forum.cimbom.org

Yazımı editledim Cengiz abi, kusura bakmayın. Benim zaten antuyla falan işim olmaz, o fotoğrafı da bir arkadaşım sayesinde gördüm. Durumu anlatmak için eklemek istedim buraya. Ama sıkıntı olmuşsa da özür dilerim, dediğim gibi zaten işim yok öyle sitelerle, örnek olsun diye ekledim. Tekrar olmaz. Yakında yeni bir miting düzenlerler Aziz Yıldırım için. Belki hazırlık bile yapılıyordur şu an. Aziz başkan bizi bırakma diye Nasıl bir biat kültürüyse artık, akıl almıyor. Bu saatten sonra aklansalar da boş. Koca kulubü rezil ettiler.

Şu ana kadar 22 kişi tutuklanmış.Sivasspor başkanıda içinde.Fenerbahçeli arkadaşlar istedği kadar biat etsinler ama bu işin altından zor kalkar.
Bence bu işin sonuna kadar gidilmeli ve varsa bizde dahil olmak üzere tüm kuluplerde bu pisliğe bulaşanlar temizlenmeli.Şimdi medyada şöyle bir yaklaşım başladı.TYürk futbolunun marka değeri düşer.Digitürk bu paralarıo vermez v.s v.s.Üç sene canı yanar Türk futbolunun ama adam gibi bir lig olur.Bu işten Türk futbolu ve kulupler kazançlı çıkar kanısındayım uzun süreçte.Aziz başkanında yırtacağını pek zannetmiyorum dünkü tutukllamalardan sonra.

Mehmet Akif Karamızrak wrote:Aradaki bu kimya farkı oldukca E.Gürsoy, Y.Karahasan tarzı yöneticiler ''istisnalar kaideyi bozmaz'' sözü kapsamına sokar bizi.

Lisenin agirligini kaldir GS da ayni ozelliklerini bunyesinde toplar. Lise gene de bir emniyet subabi. Cok iyi demiyorum bir yigin hiyar da cikiyor ama Turkiye genel kafa yapisini dusununce bunun cok ustunde kaliyor. Eskiden uye aliminda haksizlik yapiliyor diye dusunuyordum ama bugunku Turkiye'yi gordukce aman diyorum. Cemaatlar falan sizamadi daha. Yanlisim varsa Alpay duzeltsin. O lise ki icabinda kendisini herseyin ustunde goren cahillere ayari veren.

Ne çok severim ben böyle " ben didiydim" demeyi

Pazarlıklar başlamış. Mosturoğlu yada başka bir tanesi çözüldü herhalde. Klüpler birliği süper bir teklif yapmış.

Düşürmeyin , -30 puanla başlasınlar.

Oldu canım..

Zaten emniyet elinde kare as var mış gibi arkasına yaslanmış ve gülümsüyor.
Her çağırdıklarına delilleri tek tek gösterip "şimdi ne diycen" demişler.

Türkiye çok ilginç bir ülke.

Yıllardır bu ülkede yargının hukuk sınavı konuşulur. Hep bir bağımsız yargı nidaları atılır.

Ne kadar bağımsız göreceğiz.

Küme düşme cezasını yargı vermeyecek.

TFF açıklamak zorunda, UEFA , CL hepsi bundan sonra hareket edecek.

8 gün var.

Hep birlikte göreceğiz.

Türkiye Cumhuriyetinde ADALET , HUKUK işleyecek mi ?

Ben olsam aslanlar gibi düşerim, komple yönetim kurulunu değiştiririm, Kadromu mümkün mertebe korumaya çalışırım, gençlere şans veririm ,Bank ASYA'da yenilgisiz şampiyon olmaya çalışır, taraftarıma birlik beraberlik mesajı verip, "BEN BU PİSLİĞİ 104 SENELİK KLUBÜMDEN KOVDUM" mesajı veririm, tekrar yukarı çıkar seneye şampiyonlar ligine giderim.

En onurlusu bu gibi duruyor...

Bir son dakika edit : DIGITURK havuz gelirleri marka değeri 15 takımlı lig gibi donen geyikler için de bir şey soyleyeyim. Türk futbolu batmaz kardeşim, DIGITURK dekoder kaybına uğrarsa FB nin ligde olmamasından diğer takımların (3-4 tane anadoılu takımı kafadan zirveye oynar) taraftarları bu dekoder açığını kapatır merak etmeyin. Reklam gelirleri düşer diye korkanlar korkmasın, o kadar kolay değil bu işler.

Herşeyin bir çaresi bulunur. DIGITURK'te bu işin yolunu bulur.

Bu da işin diğer boyutu..

http://haber.mynet.com/detay/guncel/sik ... ydi/580685

Şike soruşturmasında şok ses kaydı
Şike soruşturması kapsamında gözaltına alınan Olgun Peker'in bu görüntüleri çok tartışılacak...

FIFA'nın menajerlik sınavı sorularına ulaşmak isteyen Olgun Peker bir restoranda Türkiye Futbol Federasyonu'ndan 2 yetkiliyle buluştuğu fotoğraflar medyaya sızdı.

Sınavda 15 soruyu da doğru yanıtlayıp kazanan Peker'in durumunun şüphe yaratması ise soruşturmada dönüm noktası oluyor ve federasyon sınavı iptal ediyor.

Şike operasyonu kapsamında tutuklanan ve çetenin yöneticilerinden olmakla suçlanan eski Giresunspor Başkanı Olgun Peker'in geçen mart ayında yapılan menajerlik sınavını nasıl kazandığına ilişkin ayrıntılara ulaşıldı. Sabah gazetesinden Tamer Oskay'ın haberine göre, sınavı yasal olmayan yöntemlerle geçmek için Haldun Şenman başta olmak üzere Levent Kızıl, Mümtaz Karakaya gibi Türkiye Futbol Federasyonu yöneticileriyle irtibat kuran Olgun Peker'in telefon dinleme kayıtları; Kızıl ve Karakaya'yla İstinyepark'taki buluşmasının polis takibine takılan kamera görüntüleri müthiş ayrıntılar içeriyor. 31 Mart tarihinde yapılan ancak 12 Nisan tarihinde iptal edilen Futbolcu Temsilciliği yani menajerlik sınavı öncesi ve sonrasında yaşanan fırtınalı günlere ayna tutuyor.

TARİH 31 MART 2011...
Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği (FIFA) üyesi tüm ülkelerde Futbolcu Temsilciliği yani menajerlik sınavı yapılıyor. Sınavın düzenlendiği ülkelerden biri de Türkiye. Sınav özelikle Türkiye'deki menajerler için çok önemli. Çünkü yeni yasa sadece FIFA onaylı kişilerin menajerlik yapmasına imkan tanıyor. FIFA lisansı alabilmek için de bu sınavı kazanmak şart. Türkiye'de FIFA lisansı almadan çalışan birçok menajer var. Bu menajerler futbolcuları zaman zaman tehdit ederek anlaşma yaptırıyor ve bu işten müthiş paralar kazanıyor.

Türkiye Futbol Federasyonu'nun haftalar öncesinden duyurduğu 31 Mart tarihli menajerlik sınavı için 120 kişi başvurdu. Ancak bunlardan 118'i sınava katıldı. Sınava giren adaylara toplam 20 soru soruldu. Bunlardan 15'i bizzat FIFA'nın gönderdiği soruydu. Diğer 5 soru ise TFF tarafından belirlendi. Sınavı kazanmak için 20 sorudan 14'ünün doğru bilinmesi gerekiyordu. 2 Nisan 2011 günü resmi internet sitesinde bir duyuru yayınlanan TFF 38 kişinin sınavı kazandığını açıkladı. Sınavı kazananlardan biri de Olgun Peker'di. Peker'in de kazananlar arasında olması üzerine müthiş bir dedikodu zinciri başladı. Yaşanan gelişmeler üzerine TFF 12 Nisan tarihinde sınavı iptal ettiğini açıkladı. İptal sebebi ise sınav sorularının bazı adaylara önceden sızdırılmasıydı. Peki soruları kim sızdırdı, soruları çalan kimlerdi?

İŞTE O GÖRÜŞMELER...

İşte şike operasyonuyla ortaya çıkan görüşme kayıtları ve belgeler:

Tarih 14 Şubat 2011. FIFA lisanslı menajer olmayı hayal eden Olgun Peker ile TFF Profesyonel Futbolcu Tescil İşleri Müdürü Haldun Şenman'ı arıyor:

OP: Halduncuğum... Şu sınava ben de gireceğim... Sen ne diyorsun" HŞ: Anladım abiciğim... Sen bilirsin...

OP: O belgeyi alıp şey yapmak istemiyorum futbol ailesi için de... Yine bir düşünürüz. Seninle de bi gitmeden çay içmek istiyorum. Yarın falan... Bir beraber olmak istiyorum. Sınava 12 gün kala 18 Mart tarihinde Haldun Şenman telefonla aradığı Olgun Peker'den TC kimlik numarasını istiyor.

HŞ: T.C kimlik numaranı bana bir mesaj atar mısın sana zahmet...

OP: Hemen atıyorum Halduncuğum... İddiaya göre sınavı kazanmayı ve menajerlik lisansı almayı kafasına koyan Olgun Peker, soruların peşine düşüyor. Peker bu amaçla sınavdan bir gün önce 30 Mart günü dönemin Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu üyesi ve Milli Takımlar Sorumlusu Levent Kızıl'ı arıyor:

LK: Şimdi çıktım spora gidiyorum spor bitiminde arıyorum seni İstinye Park'ta buluşuyoruz tamam mı? Sen içersin ben yemek yiyeceğim...

OP: Ben de yerim ya ısmarlarsın belki yeriz niye?

LK: Ben geniş spor yaparım öyle bakma vücut şişman ama iyiyimdir... LK: 2'de buluşuruz Masa'da... OP: 2'de Masa'da tamam başkan... Bu görüşmenin ardından Levent Kızıl, Federasyon Başkanlık Koordinatörü Mümtaz Karakaya'yı arıyor:

LK: Spor yaptım Masa'ya gidiyorum

MK: İyi gelirim Masa'ya...

LK: Olgun gelecekmiş ya Olgun bir şey konuşacağım dedi gel sen de...

O BULUŞMA KAMERADA...
İstinye Park Masa Restoran'daki buluşmayı haber alan Organize Suçlar polisi hızla restorana gidiyor. Takip ekibi saat 14.20'de restorana ulaştığında Olgun Peker, Levent Kızıl ve Mümtaz Karakaya üçlüsünün yemeğe başlamış olduğunu görüyor. Bu sırada telefon dinlemesi de devam ediyor. Üçlünün buluşmasından kısa bir süre sonra Levent Kızıl saat tam 14.17'de Federasyon Genel Sekreter Yardımcısı Ali Parlak'ı aradığı anlaşılıyor:

LK: Bi menajerlik sınavı mı var? Yarın öbürsü gün? Nasıl oluyor sistem? Nerde yapıyorsun imtihanı? Kim bakıyor bu işe?

AP: Haldun bey, hukukçular... Hukukçular işin içerisinde onlar... Soru onlara geliyor gizli kalsın falan diye... Yaklaşık 40 dakika boyunca toplantı yapan üçlü saat:14.40 sıralarında birlikte masadan kalkıyor. Olgun Peker, İstinye Park önünden ticari taksiye binerken, Levent Kızıl ve Mümtaz Karakaya siyah renkli Bentley marka otomobil ile ayrılıyor. Tüm bu toplantı ve sonrası Organize Suçlar Şubesi gizli takip birimi tarafından an be an görüntüleniyor.


HERKES SORU PEŞİNDE
Sınava bir gün kala yani 30 Mart günü Futbol Federasyonu yöneticileri Levent Kızıl ile Lütfü Arıboğan arasında saat 22.59'da ilginç bir konuşma geçiyor:

LA: Oradan mı baskı? Onların mı sıkıntısı var... Olgun sınava giriyormuş galiba tüm gece...

LK: Olgun değil bir tek ya çok yerden geldi... Denizli Valisi'nin oğlu...

LA: Denizli Valisinin oğlu mu giriyormuş? Hani dostluğu şeyliği karıştırıp acaba sana baskı mı yaptılar?

LK: Bana ne baskı yapacaklar ... ben hayatı bu işlerle geçmişim... Mümtaz'ı aradılar ... böyle bir şey var,.., Senin üstüne kalmasın iş...haberin olsun...

LA: Konuşan da bedelini öder... Konuşanı ödetirim bedelini... ama Mümtaz'la konuşan çocuk Haldun'la ortak onu biliyorum...

LK: Olgun imtihana gireceğim dedi geçemezsin dedim güldü gitti...

LA: Çalışmazlarsa zor geçerler...

PEKER: İŞLEM TAMAM
Sınav günü yani 31 Mart tarihinde saat 15.48'de Sami Dinç'i arayan Olgun Peker, sınav sorularını aldığının işaretini veriyor:

OP: Samiciğim o konuyu ben hallettim...

SD: Ha o... Ve sınav yapılıyor. Sınavı kazananlar 2 Nisan günü TFF internet sitesinden duyuruluyor. Adaylar listesinde 54.sırada bulunan Olgun Peker 15 doğru yanıtla sınavı kazanıyor ve menajerlik lisansı almaya hak kazanıyor.

FEDERASYONDA ŞOK
Olgun Peker'in sınavı kazanması üzerine Federasyon içten içe kaynamaya başlıyor. Herkes, sınavı kazanan Olgun Peker'in bir şeyler çevirdiğini konuşuyor. Başta Federasyon Başkanı Mahmut Özgener...
Sınav sonuçlarının açıklandığı 2 Mayıs günü Özgener ve Federasyon'un Hukuk İşleri'nden sorumlu yöneticisi Yunus Egemenoğlu arasında şu konuşmalar geçiyor:

MÖ: Kaç kişi geçti baba sınavı?
YE: 38 tane geçen var 118 başvuru... Şimdi önce en son söyleyeceğimi söyleyeyim bu 38 kişiden 37 kişinin sınavı gerçekten hakkıyla başardığı konusunda herkes de bi ortak kanaat oluştu... Olgun Peker hariç...
YE: Haldun hep etraflarda dolaşıyor ne olacak bunlar işte Olgun Peker giriyor... Benim bildiğim Olgun Peker bu soruları alır. Siz istediğiniz kadar (uğraşın) Bu arada Haldun pe... konuşuyor falan... Hiç yaklaştırmıyoruz. Sadece Ömer ve Levent'e teslim edildi sorular... Şimdi telefon açtılar 35'e gelmişler... Olgun Peker'in sınav kağıdını açıyorlar. En çok merak edilenlerden biri... Haldun devamlı geliyor. Soruların evrak kayıt bölümünden dışarıya uçtuğu...
MÖ: Tamam abi iptal et...O FİFA da kalıbını s...m ben abi...
Mahmut Özgener'in "iptal et" talimatı üzerine menajerlik sınavı 12 Nisan Nisan tarihinde TFF'den yapılan resmi açıklamayla iptal edildi.

SORULAR BÖYLE SATILDI...
Peki soruları çeteye kim sızdırdı? Bu sorunun yanıtını araştıran Organize Suçlar polisinin baş şüphelisi

TFF Profesyonel Futbolcu Tescil İşleri Müdürü Haldun Şenman. Polis, yaptığı araştırmada Şenman'a rüşvet verildiğini ortaya koydu.

Hesap İnceleme Tutanağı'nda bu rüşvet şöyle anlatıldı: "İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının( CMK. 250 Madde ile yetkili) 2010/2287 sayılı soruşturmasında şüpheli durumda bulunan Özden ASLAN isimli şahsın yapmış olduğu telefon görüşmelerinde, TFF Menajerlik sınav sorularını Haldun ŞENMAN isimli şahıstan temin edebilmek için bankadan kredi çekeceğini ve çektiği para ile Haldun ŞENMAN'a ödeme yaparak sınav sorularını alacağını söylemesi üzerine; Özden ASLAN isimli şahsın Türkiye İş Bankası 3443 481430 sayılı hesabına ait 01.03.2011-30.04.2011 tarihleri arası hesap hareketleri kontrol edildiğinde; Şüpheli şahsın 28.03.2011 tarihinde Uşak ilinde 25.000 TL kredi kullandığı, 30.03.2011 tarihinde Zincirlikuyu-İstanbul şubesinden 23.000 TL nakit para çektiği anlaşılmış, ayrıca şahsın kullanmış olduğu telefon numarasına ait baz detayları incelendiğinde de 28.03.2011 tarihinde Uşak ilinde, 30.03.2011 tarihinde İstanbul ilinde olduğu, Netice olarak banka hesap hareketleri, telefon görüşme tutanakları ve telefon baz detayları birlikte ele alındığında, Özden ASLAN'ın para karşılığında Haldun ŞENMAN isimli şahıstan TFF Menajerlik sınav sorularını temin ettiği tespit edilmiştir."

Mehmet Turkiye'de yarginin bagimsiz olup olmadigini, hukuk devleti olup olmadigini bu olayla mi test edecegiz? Yazindan o anlam cikiyor o yuzden sordum. Zira 3 senedir insanlarin delilsiz ve kacma ihtimalleri olmadan hucrede (hucreyi kararttim ki biraz olsun ilgi ceker diye) evet hucrede Papillon filmindeki gibi insanlardan izole bir halde acik acik ölume terkedildigi bir ulkede hukugun olup olmadigini FB'nin kume dusup dusmemesi ile mi test edecegiz? Kendini uc senedir delilsiz, hukuk disi bicimde hucrede izole olup ölume ya da aklini yitirmege terkedilen insanlarin yerine koy, kendi sevdiklerinin bu sekilde iceri alindigini dusun neler hissedersin.

Bu olayla Turkiye'de hukuk ve adalet test edilemez. Bu ulkeyi yoneten insanlar daha kendi donemdeki yolsuzluklarin hesabini vermemek icin dokunulmazliklarin arkasina siginmislar. Mazisi pis olan insan yargilanmak istemez en basit mantik kurali bu. Hazinenin parasini, bir trilyonunu deve etmekle suclanan kisi ise aklanmadan nereye hangi makama oturdu sirita sirita hep beraber izledik. Hangi adalet hangi hukuk? Bu kavramlarin olmasi icin once toplumu ayakta tutan degerlerin oturmus olmasi lazim. Boyle bir ortam var mi yok? Daha senin benim tuttugum klup vergi kaciriyorken 10-15 kisinin isledigi suc devede kulak kaliyor. Sana demiyorum yanlis anlama ama insanlar bir kez olsun dusunsun yahu bir kez olsun! Herkes ezbere konusuyor. Ali, Ahmet, Huseyin veya Cemal farketmiyor, insanlarin isimlerini kaldir aralarinda hic fark yok, hep ayni ezbere sozler hep kaliplasmis kelimeler, bu sadece Turkiye degil ama dunyanin genelinde boyle. Hadi diyelim 3 sene icerde delilsiz yatan insanlar kimsenin sikinde bile degil, bari temizlik konusuna girince vergi kacakciligi yapan klupler niye incelenmez, temizlikten bahseden politikacilar neden saibeli gecmisleri icin yargi yolunu acip aklanmak istemzler? Yahu daha tuttugumuz klupler kacakci iste daha ne olsun, vergi kaciriyorlar, vergi kacirmak suc degil mi? Sikeden ne farki var? Gaztelere, orda burda insanlarin dediklerine bakiyorum ve soruyorum: Nasil bir ulkedir bu? Nasil akil mantik ve sagduyunun, empatinin ve insanligin iflas ettigi bir ulkedir bu aklim almiyor akilm!

Kerem Tezic wrote:

Kaan Önem wrote:Çürüyen sadece futbol olsa o da gene iyi.

Dedigin gibi sorun asil insaninda. En tepesinden dibine kadar boka batmis bir toplumda futbolun da batmasi sasirtici degil. Turkiye hemen herseyi ile ucuruma gidiyor, bir ulke icin olabilecek en kötu sey insaninin pislenmesidir, o doku bozulduktan sonra gerisi er gec corap sökugu gibi gelir, bu kacinilmazdir.

Zaten sorduğun soruya yukarıda cevabını en doğru şekilde vermişsin.
Bende yıllardır sınav veren hukuk gibi bir şeyler yazmıştım. Ergenekon Balyoz çok yeni şeyler bunun 10-20 sene gerisine de gitmek lazım.

Adalet herkes için olacak.

Dogrudur. Emekli ve dul vergi kacirsa elinden evini almaya kalkarlar. Vergi borcu af edilmez iken sakir sakir bu uc mu dort buyuklerin vergisi kacirildi ve olani da af edildi. Bunda basi ceken Canaydin kahraman ilan edildi. Su son 20 sene icinde belki 6-7 kere GS macina gittim ASY'de. Kardesim goturdu. Her defasinda biletin ustunde yazan paranin iki mi uc katina yakin para odedik. Birinde dayanamadim gisedekinin girtlagina sarilacaktim. Ulen bunun ustunde 20 milyon yaziyor bizden iki kati para aldin sen mi cebe atiyorsun bu parayi dedigimde elime sari bir kagit tutusturdu. Yok agabey GS klubune bagista bulunuyorsun degilse bilet yok dedi. Boyle bir utanmazlik karsisinda o stadi yakmak lazim diye icimden gecirdim. Bunu kimler yaptigini ve bunlarin ayni boku UEFA maci icin yapmaya kalktiklarinda UEFA'nin agzina sictiklarini gorduk. O herifler yine gore kapa GS yonetimince is basina getirildiler.

Eger adalet varsa bu kluplerin hepsinin defterlerini adam gibi inceleyip gerekirse elindeki malini mulkunu almalari lazim. Bak bakalim o zaman Elano'ya bilmem kac milyon Avro verip oynatamadan geri satiyorlar mi? Rezil herifler.

Sike'ye gelince. SIyaset de ne sikeler oluyor ne sikeler. Oglan gemicik filan aliyor. Eee kolay mi Amerikada tahsil gordu alacak elbette deniyor. Unakitan maliye bakani oluyor. Ruhsatsiz yalilardan bahsediliyor. Sonra Peker bilmem ne gibi iki degnekcinin ustune gidilince hukuk devleti olunuyor demek.

Ha bu arada unutmayayim. Sagda soldan e-maller geliyor. Aziz Yildirim aslinda dedigim gibi Robin Hood imis. Savas veriyormus. Buna inanan 20 milyon adam var simdi Turkiye de. Bu pazar yureyeceklermis Taksim'e. Aziz denince aklima Aziz Nesin geldi. Sag olsaydi da gorseydi bu durumu. Bir roman daha yazar donuma isettirirdi okudukca. Ama dur. Boylelerini Sivas'ta yakmaya gittiklerinde bugun hemen hemen her gazetenin bir koseseini tutmus pustlar insanlarin inanclari ile oynadi onun yuzunden oldu demislerdi. O zaman insanlarin inanclari ile alay etti diye o senliklerde yaptigi acilis konusmasini olaylardan kac ay sonra biri basmis idi orada okumustum. Adamin agzindan kimsenin inancina tek bir kelime cikmadigi halde bu insanlari diri diri yakmaya gelenlerin icinde olen iki kisininde adini yazmislar o muze yaptik diye angutlarin actigi otel yerinde. Hani Aushwitz'de sabun yapilanlarin anilma anitina o kampta buzdan ayagi kayip kafasini duvara vurup olen Nazi subayinin adini da yazdiktan sonra vali musvettesinin dedigi gibi "biz olaya sadece insani kayip boyutu ile bakmak istedik" denmesi gibi bir sey. Sabah gazetesinde hergun CHP'nin ve Inonunun ruhunu sad eden guya liberal yolda yurumeyi alkislayan firlamalarin bu konuda tek satir yazmamalaridir demokrasi ve insanliktan dem vurmak bu ulkede. Allah nasil biliyorsa oyle yapsin. Baska ne diyebilirim ki.

Eline saglik Cengiz abi harika yazmissin en azindan benim icimdekilere tercuman olmussun.
Kopenhag'ta enayi gibi 10 kat para ödeyip maca girenlerden biri de bendim. Guzel söguslendik. Bu arada bilimsel eser kacakcisi kisiyi hangi bakanliga getirmisler falanca ulkede hakikaten tam Aziz Nesin'lik. Ben artik birak Turkiye'yi kendi lise arkadaslarimi taniyamaz oldum. Merak ediyorum aptallik serbeti mi icirdiler bu ulkede insanlara, icme sularina eblehlik tozu mu attilar, bu kadar aptal insan nasil bir araya geliyor, aksam Show TV'e bakiyorum bazen, merak ediyorum nasil bu kadar aptal olunabiliyor? Yazilanlar, mukayesler, kullanilan argumanlar bastan asagi silme sacmalik dolu, hemen her yerde, TV'de, gazetelerde, orda burda, gunluk konusmada. Yahu insan guluyor be sikenin ustune gidiliyormus orda bastan asagi kacakcilik uzerine kurulu bir sportif yapi/yapi var, pazardan pay kapma derdinde millet, sporu gectim TBMM'nin dörte ucu eger dokunulmazliklar kalksa kodesi boylayacak durumda, efendim sporda beyaz sayfa aciliyormus, bunu diyen de insanin kicina tuvalet kagidi bile olmayacak basin. Ben bu Tupcunun ne haltlar yedigini de merak ediyorum, hani su Ronaldo'yu getiren ve is ortagi olan. Insanlarin butun derdi guc olmus, guc iliskisi, guce tapan insan ruhunu kirletir, Aziz Yildirim bunlardan sadece bir tanesi, bu ulkenin tipik insani benim gözumde Aziz Yildirim. Temel varligini paranin, gucun ve sosyal konumun ustune oturtmaya kalkan adamlarin ezici cogunluk oldugu yerde komedi filmidir bu izlenen.

Hey gidi gunler hey, bu forumda siyah cantali adam diye Cengiz abi ile kafa yapardik.
Bu siyah bond cantali adam yoksa senmisin Cengiz abi bir de bizi yiyorsun burda.
http://haber.gazetevatan.com/cantada-da ... 428/5/Spor

Benim bond cantam eskidi artik. Kac sene oldu acaba ben bond canta ile ise basladigimda? 1990'larin basi idi galiba. Su Aziz'i iceri aldiklarinda bir oh diyecem. Az kaldi. Bu arada FB'liler yuruyuse cikiyorlarmis. Yuremekle yollar asinmaz demisti Demirel.
Bence olayi aciklayan en guzel resim su:

Temizlik demisken simdi aklima geldi. Yahu cok degil daha bir kac ay evvel yuksek ogretim sinavlarinda sifre skandali ustune skandal patliyordu. Boru degil, insanlarin en degerli varliklari, cocuklarinin gelecekleri ile oynandi. Bu pisligi yapanlar sirita sirita orda kaldilar, olay ört bas edildi, sorusturma bile acilmadi, eh kamuoyu zaten tavsan boku gibi suskun , sokaga cikan ögrenciler de tehdit edildiler. Insanlar kendi cocuklarinin hakkini soramayacak kadar aciz ve zavalli durumda artik. FB taraftari yuruyus yapacakmis, GS ve BJK tarafari internette geyip yapacakmis. Halic'taki Simonlar lafi cuk oturuyor, lagim kokusunda yasayanlar bir sure sonra o kokuya alisiyorlar. Neyse AY'i alsinlar iceri de bol bol internet geyigi yapar insanlar, ulke de temizlenmis olur!

Gulmekten sandelyeden dusecegim. Aziz yine emniyette fenalasmis ve hasthaneye kaldirilmis. Boyle kacacagini saniyor herhalde. Cunku emniyette gece gecirmek zor elbette. Bana bile hadi bakalim deseler nezarethanede parmakliklarin arasinda ne isim var aman ay bana bir seycikler oldu yetisin derim herhalde. Doktor da biliyor bunu ama bugun turp gibi diye saldilar aksam orada "Karilar hamamda nasil bayilir" rolunu oynayip hasthaneye geri gelirsin demediyse bile bu kadar saf bir adam degil artik raconu biliyor seytan gibi. Yarin aksam yine salarlar. Sekeri ve tansiyonu cikar. Baska bir culsuz olsa orada polis bir tokat ask eder bak senin asil ilacin bu derdi.

AY hastaneden cikip emliyete gelmis. Avukatlari ile sorusturmaya hazirlaniyormus.

3 haftadir TRdeyim. Yarin Istanbula gecip yuruyuse takilmaya calisacagim.

Bu FB olayi basindaki yilan ve ciyanlari deliklerinden cikarmisa benzer. Eeee ne de olsa yarelerine dokunmus. Satilmislarin onde gidenlerinden ve ayni adi tasimaktan adeta uzuntu duydugum Candar bugunku yazisinda (Hurriyette de gordum) savcilarin ve emniyetin sorusturmanin gizliligi temel kuralini ihlal ettiklerinin ustune basip olayi basina tasiyip karakter katli yapilmaya calistiklarindan bahsetme yuzsuzlugunde bulunmus. Yaparlar mi boyle bir sey canim? Yeniden demokrasinin temelini atan, yargiyi hizzaya koyanlar dogrularin pesinde. Demek ki bunlarin bu sekilde itiraflari icin yatip kalktiklari FB'ye vurmak lazimmis.