ben de Ozan gibi Orkun'u şu anda değiştirmenin hem Orkun hem de Aykut açısından son derece yanlış olacağını düşünüyorum. Orkun size iki haftada bir puan kaybettirmeye başlarsa iş değişir ama ikinci hafta GS'ın zor bir deplasmanda puan kaybetmeden kazandığı ve lşider olduğu durumda kaleci değiştiremezsiniz.

Bence bu konuda Mert ve Ercan'ı yanıltan (ki ikisinin de yazılarını büyük zevkle okuyorum) bu seneden beklentileri. Arkadaşlar, şu andaki GS ne UEFA'da ne de Daum'un FBsi ya da Luce'nin yönettiği bir BJK karşısında bizim ligde iddialı olacak bir takım değil. GS çok kötü bir yılın ardından yeni bir hoca ve ilk 11inin yüzde 60ı değişmiş olarak yeniden yapılanma sürecinde. Yeniden yapılanan GS rakipleri sendelerse şampiyon olabilir, ki bu Zico ve kendisi de yeniden yapılanan BJK ile mümkün. UEFA'da da ilk 16 ya da 8 ve de puan toplaması iyi olur. Yeniden yapılanırken Bayern UEFA kazanabilir ama biz Bayern değiliz, yeniden yapılanmamız da bütçemize boyumuza göre olur, maya tutar, hoca biraz kalırsa biz 2-3 sezon sonra UEFA'ya kalıp kazanma şansından bahsedebiliriz.

O yüzden bu sene Kone falan gelşse zaten suni olarak artmış beklentiler iyice artacaktı. Bence Orkun'u Mert ve Ercan'a dünyanın en büyük derdiymiş gibi gösteren bu seneye yönelik ve bence gerçek dışı beklentiler. Orkun bu sene isteneni veremedi mi, Aykut da mı veremedi, seneye iyi bir santrfor ile bir de kaleci alınır, ama bunlar bu senenin işi değil (tabii Mondi yollandıktan sonra konuşuyorum).

Ozan'ın bir fikri çok hoşuma gitti, bu sene takımda aramamız gereken şey yeni sistemin oturup takımın gittikçe daha iyi oynayıp oynamadığı, yani üç ay sonra iyi bir GS izliyorsak bence iş yapılmış demektir.

Bir de sevgili Ercan, kaleci bir takımın %50si olamaz. Soner de biraz bahsetmiş ama ben örnekle açayım: Koprivnica maçında Servet bir topu taca atmadığı için yanlış karar da olsa bir penaltıya maruz kaldık. Kalecilerden (gününde Dudek ya da van der Saar değillerse) kimse penaltı kurtarmasını beklemez, büyük ihtimalle goldür. Biz de yedik. Şimdi bu çok bariz örnek ama yenilen her golde ya da neredeyse her atakta bu kadar bariz olmayan ama birilerinin işini iyi yapmadığı yerler vardır. Bu atağa çıkarken top kaptıran bir Hasan Şaş olur, top ezen bir forvet, kesiciliği yapamayan bir orta saha oyuncusu olu, olur da olur, ki zaten normali budur futbolda. Kaleciye %50 demek son pozisyona takılmak ve de tartışma sıcaklığında olmuş bir şey diye düşünüyorum. Barca son üç sene iki La Liga bir de CL aldi, kalelerinde de Victor Valdes var, sanırım bu bile kalecinin %50 olmadığını kendi başına gösterir.

Üslup ve kişiselleştirme üzerine de birşeyler yazacagım çünkü benim de GS'da yüzücülüğüm var (sadece yüzme okulu ile kalmış olsa dahi :D ). Sevgili Ercan, Ozan'a sert cevabı yüzünden serzenişin haklı ama bence birinin bir yorumuna komik derken (söz yoruma dahi söylense) iş kişiselleşme yoluna giriyor. Ozancığım, sana da haddim olmayarak şunu söyleyeyim, Orkun 10 maç üstüste armut gibi goller de yese senin yazılarının değeri baki kalacak. Mesela Song konusunda haksızsın :D bizim için adam nimet ama dedim ya yazıların değerini değiştirmiyor.

Senin de, Mert'in de Ercan'ın da buradaki pek çok yazar gibi yazıları çok güzel, okuyana futboldan daha çok zevk aldıran, biraz daha derinine bakmayı gösteren yazılar. Orkun beklediğin şekilde gelişmese de izleme zevkine yaptığın katkı aynı olacak, tabii Kalli yarın kalpten giderse de.

O yüzden keyfimize bakalım, kırılmayalım, yazıların ve maçların zevkini çıkaralım derim. Tabii bir de GS'dan bu sene beklentilerimizi iyi ayarlayalım.

Ali

Posted: Fri Aug 24, 2007 5:18 pm
by Ozan Ersoy
Soner Özaltındere wrote:
Ailevi olduğu için müdahele etmek zorunda hissettim kendimi.... Eser ÖZALTINDERE şu anda Türk Milli takımının teknik kadrosunda görevlidir, bu kendisinin en azından birikimiyle o kademelerde çalışmaya yetebilecek kadar teknik altyapısının olduğunu gösterir. Kalecilerin teknik altyapısının ölçümü ise tek bir maçta ölçülebilecek kadar kolay bir iş olmadığı gibi Galatasaray'a gelmiş hemen hemen tüm A takımı kalecilerinde tıpkı diğer klüplerde olduğu gibi çeşitli eksiklerinden dolayı eleştiriye uğramışlardır, uğrayacaklardır. En tazee örnek olarak, Fenerbahçe'nin şu andaki kalecisi Serdar'ın bundan üç sene önce bir ikinci lig takımının yedek kalecisi olduğudur. Kalecilerin eleştirilmesi son derece doğaldır. Kalecilik gibi oyuna yoğunlaşmanın diğer kademelerdeki oyunculardan çok daha fazla önemli olduğu, oyuna yoğunluğun en ufak bir kaybın tüm takımın emeğine ve alacağı sonuca direk olarak etki ettiğini düşünürsek en az hata şansı olan oyuncu kalecidir. Fakat kalecinin de etten kemikten yapıldığını unutmamak lazım.
__________________________

Bir kalecinin hatalarını irdeleyeceksek, bu eleştiriye önce defans sonra orta saha kurulumundan bakmak gerekir. Konuyu biraz dağıtır gibi oldum ama takımın tüm hatalarını ya da başarısını tek bir adamın üstüne yükleyemezsiniz. Ayrıca bahsettiğiniz iki maç ki, ben Orkun'un geçen senenin ikinci yarısında çıkardığı oyunla çok mesafe katettiğini ve kendini bir nebze olsun ispatladığını düşünüyorum. Bunun sebebi de ona değer verildiğinin gösterilmesi, ona birşeyler anlatırken onun frekansının yakalanabilmesiydi. Siz bir kalecinin performansındaki iniş veya çıkışlardan o kalecinin genel kalitesini çıkartmamazsınız demek istemiştim. Düşünün ki Türkiye gibi motor gücü kalbi ve duyguları olan bir ülkede yaşıyoruz ve herkesin futbol dahisi olduğu bir ülke burası, unutulmamalı ki futbolda bir spor ve içinde her sporcunun yapabileceği kadar hata ve yanlış yapılması olası. Biz düşünürseniz küçük hatalarına bindirdiğimiz büyük eleştirilerden ve yanlışlardan dolayı Türkiyede ne kaleciler, ne futbolcular hatta ne sporcular eskittik. Oysa ki o insanların yetişip oralara gelene kadar harcanan emeklerin, sıkıntıların, kavgaların ne kadar insanı yıprattığını ve yorduğunu bir anlayabilsek. Dolayısıyla birileri gönderilir yerine yenisi getirilir, bu çok kolay ama sabır göstermediğmiz sürece gelenler gidenlerden daha fazla iyi ve başarılı olamazlar.
__________________________________________________________

Abim gibi kaleciliğim olmadığı gibi kaleciliğin tekniği tekniği hakkında konuşmak için yeterli bilgim yok ancak şunu söyleyebilirim ki, benim bildiğim kadarıyla dünyanın en iyi kalecileri olarak değerlendirilebilecek on kaleciden beşinin en zayıf tarafı yan toplardır diye biliyorum. Şurası kesinki bence Orkun şu anda sizin söylediğiniz gibi yan toplarda çok hata yapıyor olabilir ancak bu arkadaşlardan yan toplarda Lehmann'ın performansını beklemek akıllıca değil. Çünkü idmanda bir kalecinin üsütüste çok defalar çalıştırıldığı pozisyonlar ve kendisinden emin olacak kadar iyi yaptığı hareketler bile bazen maçlarda gol olabiliyor. Bu arada Orkun mükemmeldir veya değildir demiyorum ama Orkun'un yerinde yan topları mükemmel olan bir kalecimiz olsaydı, emin olun ki başka bir eksiği mutlaka olacaktı. Demek istediğim yapabiliyorlar mı bilmem ama defansımız kalecisiyle birlikte ne kadar uyumlu oynayabiliyor onu değerlendirmek lazım bence.
Soner beye bu mukemmel yazilari icin tesekkurler. Benim demek istedigimi cok guzel ozetlemis. Agabeyinden ogrendigi cok sey (kulak dolgusu da olsa) olduguna eminim. Eser hoca bu cocuklari yetistirdi, belki bir Buffon, bir Kahn gibi alt yapilari yok ama Turkiye capinda iyi kaleciler.

Soner'in Lehmann'in ismini de ortaya getirmesi ayrica ilginc.

http://www.d1g.com/video/show/?id=1271750

Gecen hafta yedigi golden sonra dunyada Italya'dan sonra en iyi kalecileri yetistiren Almanya'nin urunu Lehmann'a fundamentali yok veya eksik diyebilir miyiz?

Orkun'un uzerinde inanilmaz bir stres var. Oyle ki belki hic birimiz meslek hayatimizda buna benzer bir stresle asla karsilasmayacagiz. Bu stres onu catlatacak mi, yoksa altindan daha da guclenip mi cikacak gorecegiz. Sence ne olacak derseniz, Turkiye'deki ortama ve deneyimime dayanarak, Orkun'un cok yakinda catlayacagini tahmin ediyorum derim. Yani itiraf ediyorsun, sen de mi guvenmiyorsun? Hayir... Guveniyorum ama Orkun'dan agziyla kus tutmasini bekledigimiz icin, ilk kaybettirdigi macta linc edilecegi icin, basari sansi cok az. Bu ortamlarda Turk kalecinin seviyesini Avrupa'da gordugumuz bazi buyuk kalecilerin seviyesine cikarabilmesi icin, beton gibi herseyi bloke etmis adeta kokainlenmis bir beyni, kocaman bir yuregi, fil kadar yumurtaliklari olmasi gerekiyor.

Ozan Ersoy

Posted: Fri Aug 24, 2007 5:41 pm
by Alpay Dedeoglu
Orkun konusunda tam fikir belirtemiyorum ama iyimserim.

Benim sahsi kanim, artik yeterince tanindigi fikrine kapildiginda asiriliklarini torpuleyerek daha olgunlasacak.

Mondragon'la kiyaslanmasini anlayamiyorum cunku Mondi gecen yil 2. donem daha iyi bir savunma ile daha cok gol yedi. Orkun yemedi.
Ve biri yukseliste, oburu yas itibariyle dususte.
Artik Mondi meselesini kapatalim derim.

Su ana kadar en az gol yiyen kaleci. Bagirmasi cagirmasi bana batmiyor,
cunku konsantrasyon isareti. Bogazli kazak giymesini ise delilikten daha ziyade , buyuk takim kalesinde kendini sicak tutarak, pozisyonda soguk kalmamaya calismak olarak algiliyorum.

Yan top zaafiyetini goruyorum fakat yan toplara rahat olarak ancak onundaki savunmayi iyi tanidiginda cikarsin. Onundaki nereye hareket eder, arkaya tutarmi, kafa topu alirmi, adami marke edermi, beni vucuduyla korur mu, arkayi tutarmi falan diye kesin olarak emin oldugunda daha rahat cikarsin.

Yalniz bir yerlerde , Orkunun gencken yan topa cok iyi cikabildiginin ve kolunun orantisal olarak uzun oldugunu okumustum. Yani alt yapi var.

Posted: Fri Aug 24, 2007 6:34 pm
by Hakan Bakircioglu
Ozan Ersoy wrote:Orkun'un uzerinde inanilmaz bir stres var.
Cok haklisin Ozan. Orkun'un uzerinde, Erciyes'de kalecilik yaparken birden Galatasaray'in kalesini koruyor olmanin, Mondragon'un gidisinden sonra sirada Aykut var diye beklenirken, Kalli'nin tercihini kendisi yonunde kullanmasinin, uzun zaman aradan sonra bir Turk kaleciye guvenilmesinin ve tum bunlarin yarattigi beklentinin stresi var.

Ama buna ragmen, elinden topu kacirdiktan sonra hic tereddut etmeden Servet'i opup eldivenlerini havluya kurularken gozleriyle etrafi kolacan etmesi ve Song'a el isaretiyle tesekkur etmesi, yani konsantrasyonunu devam ettirebilmesi bence onemliydi. Kaleciligin teknik tarafi kadar bence kisilik/karakter tarafi da cok onemlidir. Kaleci defansina guven vermek zorunda.

Nasil gol kaciran forvete, ortasi yerini bulmayan kanat oyuncusuna, adamini kaciran defans oyuncusuna hemen ilk hatasinda mudahale edilmemeliyse, kaleciye de zaman verilmeli diye dusunuyorum.

Posted: Fri Aug 24, 2007 9:33 pm
by Ercan Arslan
Sevgili Ali,

oncelikle ortayi bulan yazini okudum, gercekten "-" ve "+" noktasi disinda da bir baska yer olabilecegini belirtmissin... tesekkur ederim.. bende senin yazilarini keyifle okuyorum.. esasen benim Ozan bey'le Orkun konusundaki fikir ayriligimiz disinda bir sorunum yok, diyalog biraz yön degistirince bende benzeri bir sekle sokmus olabilirim ama elbette amacim futbol ve G.saray konusmak.. yarin baska bir oyuncu hakkindaki tartismada bu kez belki de hararetle Ozan bey'le birlikte ayni gorusu savunuruz.. bu mumkun.. acikcasi nasil dusunuyorsam oyle yaziyorum...dur su adama bir laf sokayim gibi bir kaygim filan yok..

Bu foruma gelmeden önce pek cok yerle beraber takip ederek karar verdim... kesinlikle de burda olmaktan son derece memnunum, dogru bir karar oldugu kesin.. ancak, biraz trafik az gibiydi.. ben guzel mi yaziyorum yoksa sacmami, bunu yorumlamam dogru olmaz. Ancak bir gercek varsa trafigi artirdik diye dusunuyorum.. eski uye olan bazi arkadaslar da daha sık yazmaya basladilar.. forum olayi boyledir.. hergun girip cikip kendi yazdigin son mesaji okursan, forumda paylasim duser.. bu kadar cok birikimi olan egitimli ve yasca olgun olan uyelerin en azindan gunde 2-3 mesajini burada okumak herkes icin buyuk keyif olurdu...

herneyse, bundan sonra belkide konuyu biraz Orkun problemi disina da cekerek onlari da konusmak lazim... mesela Servet'i konusmaliyiz.. mesela Arda'nin nerede oynarsa daha yararli ve banko olabilecegini, daha verimli olabilecegini konusmaliyiz..

Posted: Sat Aug 25, 2007 6:45 am
by Savas Macun
GS'da su anda tartisalacak son konu kaledir bence.Yillardir GS kalede buyuk sorunlar yasadi ozellikle Simovic'ten sonra.Mondragon ve Taffarel donemleri disinda hep sorunlu gecti.

Orkun'un yerine daha iyi kaleci aramak baska, Orkun yerine Aykut'u secmek baska.Orkun su ana kadar sacmalamadi.Sacmalayabilir elbette bugun son 15 yilin tek kalecisi olan Rustu'nun sacmaliklari saymakla bitmez ozellikle FB'nin Avrupa kupalari maclarinda.Bu hafta sonu Kasimpasa'dan yedigi gole bakiniz.

Ondan sonra bu isin maliyet kismi var.Mondragon en az 1.2 mio Eur aliyordu, Orkun ne kadar aliyor.

Yerine yerli daha iyi bir kaleci yok.Varsa da risk alip bunlari ikinci ligden alip koymak lazim.Yabanci arasan bulamiyorsun, bulsan dolu para veriyorsun birde kontenjani kilitliyorsun.

Belki Orkun formsuz olur o zaman Aykut gecer ama bence ikisinin arasinda daglar kadar fark yok.Hoca secimini Orkun'dan yana kullanmis eyvallah.

Yan toplar TR'de cok sorun olmaz, Lehman'in yan top zaafi ile Orkun'u karsilastirmak da dogru degil cunku TR'de tehliklei yan top sayisi az.100 tane ortadan en az 80 tanesi daglara taslara gidiyor ancak ingiliz liginde yan top zaafi olan hic bir kaleci barinamaz.Benim dikkatimi ceken gecen hafta Colin Kazim oldu.Her posizsyonda ve her kosulda orta yapiyor, Walsh'tan sonra bu sekilde orta yapana rastlamamak bir tesaduf degil.Cok mu zor Ingiltere'den altyapi hocalari getirip orta calistirmak, en azindan Altyapilarda bir ingilizi hocayi koysan fena olmaz.Turkiye'de yan toplar hucum ve defans anlaminda cozulmedikce uluslararasi basari zor bence.


Selamlar
Savas

Posted: Sat Aug 25, 2007 1:01 pm
by Murat Biricik
GS ASY ne donuyor. Ben hala seyircisiz oynamamızın su donemde avantaj olduguna inanıyorum. Bunlara ek bize avantaj saglayacak diger onemli gelisme ZEMIN.

Haftaici Formula 1 tanıtım programı kapsamında ASY de 90 lık bir mucadele oldu. Macı seyredemedim. Seyredenler topun eskisi gibi zeminde hoplaya zıplaya gitmedigini ve zeminin mukemmel oldugunu soyluyorlar. Maclardan once yok sula Allah sula yok krampon degistir, yok sakatlık potansiyeli yuzunden gerekli hamledeki cekingenlik,vs. Umarım bunlar artık tarih olur. Bircok oyuncumuzun zeminin azizligi yuzunden sakatlandıgını unutmayalım. Bizim eski tufekler yeni zemini gorunce cosacaklardır.

Feldkamp ın bu macta da M. Guven ile baslaması bana surpriz olmaz. Onlerindeki Lincoln ile Sukur Ve Karan nın oyunları Guven nin performasında etkili olacaktır. Asıl sag kanat ve sag bek icin ne tur bir tercih yapacak merak ediyorum. Benim tercihim Ugur ve onunde Barıs tan yana. Serkan ı skor ustunlugu kazanırsak daha once oyuna alacagını dusunuyorum. Serkan ı forvette oncelikle Sukur ile denersek toplar yine Hakan a sisirelecek. Karan ile denersek mecburen yerden oynayacagız. Serkan nın hangi oyuncu ile beraber oynayacagı hem mac taktigine hem de oyunun genel seyrine baglı. ,

Bu macı takiben haftaici Kupa macımız var, haftasonu Vestel e, Manısa ya gidiyoruz. Su uc macı kazasız atlatabilirsek GS ın onu bayagı acılır. Vestel i takip eden uc hafta Istanbul dayız. Aynı surecte hem BJK hem FB Istanbul dısına iki kez cıkıyorlar.

Posted: Sat Aug 25, 2007 3:23 pm
by Ozan Ersoy
Murat Biricik wrote:GS ASY ne donuyor. Ben hala seyircisiz oynamamızın su donemde avantaj olduguna inanıyorum. Bunlara ek bize avantaj saglayacak diger onemli gelisme ZEMIN.

Haftaici Formula 1 tanıtım programı kapsamında ASY de 90 lık bir mucadele oldu. Macı seyredemedim. Seyredenler topun eskisi gibi zeminde hoplaya zıplaya gitmedigini ve zeminin mukemmel oldugunu soyluyorlar. Maclardan once yok sula Allah sula yok krampon degistir, yok sakatlık potansiyeli yuzunden gerekli hamledeki cekingenlik,vs. Umarım bunlar artık tarih olur. Bircok oyuncumuzun zeminin azizligi yuzunden sakatlandıgını unutmayalım. Bizim eski tufekler yeni zemini gorunce cosacaklardır.
Murat cok guzel bir konuya deginmissin. Kaleci konusunu sakiz gibi uzattigim icin bu konuya deginmek firsati olmadi. GS yonetiminin bu sene Kalli ve Lincoln'den sonra yaptigi en buyuk icraat su ASY zemininin bastan asagiya yenilenmesidir bence. Az buz para harcanmadi, ufak lokma degil. Canaydin'i kim ikna etmisse buyuk is yapmis.

GS'in arada kendi aleyhine donen seyircisinden sonra en buyuk handikapiydi su saha zemini. Biz TV karsisindan goruyorduk, surekli kalkan cimleri, yoldan asagiya tangir tungur yuvarlanan tencere misali giden toplari. Sadece biz gormuyorduk, orada oynayan GS'li rakip takim hangi oyuncu varsa hepsi zeminden sikayet ediyorlardi. Ne futbolcular sakatlandi o sahada. Sergen'i Bulent Akin'i, umit Karan'i hepsi cimlere takilip dizlerini dondurduler.

Cim sahada futbol oynamis her oyuncunun anladigi bildigi bir seydir bu. Paslar daha duzgun gider, sut vurmak icin bacaginizi savurdugunuz tam son anda top garip bir sekilde sekmez, ortalar bile duzelecektir. Takimin bir kac mac sonra eskisi kadar uzun top oynamadigini da gozlemleyecegiz. Cunku kisa pas yuzdesi artacak. Sadece topu kullanirken degil, kosarken de bir cukura, tumsege, cim obegine takilip sakatlanma korkusu olmadan gonul rahatligiyla kosabilir, oyuna konsantre olabilirsiniz.

Bunun en guzel ornegini gecen sene Anfield'deki Liverpool macinda gorduk. O bizim daglara taslara orta yapan Sabri ne guzel ortalar yaptiydi Anfield'in ipek gibi gercek sahasinda oynadigi zaman.

Bu sene cok dogru bir arada yapiliyor, insallah basari da arkasindan gelecek.

Ozan Ersoy

Posted: Sat Aug 25, 2007 7:11 pm
by Sinan Edil
Mondi'yi arıyanlara(!), 3. yediği gol ve de sonra yaptığı deliliklerle yediği sarı kart var.

http://www.internetspor.com/v3/futbol/h ... erID=58133

Köln 1-3'den 4-3 yapıp kazanmış. Mondragon ilk üç maçta 4 gol yedi ama defansları biraz kötü adamların. Bu arada sunucu Toni Schumacher'den beri en deli kalecisi diyor Mondi için. :)

Kumarbaz Daum da 1-3 olunca, 3 değişiklik birden yapıyor ve maçı döndürüyor. Bu adam ya çok şanslı ya da gerçekten akıllı.



Sinan

Posted: Sun Aug 26, 2007 5:49 am
by Mert Tokman
http://www.sabah.com.tr/haber,34111511A ... CEA35.html

Sabah Linderoth'un kesin oynamayacagini ve bununla birlikte Mehmet Topal ve Guven'in de mac kadrosuna dahil edilmedigini yazmis... ilginc :?

Herhalde Baris oynayacak on-libero da... Ugur'da hafif sakat galiba... bu durumda muhtemel kadro:

Aykut (Orkun)
Sabri-Song-Servet-Volkan
Hasan-Baris-Ayhan
Lincoln (Arda)
Umit-Hakan

Posted: Sun Aug 26, 2007 2:57 pm
by Ismail Gezer
Galibiyet bekliyoruz... :)

Posted: Sun Aug 26, 2007 3:03 pm
by Ali Gursel
Ismail Gezer wrote:Galibiyet bekliyoruz... :)
Ismail, nasilsin?

Posted: Sun Aug 26, 2007 3:23 pm
by Ismail Gezer
Ali Gursel wrote:
Ismail Gezer wrote:Galibiyet bekliyoruz... :)
Ismail, nasilsin?
İyiyim abi çok saolasın..

Acemilik dönemi 7 eylülde bitecek inşallah. O zamana kadar sıcağa katlanacaz, İstanbul sıcağını aratmıyor :)

Unutmadan söyleyim. Fenerbahçe altyapısında 13 yıldır antrenörlük yapan bir arkadaş var bizimle beraber. Ama kendisi Galatasaraylı :D

Birde hakemimiz var, amötör liglerde takılan..