forum.cimbom.org

1) Kulup yonetimi Avrupa maclarinin yayini konusunda Digiturk 3.5 milyon dolar fazla teklif ettigi halde D-Smart ile anlasti.

http://www.aksam.com.tr/yazar.asp?a=77772,10,34 (Haldun Ustunel yapmis bu isi sanirim)

2) Resmi web sitesini e-kolay isletiyor,

3) GS TV'yi de dogan grubu isletiyor.

Kulup bir sebepten dolayi Dogan grubunun kucagina oturmus durumda. BUtun bunlara ragmen son derece ucuz bayagi haberler gormeye devam ediyoruz gazetelerinde.

G.Saray'ın uçan paraları

Galatasaray gibi güçlü, kudretli bir kulüp nasıl oluyor da borç batağında kıvranıyor, nasıl oluyor da parasızlıktan nefes alamıyor diye düşünüp duruyordum.

Ama geçen hafta yaşadığım bir gelişme, bu kadar borcun, bitmeyen bu krizin nedenlerini bana çok iyi anlattı, bana çok iyi öğretti.

Kestirmeden söyleyeyim. Böyle bir yönetim anlayışı devam edecekse Allah Galatasaray’a yardım etsin.

Çünkü başkasının yardım etme şansı yok.

Galatasaray’ın lig, kupa ve Şampiyonlar Ligi dışında kalan maçları yönetim tarafından pazarlanıyordu. Daha doğrusu Başkan Özhan Canaydın’ın “yetki verdim” dediği genç bir yönetici bu işi pazarlıyordu.

Bu aşamada Digitürk’e karşı hep uzak durdular. Maçların yayın hakkını vermemek için inanılması mümkün olmayan bahaneler ürettiler. “Geç kaldınız” dediler, başka şeyler söylediler, senaryolar yazdılar, kendileri okudular, kendileri inandılar.

Digitürk bu yayın hakkına mevcut tekliften tam 3 milyon 300 bin dolar daha fazlasını teklif etti. Nakit parada 500 bin dolar daha fazla, ayrıca Galatasaray TV’nin Digitürk platformunda taşınma bedeli ve Galatasaray maçlarının haber amaçlı görüntü bedelleri de dahil tam 3 milyon 300 bin dolar.

Başta Galatasaray Başkanı ve yöneticilerinin de kabul ettiği gibi bugün Galatasaray TV’yi gören, bilen, izleyebilen yok. Çünkü erişimi son derece kısıtlı.

İzlenme imkanı bu kadar kısıtlı olan bir televizyona, ne kadar sıkı Galatasaraylı olursa olsun, kim sponsorluk yapar, hangi işadamı reklam verir.

“Gelin Digitürk platformuna girin. Milyonlar sizi izlesin. O zaman her yıl için ayrıca en azından 5 milyon dolarlık reklam alırsınız, sponsor bulursunuz” dedik. Ama ikna edemedik.

Bu işi götüren genç yönetici arkadaş “geç kaldınız” dedi. Oysa biz başında beri yakın markajdaydık. Ama bizi kendilerine yakın bulmadılar. Sözleşme şartlarını bizden hep uzak tuttular. Adeta sakladılar.

İşin ilginç tarafı “arkadaşımıza söz verdik, ayıp olur” dediler. “300-500 bin dolar için eşimizden dostumuzdan vazgeçemeyiz” dediler.

Burada kendilerini takdir ettim. Para için dostluğu değişmediler.

Ama unuttukları bir şey oldu. Para ceplerindeki para değil. Para, parasızlıktan inleyen Galatasaray’ın kasasına girmesi gereken para.

Üstelik, öyle 300-500 bin dolar da değil.

Yılda en azından tam 8 milyon dolar para. Bir de yazıyla yazayım. Sekiz milyon dolar para.

Siz eşinize, dostunuza, arkadaşınıza, çevrenize jest yapabilir, hava atabilirsiniz. Cebinizde paranız varsa.

Ama Galatasaray’ın parasıyla hava atamazsınız.

Galatasaray’ın parasını elinizin tersiyle itip sokağa atamazsınız.

Sizi Galatasaray camiasına şikayet ediyorum. Kişisel ilişkilerinizi, Galatasaray’ın çıkarlarının önünde tuttuğunuz için.



Juninho’dan ne haber?

Vatan gazetesi Juninho haberini iyi yakaladı, iyi patlattı. Ama özellikle son yıllarda Carrusca’lara, İnamoto’lara alışan Galatasaray camiası, bu Juninho transferi çok hoşuna gitse bile, inanmakta zorluk çekiyor. Ama sanıyorum, Galatasaray’da transferi yönetenler artık bir şeyi çok iyi anladı: Bundan sonra İnamoto’larla, Carrusca’larla bu taraftarı kandıramazlar. Bulacaklar, alacaklar. Hamama giren terler misali, başka çıkışları, başka çareleri yok.

ŞANSAL

Tolga Girici wrote:1) Kulup yonetimi Avrupa maclarinin yayini konusunda Digiturk 3.5 milyon dolar fazla teklif ettigi halde D-Smart ile anlasti.

http://www.aksam.com.tr/yazar.asp?a=77772,10,34 (Haldun Ustunel yapmis bu isi sanirim)

Transferde dogru hamleler yapiliyor. Garanti para azaltiliyor, mac basi miktari artiyor. Kabul etmeyenlere taviz verilmeyecekmis. Anladigim kadariyla amaclari sadece maddi yuku azaltmak degil, takimdaki futbolcu iktidarini da bitirmek, ki gecen sene asil problem buydu.

3 gune kadar transfer bitecekmis, buna pek inanamadim, genelde GS'da transfer bitmezdi Eylule kadar. 27 Haziran'da butun futbolcular hazir olacakmis topbasi icin.

Bekleyip gorecegiz. Adnan Polat hayalindeki binayi yapmak icin eski binayi yerle bir etti. Amacina ulasirsa kral olur, bastan beri yaptigi hamleler anlam kazanir. Insallah oyle olur.

Herkese rest
İlhan SÖYLER 11 Haziran 2007

G.Saraylı oyunculara sunulacak teklifte garanti para miktarı aşağı çekilecek ve maç başına ücret miktarı yükseltilecek. Böylece oyuncu forma giydiği oranda para kazanacak.


TRANSFERDE F.Bahçe’nin gölgesinde kalan G.Saray’da taarruz bugünkü iç transfer görüşmeleriyle başlıyor. Ama bu kez bir farkla, sarı kırmızılı kulüp, tüm futbolculara rest çekmeye hazırlanıyor;

- Ya bizim istediğimiz rakamı kabul edin, sözleşme yenileyelim, ya da yollarımızı ayıralım.

Bu teklif, sözleşmesi bitsin, bitmesin tüm futbolculara sunulacak. Kabul eden oyuncu takımda kalacak, etmeyenle yollar ayrılacak. Ya da hukuki savaş başlayacak.

Fedakarlık istenecek

Kulübü düştüğü borç batağından kurtarmak amacıyla uzun vadeli transfer planı hazırlayan başkan Özhan Canaydın yönetimi bugünden itibaren sarı kırmızılı futbolcularla tek tek bir araya gelecek. Kulübün içinde bulunduğu sıkıntı oyunculara anlatılacak ve kendilerinden fedakarlık istenecek.

Sözleşmesi devam eden oyunculara teker teker yeni teklifler iletilecek. Bu teklifler iletilirken,

- Geçtiğimiz yıl ortaya konulan perfonmans (istatistiklerle).

- Futbolcunun yaşı.

- Ve aldığı ücret göz önünde bulundurulacak.

Bu kriterler ışığında oyuncunun alacağı para belirlenecek. Ayrıca futbolculara sunulacak teklifte garanti para miktarı aşağı çekilecek ve maç başına ücret miktarı yükseltilecek. Böylece oyuncu forma giydiği oranda para kazanacak.

G.Saraylı yöneticiler bugün yapılacak görüşmeler için şartları kabul etmeyen futbolcularla kesin olarak yolların ayrılacağını söyleyerek, "G.Saray’ın menfaati her şeyin üzerindedir. Futbolcularımız da bizim kadar bu takımdan sorumludur. Herkes üzerine düşeni yapacak. Biz uzun vadeli düşünüp sansasyonel transferlere para harcamaktansa akıllı davranıp Feldkamp gibi bir hoca ile geleceği kurup, geleceğe yatırım yapmak istiyoruz. Bu yılki transfer politikamız bu olacak" ifadesini kullanacaklar.

Gençleri istiyor

Öte yandan halen Almanya’da bulunan ve futbol komitesinin kendisine verdiği transfer listesini inceleyen teknik direktör Karl Heinz Feldkamp takımda oynayan ve kiralık verilen futbolcuların üzerinde duruyor.

22 Haziran’da İstanbul’a gelecek olan Kalli, üzerine düşeceği ana kadronun yanı sıra tüm gençleri de görmek istiyor. Alman teknik adam, kadroda bulunan gençlere "Hazır olun" mesajını gönderdi.

Teknik patronun değerlendirmesi için tüm gençler Florya’ya çağrıldı. PAF Takım’ın muhteşem dörtlüsü benzetmesi yapılan, Efecan, Çağrı, Erkan ve Anıl’ın yanı sıra kiraya verilen Uğur Uçar, Oğuz, Özgürcan, Cafercan, Volkan ile Belçikalı teknik direktör Erik Gerest tarafından devamlı oynama şansını bulamayan, Aydın ve Ferhat şimdiden kendilerini hazırlamaya başladılar.

Bu konudaki düşüncelerini yöneticilerle paylaşan Kalli, "Uzun vadeli düşünmek ve gençlere kapıları açmak gerek. G.Saray formasına üç veya dört futbolcu kazandırırsak bizim için kazanç olacak" dedi.

ALDIKLARIÜCRETLER

Ümit Karan: 1.4 milyon USD

Hakan Şükür: 1.25 milyon USD

Hasan Şaş: 1.2 milyon USD

Necati Ateş: 1.15 milyon USD

Ayhan Akman: 900 bin-1.1 milyon arasında

Sabri Sarıoğlu: 900 bin USD

Hasan Kabze: 750 Bin USD

Orhan Ak: 750 Bin USD

Cihan Haspolatlı: 750 Bin USD

Transfer 3 günde bitecek

GEÇEN sezonu hayal kırıklığı ile kapatan Galatasaray Yönetim Kurulu, yeni sezon için işi sıkı tutuyor. Sarı kırmızılı yönetim teknik direktör sorununu 73 yaşındaki eski çalıştırıcıları Karl Heinz Feldkamp ile çözdükten sonra bugün de transfer için düğmeye resmen bastı. Sarı kırmızılı yöneticilerin 3 gün içinde bütün transferleri bitireceği ve 27 Haziran’da Florya’daki top başına bütün futbolcuları getirmeyi planladığı öğrenildi.

Tolga Girici wrote:
Hakan Şükür: 1.25 milyon USD

Paraya bakin. Rekor kirmak icin oynuyordu buyuk Hakan degil mi? Hakan'a koca sene attigi 4 gol icin bu parayi verin, Hakan 40'ina kadar oynar. Daha 4 senesi var yani. En fazla 250 bin dolarlik oynuyor Hakan. Versinler 250 bin dolar, bakalim "Mr. die for you" rekor kirmak icin duracak mi, yoksa solugu Katar'da mi alacak?

Ozan Ersoy

Tuncay'in bugun Ingiltere'ye gidecegi yonunde aciklama yapmasi bekleniyormus.

Bu takimin da FB'den 600 bin Euro dusuk ucret teklif eden Birmingham oldugu iddia ediliyor.

Dogru mu yapiyor?

Bence hedefi dogrultusunda dogrusunu yapiyor.Tuncay'in Milan'da MU'da veya Barcelona'da oynamasi simdilik hayal ve bizim basinin sisirmesi.Oysa ki kendisine guveniyorsa en yararli olacagi yer Ingilitere ligidir. 25 yasinda olduguna gore 1-2 yil lige ve Avrupa'ya alismasi iyi olacak bunun yani sira da eger aldigi risk tutarsa o zaman 27 yasinda hayalini kurdugu takimlara gecebilir. Tuncay'in teknigi Emre Belozloglu kadar iyi degil ancak ondan daha cevik ve daha az sakatlaniyor.Tugay'in yillar gectikce futbolunun ustune nasil kattigini bugun hala goruyoruz.Tuncay kendine iyi bakan, gece hayati olmayan, tesislerde 24 saat yasayan bir futbolcu.Herkesden iki kere hatta uc kere fazla calismasi gerektigini biliyor.Bu kafa yapisini devam ettirirse basarili olur.

FB kismina gelecek olursak; cok sey kaybedecek Fener.Bu tabii kimsenin elinde degil, bugunun gelecegi bundan 4 sene once belliydi.Sol taraf Tuncay ile beraber kuvvet kaybedecek ancak Wederson-Ugur Boral'i bek olarak kullanip onlerine R.Carlos'u yerlestirmek iyi bir alternatif olabilir.
Eger kalsaydi muhtemelen bu sene sag tarafta oynacakti.Her ne kadar sol tarafin gucsuz kalacagina inanmasamda sag tarafta boyle potansiyel bir gucu bulmadan kaybetmek kotu olacak.


Tuncay'in en buyuk riski maddi acidan olacak.FB'de aldigi ucretin aslinda cok altinda oynayacak.Surekli basa oynayan bir takimdan ve primlerin cilginca dagitildigi bir ortamda ustunu cizdigi para az degil.Muhtemelen ayda 40-50 bin dolar prim aliyordur ki bu 8 aylik surede yillik paranin yuzde 25-30 civarinda ediyor ve sampiyonluk primini de eklersek az buz para degil.

Ama idealist ve kendine guvenenlere karsi saygi duymak lazim.

Yolu acik olsun.

Selamlar
Savas

Tuncay bugün gideceğini açıklar, yarın FB taraftarının yalvarıp yakarmalarına, gitmekte ısrar etmesi halinde de protestolarına maruz kalır. Gazetelerde Tuncay'ın yurtdışına transferiyle ilgili haberlerin altına yapılan yorumlar hep birbirine benziyor: "Bir yıl daha kal Tuncay!"

Bu 'Bir yıl daha kal'ların sonu gelmez, taaki Tuncay FB'de işe yaramaz hale gelene kadar.. 'Gitme, hep burda kal' demiyorlar, 'Bir yıl daha kal' diyorlar, ne olacaksa?

Bence, gidecekse bu sene gitsin, dil öğrenmeyede biran önce başlasın..

Bu foruma bu yüzden bayiliyorum. GS'lisi ''Roberto Carlos'un alinmasi
iyi oldu'' diye yazar, FB'lisi '' Tuncay gitmeli'' der.

Diger takimdas forumlarinda yazmaya kalkarsa kiyamet kopar.
Ben Tuncay'in gidisini dogru, sectigi ulkeyi yanlis buluyorum.

Bir Bektasi fikrasi ile acalim.

Bir sofu Bektasiyi Allaha dua ederken duymus.

''Allahim bana para ihsan eyle''.

Sofu azarlamis.

''Oyle sey mi olur? Iman-inanc vermesi icin dua edeceksin,
ben oyle yapiyorum'' demis.

Bektasi de cevaplamis:

''Herkes Allah'tan neyi eksikse onu ister,
sende bende onu yapiyoruz'' demis.

Demem odur ki Ingiltere ligi , kaliteli yabancilara ragmen
daha fiziki ama beli kalin teknik zayifligi olan oyuncularin bol oldugu liglerden biri(Avrupa skalasina gore) : Bu yuzden Tugay bilekleri ve akliyla 38 yasina kadar oynuyor, Emrede iyi kotu kabul gordu.

Ama Tuncay enerjisi ve mucadelesi ile var. Teknik ve fundamantel olarak goreceli olarak zayif. Ayni durumda olan Nihat Ispanyaya gitti,
basarili oldu. Bence Ispanya veya Italya olmaliydi. FB'nin para bollugu onu
ekonomik gucu daha iyi olan Ingiltereye yoneltti.


Ama zaten Tuncay bir birey degil projedir. Kosan ve yetenegi olan biri
kucuk yastan itibaren bir proje olarak islendi. Yolu belliydi.
Hep plana gore gitti. Becham gibi ama Turk menseili bir projedir Tuncay.
Sevinelim cunku dini olusum destekli bir proje degildir.
Ama konusmalari, cikislari, reklamlar, konusmasi
hep doldurma ve sunnidir. Cumleler hep klise , ogretilmis, islenmis.
Zaten dogrusu bu cunku naif bir tasra cocugu olarak ne zaman
Kendi basina hareket etse sacmaliyor (Hindi meselesi vs..).
Daha cok para kazandirmaya(evet kazanmadan evvel) proglanmis bir proje.
Bunun dahilinde bu noktada
disari gidip uluslararasi etiketi alip Turkiyenin ekonomik skalasinin ustune cikmasi gerekiyordu. O oldu.
Proje senaryosunun bu yerinde disari gitmesi gerekiyordu,
o oldu, Azizin oglu, ruhu vs.. hepsi ucuz basin safsatasidir.
Savas bana kizacak ama FB'nin ruhu bile sunnidir,
sonradan sisirilmistir. Bir Gerrard, bir Raul,
o anlamda hele ki Sabri, Arda , Bulent Korkmaz vs falan hic degildir.

Savas Macun wrote:Tuncay'in bugun Ingiltere'ye gidecegi yonunde aciklama yapmasi bekleniyormus.

Bu takimin da FB'den 600 bin Euro dusuk ucret teklif eden Birmingham oldugu iddia ediliyor.

Dogru mu yapiyor?

Bence hedefi dogrultusunda dogrusunu yapiyor.
Selamlar
Savas

FB Wederson ile imzalamis, Kayserispor da Mehmet Topuz ile sozlesmesini bir sene uzatmis (2008 Mayis'indan 2009 Mayis'ina).

Alpay, Tuncay'in ben de proje oldugunu ve FB'nin satmak istedigini dusunuyorum, ama cok takdir edip seviyorum oyuncu olarak, yani proje olmasi naif olmasi bana batmiyor. (Tuncay esas falsosu bence hindiden ziyade FB'nin bol gol yedigi bir macta gol atinca tribunlere sus yapmasiydi, ama oyle acemilikler zamanla gecer.)

FB ruhunun ise suni oldugundan emin degilim, tam da bizim kulturun taleplerine cevap veren bir ruh bence. Bizim, biraz da Ortadogu kulturlerinin tipik ozelliklerinin hepsi bir arada bulunur, isler kotu gidince hep disarida birilerini suclama (kader, kismet, TFF, hakem, ne ararsan olur, biraz arabesk edebiyatini dinle), isler iyi gidince zivanadan cikma, insanlarin icgoruden ziyade gruplar uzerlerinden kimlik olusturup kendilerini anladigi, yasadigi bir kultur, FBde hepsi bolca mevcut, yani suni degil tam bizim kulturun klubu.

Gecenlerde Ankara'da Fazil Say'in besteledigi Fenerbahce Senfonisi ilk kez seslendirilmis. Insan ister istemez heyecanla Fenerbahce operasi ve Fenerbahce balesi ne zaman hazir olacak acaba diye soruyor. Dusunsene Luciano Pavarotti Aziz Yildirim rolunde, bir de bas-bariton kotu adam Haluk Ulusoy bulunsa ne sansasyon olur. Ya da stadin ustune ipler gerip iplerden basketbol takimi oyuncularini ucurmak falan gibi gariplikler (bu sanirim 100. yil kutlamasi baglaminda anlam kazanan bir olay, iple havada ucan basketbolcu).

Hayatinizda Real Madrid senfonisi, Bayern Munich oratoryosu, taraftarlari stada toplamislar, Barcelona'li basketci iplerle stad ustunde ucuyor falan gibi haber duydunuz mu? Ama bizim kultur bu, isler iyi olunca zivanadan cikmak, kotu gidince kendin haric herkese lanet yagdirmak, biz de yaptik, UEFA kazanilinca vs. sirf FB'ye ozgu degil tabii.

Neyse, seneye hepinizi Roberto Carlos'a adanmis bir cello koncertosunun dunya premierinde gormek isterim, ben bestelemeye basladim, Yo Yo Ma da calmayi kabul ederse ne ala.

Ali

Tuncay'ın beyni yıkanmış

A.A 11 Haziran 2007

Tuncay'ın beyni yıkanmışFenerbahçe Kulübü Asbaşkanı Mahmut Uslu, sözleşmesi sona eren Tuncay Şanlı'nın takımda kalmasını istediklerini belirterek, "Tuncay'ı bırakmak istemiyoruz, ama onun beyni yıkanmış" dedi.

Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'ndaki basın odasında Wederson ile yapılan imza töreninden sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Uslu, Tuncay'ın durumuyla ilgili soru üzerine, “Tuncay'ı bekliyoruz. Tuncay bu takımın kaptanı. Onu bırakmak istemiyoruz, ama bugün bir gazetedeki haberi görmediniz mi? Onun beyni yıkanmış” diye konuştu. Mahmut Uslu, yeni sezon için iyi bir takım kurduklarını, bu takımda Tuncay'ı da görmek istediklerini kaydetti.


Hiç şaşırmadım, neden bilmiyorum. Tuncay'ın bir proje olduğunada inanmıyorum. Burası Türkiye!

Ismail Gezer wrote:Tuncay bugün gideceğini açıklar, yarın FB taraftarının yalvarıp yakarmalarına, gitmekte ısrar etmesi halinde de protestolarına maruz kalır. Gazetelerde Tuncay'ın yurtdışına transferiyle ilgili haberlerin altına yapılan yorumlar hep birbirine benziyor: "Bir yıl daha kal Tuncay!"

Bu 'Bir yıl daha kal'ların sonu gelmez, taaki Tuncay FB'de işe yaramaz hale gelene kadar.. 'Gitme, hep burda kal' demiyorlar, 'Bir yıl daha kal' diyorlar, ne olacaksa?

Bence, gidecekse bu sene gitsin, dil öğrenmeyede biran önce başlasın..

LİNDEROTH'LA İNGİLENDİĞİMİZ HABERLERİ YİNE Danimarka VE İSVEÇ basınında çıkmaya başladı.

http://politiken.dk/fodbold/article322630.ece

http://www.dr.dk/Sporten/Fodbold/Superl ... 132336.htm

http://www.bolddk.com/nyt/?vis=69597&rss=true

http://www.forza.dk/index.php/news/show/id=134586

http://svt.se/svt/jsp/Crosslink.jsp?d=2 ... 6&from=rss

http://www.aftonbladet.se/vss/sport/sto ... 80,00.html

http://www.expressen.se/sport/1.715659

http://www.borastidning.se/edrum.jsp?article=269147

http://fotbollskanalen.se/andraligor/554636.html

OYUNCUNUN MENAJERİ: ESKİ OYUNCUMUZ ROGER LJUNG

Hatırlayan oldu mu? şampiyon kadronun oyuncusuydu.

Insallah bu LİNDEROTH haberi balon olanlardandır. Gectigimiz sene bu elemanı 2006 Sampiyonasında izledik. Bekledigimden kotu ve agır buldum. Bizim genc iki Mehmet in bu elemandan fazlası degil cok fazlası var. Isvec Milli takımındaki kanat oyunları bana iyi gozukmustu.

Bir iyi kaleci, iki iyi stoper, bir oyun kurucu ve sola takviye. Diger her pozisyonu GS PAF ve genc takımdan rahatlık ile doldururuz. Oguz ve Aydın gectigimiz sezon sonu onemli ameliyatlar gecirdiler, saglık durumları ile ilgili en ufak bir guncelleme yok. Umarım klup doktorlarımızın surekli gozetimi ve onerileri dogrultusunda yeni sezona hazırlanıyorlardır.

27 Haziran da GS PAF dan gelen yeni kusagı Florya da A takım antremanında goreyim, benim icin sampiyonluk kadar degerlidir. Allah nazardan saklasın, GS PAF lara ve yeni kusaga sans verilecegi haberi dahi bana yetti, son derece sevincli ve umitliyim.

Mehmet Gorgen wrote:LİNDEROTH'LA İNGİLENDİĞİMİZ HABERLERİ YİNE Danimarka VE İSVEÇ basınında çıkmaya başladı.

http://politiken.dk/fodbold/article322630.ece

Iskandinav dilleri konusunda pek bir tecrubem yok, tercume sitesi filan da bakinmadim. Ama su yukarda biraktigim sayfada anladigim kadariyla Fanatik'teki bu habere bir referans var. Yani, eger bu haberlerin baslangici Raşit ALTUN ufurmesi ise, cok gaza gelmeyelim derim. Isin komigi, eminim haberin kendilerinden alindigina bakmadan, yarin "GS'in Linderoth'a ilgisi Danimarka basininda da yer aldi" diye haber de yapacaklardir. Yabanci basin, bizimkileri biraz ilkelere bagli sanip kaynak verdikce, boyle yansimali haberler okuyup dururuz artik!

Linderoth bu sartlar altinda transfer edilebilecek iyi isimlerden biri, ama orta saha oyuncusu diye geciyor. Bildigim kadariyla on libero. Mehmet Topal ve Guven de var. Gelecek sene epey defansif bir kadroyla oynayacagiz demek ki.

LInderoth'u almisiz galiba. HUrriyet anasayfadan vermis, ama yine de baslik acmak icimden gelmedi. Bence iyi bir adam, cok kosan, caliskan bir oyuncu oldugu icin bu seneki kadroda ise yarar.

Linderoth G.Saray'da
İlhan SÖYLER 12 Haziran 2007
Fiziğe dayalı gücüyle dikkat çeken ve Danimarka’da taraftarın sevgilisi olan Kopenhag’ın 28 yaşındaki İsveçli kaptanı Cimbom’la 3 yıllığına anlaştı.

DIŞ transfer çalışmalarını gizliden gizliye yürüten Galatasaray, Servet Çetin ve 3 gurbetçi; Serkan Çalık, Barış Özcan ve Ali Çamdalı’nın ardından, ilk yabancı transferini de dün patlattı ve Tobias Linderoth’u renklerine bağladı.

Danimarka’da üst üste son iki sezon şampiyonluğa ulaşan Kopenhag’da müthiş bir çıkış yakalayan 28 yaşındaki orta saha oyuncusuyla 3 yıllık anlaşma sağlandığı öğrenildi. İsveç’in eski milli futbolcularından teknik direktör Anders Linderoth’un oğlu olan Linderoth, 2002 ve 2006 Dünya Kupası’nda da İsveç Milli Takımı’yla boy gösterdi.

Yılın futbolcusu seçildi

2 sene önce ayrılan Alioum Saidou’nun yerine istediği oyuncuyu bir türlü bulamayan sarı kırmızılılar, İsveçli yıldızla da bu boşluğu kapatmış oldu. Marsilya doğumlu Linderoth, aynı zamanda takım kaptanlığını yaptığı Kopenhag’da en çok sevilen futbolcu. Galatasaraylı yöneticilerin, 2 yıldır peşinde koştuğu deneyimli futbolcuyu ikna edebilmek için yoğun çaba harcadığı belirtildi. 2006’da ülkesi İsveç’te "En İyi Orta Saha Oyuncu"su seçilen Linderoth, aynı yıl Kopenhag’ın da "En İyi Oyuncu"su ödülüne layık görüldü. Elfsborg, Stabaek ve Everton formalarını da başarıyla temsil eden Linderoth, 2004’te geldiği Kopenhag’da bu sene Şampiyonlar Ligi’nde de mücadele etti.

Celtic maçında UEFA tarafından karşılaşmanın MVP’si seçilen İsveçli yıldıza, İngiltere’den Sunderland başta olmak üzere birkaç takım ile Fransız kulüplerinin peşinde olduğu iddia edildi. Fiziğe dayalı gücüyle dikkat çeken Linderoth, sahada basmadık yer bırakmazken, bir maçta ortalama 14.6 kilometre koşu yapıyor. İngiliz ve Fransız ekiplerinin elinden kapılan Linderoth’un alınması camiada sevinçle karşılandı.

Tolga Girici wrote:LInderoth'u almisiz galiba. HUrriyet anasayfadan vermis, ama yine de baslik acmak icimden gelmedi. Bence iyi bir adam, cok kosan, caliskan bir oyuncu oldugu icin bu seneki kadroda ise yarar.

....Fiziğe dayalı gücüyle dikkat çeken Linderoth, sahada basmadık yer bırakmazken, bir maçta ortalama 14.6 kilometre koşu yapıyor. İngiliz ve Fransız ekiplerinin elinden kapılan Linderoth’un alınması camiada sevinçle karşılandı.

Lafimi yedirtmis olacaklar mi bu kadar cabuk yahu?!? Yukarda vurguladigim 2. grup kelime, hala bana "gercek degil bu" dedirtiyor!

Yalniz, gercek olsa bile, yine de ciddiyetten uzak bir haber sunusu oldugu belli. Yukarda lafi gecen "14.6 kilometre" ifadesi, cok buyuk olasilik, elemanin Wikipedia sayfasindan alinmis. Orda da, "ortalama" filan degil, 2002 dunya kupasindaki bir mac icin soylenmis o rakam. CL finali rakamlarina baktim simdi, orda (ve cok kosan Ingilizler) bile 11-12 km kosmus en fazla. Ozan'im senin Topal'dan yildiz yapma planlari gumleyebilir bu olursa ama, hayirlisi bakalim!...