Page 4 of 5
Re: TSL 24. hafta:Eskisehirspor-Galatasaray 2-1 (Elano(p))
Posted: Mon Mar 08, 2010 11:25 pm
by Salih Bora
Cengiz Akgun wrote:Bu arada gecen seneden bu seneye bizde Eskisehir onunde ilerleme var. Gecen sene saniyorum sifir puanla ligi bitirdik. Bu sene bir puan aldik. Bunu Frank'e borcluyuz.
Aklıma Skibbe geldi... Hani takıma orta saha çizgisinde laf ola beri gele yan paslar yaptırıyordu da herkes öve öve bitiremiyordu ya, "Takımımız 500'ün üzerinde pas yapıyor, oyuna hakim oluyor" diye, Rijkaard da ona mı özendi acaba?
Basın toplantısını seyrediyorum Rijkaard'ın... Çok güzel analiz ediyor, söylenmesi gereken herşeyi söylüyor. Yorumcu olarak Türkiye'deki herkesten başarılı. Antrenörlüğü ise pek katkı vermiyor.
Galiba Galatasaray'ın kadrosunun toplam zekasının çok düşük olduğunu henüz farkedemedi.
Böyle başa böyle tarak...
Futbol zekayla oynanıyor. Alex, Sergen, Hagi çok mu hızlı oyuncular? Hayır. Ama oyun zekaları onları öne çıkaran faktör.
Bizim Arda'da ise "oyunun hangi bölgesinde neyi yaparsam efektif olurum"u düşünecek zeka pek yok.
Ona öğreten de yok.
Zaten Sabri gibi bir adam tıpkı İbrahim Üzülmez gibi hala formayı bırakmıyorsa bundan Yönetim ve Teknik Ekip utanmalıdır.
Re: TSL 24. hafta:Eskisehirspor-Galatasaray 2-1 (Elano(p))
Posted: Mon Mar 08, 2010 11:36 pm
by Ercan Dumlupinar
Rijkard'da cok korkuyordur hatta uyuyamiyordur geceleri, kolaymi "Ustat Tugay geldi simdi kovarlar iki senelik parasini pesin alir calismadan"
Re: TSL 24. hafta:Eskisehirspor-Galatasaray 2-1 (Elano(p))
Posted: Mon Mar 08, 2010 11:38 pm
by Mert Tokman
Arda efendi Eskisehirspor'un sistemini/taktigini begenmemis - cok kapaniyorlar, cok uzun top vuruyorlar, sert oynuyorlar - bu sevdigimiz bir sistem degil diyor
Yani herkes Kasimpasa gibi oynasin - bize rahat rahat pas yaptirsinlar, orta sahayi-defansi bos biraksinlar, acik acik alanlar biraksinlar - bizde seyredenlere guzel futbol izlettirelim diyor...
Oldu o zaman... Riza'yi bir daha gordugumde soylerim
Re: TSL 24. hafta:Eskisehirspor-Galatasaray 2-1 (Elano(p))
Posted: Mon Mar 08, 2010 11:43 pm
by Levent Guntay
Can Ergun wrote:
Arda kartını aldı,2 hafta kafasını dinleyip bu takımın kaptanı olduğunu hatırlar umarım.
Sinem Kobal "canim Londra cekti, 3-5 gunlugune tatile gidelim hem de ev bakariz" demis. Arda da kiramamis sevgilisini, karti gordu. Durum bundan ibaret bence.
Re: TSL 24. hafta:Eskisehirspor-Galatasaray 2-1 (Elano(p))
Posted: Mon Mar 08, 2010 11:46 pm
by Cengiz Akgun
Mert Tokman wrote:
....
Haftaya Arda efendi dinlenir artik - sari kart cezalisi...
Hani bu adam buyuk kaptandi? Bizim gibi futboldan anlamayanlar icin koca kafanin degerini bilemiyorlar diyorlar. Ama buyuk kaptan gormesek yutturacaklar yani.
Bu arada GSTV'yi sifrelemisler. Para istiyecekler akillari siraca. Nasil kapayacaklar borclari. .
Re: TSL 24. hafta:Eskisehirspor-Galatasaray 2-1 (Elano(p))
Posted: Tue Mar 09, 2010 12:16 am
by Salih Bora
Değinilmesi gereken bir nokta da şu: Birtakım oyuncularımız deplasmanlarda takım yenik giderken aşırı duygusallık gösteriyor ve özellikle rakip tribünlerden kötü etkileniyor.
FB ve BJK maçları bu depresyonu en belirgin şekilde yaşadığımız stadlar.
Görülüyor ki Eskişehir'de de takımımız bir anda kendini bir sinir savaşının ortasında buluyor ve bazı oyuncularımızın (özellikle yerlilerin) dengesi bozuluyor.
Leeds United cehenneminden alnının akıyla çıkan bir Galatasaray var tarihte. Bunlar zor şeyler değil. Mental açıdan profesyönellerin oyunculara yardım etmesi gerekiyor.
Aksi takdirde ne mi oluyor? Rakip tribünden gelen aşağılayıcı tezahüratlar bizim oyuncularımızda duygusal çöküntü yaratıyor ve sinirler bozuluyor. Bu da çok kolay kart görmemizi sağlıyor.
Re: TSL 24. hafta:Eskisehirspor-Galatasaray 2-1 (Elano(p))
Posted: Tue Mar 09, 2010 12:26 am
by Ozgur A. Boztepe
Levent Guntay wrote:Can Ergun wrote:
Arda kartını aldı,2 hafta kafasını dinleyip bu takımın kaptanı olduğunu hatırlar umarım.
Sinem Kobal "canim Londra cekti, 3-5 gunlugune tatile gidelim hem de ev bakariz" demis. Arda da kiramamis sevgilisini, karti gordu. Durum bundan ibaret bence.
Ayip seyler bunlar. Senede kac mac kacirmis Arda bugune kadarda sari kart cezalisi oldu diye bunu soyluyorsun.
-------------------------------------------------------------------------------
40 yilda bir 1 mac takimi kurtaramadi diye bitirin adami.
Re: TSL 24. hafta:Eskisehirspor-Galatasaray 2-1 (Elano(p))
Posted: Tue Mar 09, 2010 12:43 am
by Levent Guntay
Ozgur A. Boztepe wrote:
Ayip seyler bunlar. Senede kac mac kacirmis Arda bugune kadarda sari kart cezalisi oldu diye bunu soyluyorsun.
-------------------------------------------------------------------------------
40 yilda bir 1 mac takimi kurtaramadi diye bitirin adami.
Sevgili Ozgur:
Yenilgiye sinirlendim, Arda'yla dalga gectim iste. Buraya yazilan her yorumun ciddi ve akademik olma gibi bir mecburiyeti yok. Benim anlatmak istedigimi zaten Salih cok guzel yazmis. Bu kalitede bir kadro ve basta bu hocayla, bu takimin cok daha stresli ortamlarda bile full motivasyonla mac kazanma istahiyla oynamasi lazim. Karsinda vasat bir Anadolu takimi var. Evlerindeler, ve disiplinle ve mucadele ederek oynuyorlar. O kadar iste. Arda bu takimin karsisinda bile ayilip bayiliyorsa, istedigi oyunu tutturamayip bir de ustelik hakeme catabiliyorsa, ben de bu kartla her turlu dalga gecerim.
Re: TSL 24. hafta:Eskisehirspor-Galatasaray 2-1 (Elano(p))
Posted: Tue Mar 09, 2010 11:12 am
by Burak Ayyildiz
Bir takim kaptaninin kötü oynamaya hakki olabilir ama macin 90. dakikasinda oyunun 1.5 dakikasini rakip oyuncuyla bogusarak yemege hakki yoktur!!! Bu akilli bir adamin asla yapmayacagi bir seydir.
Re: TSL 24. hafta:Eskisehirspor-Galatasaray 2-1 (Elano(p))
Posted: Tue Mar 09, 2010 11:39 am
by Hasan Tezcan
Burak Ayyildiz wrote:Bir takim kaptaninin kötü oynamaya hakki olabilir ama macin 90. dakikasinda oyunun 1.5 dakikasini rakip oyuncuyla bogusarak yemege hakki yoktur!!! Bu akilli bir adamin asla yapmayacagi bir seydir.
Islerin iyi gitmediginin kendisi de farkinda. Bu yuzden morali bozuk kaptanin.
Takimda fiziksel bir dusus var (var mi gercekten?). Frank'in tabiri ile takim yorgun. Takim yeterince hazir durumda degil...ama yorgunluk bahanesi tabii. Belli bir dakikadan sonra takimin "pili" bitiyor. Zaten o dakikaya kadar pek "oynadigi" da söylenemez. Dun mesela, macin ilk 30 dakikasina bakarsak, takim hareketli gözuktu, ama neticede etkisizdi. Jo'ya Elano'nun uzattigi bir top var hafizamda kalan, o kadar. GS baskili mi oynadi, bence hayir. Top mu cevirdi, gene hayir, cunku geriye oynamayi olumlu hareket olarak görmuyorum. Nitekim öyle top cevireyim derken golu yediler (uyur gezer misali). Ileriye oynanan toplar Gerets zamanini andiran toplar, ani cikis olarak nitenlediriliyor ama aslinda "sisirme" toplar bunlar. GS dun bir baski da kuramadi, o da kisisel beceriye kalmis bir olay.
Mehmet Topal'i Ayhan'dan kötu buldum. Bu cocuk cok zarif olmus, kafa yapisini degistirmez ise "efendi" lakabina layik görulur, ve bunun disinda bir is yapamaz kariyerinde. Arda desen, sistem kurbani
vah vah...serbest rol ustlen ve böyle oyna, bravo sana Arda.
Gelelim duran toplara. Usta ayaklar var deniyor, neredeler? Jo ne yapsin, top mu geliyor. Cocugun cani sIkIldi bir ara, defansa gelip top aradi. Isi zor. Total futbolun bir parcasi diyelim gecelim
Koray mi firtina, yoksa bizim oyuncular mi rezil sorusunu ortada birakiyorum, tartisin.
GS sampiyon olsa ne yazar arkadaslar, bu takimdan, tekrar ediyorum, cacik olmaz. Teknik kadro hakkinda tek söz söylemiyorum, yönetim dusunsun.
HARIIIIIIIIIIIII HARIIIIIIIIIIII KiVIIIIIIIIIILLLL...gidecek mi dersiniz, veya ne zaman yesil sahalar dönup takimi kurtaracak?
Re: TSL 24. hafta:Eskisehirspor-Galatasaray 2-1 (Elano(p))
Posted: Tue Mar 09, 2010 1:41 pm
by Alpay Dedeoglu
Cok aptalca bir puan verildi. Sebepler:
1-) Dersine calismama:
Es-es gecen yil 2 macta GS'yi yendi, bu yilda Samiyende berabere kaldi.
Takimin basinda 30 yildir futbol anlayisi ayni, capsiz Riza var.
Bülent Under veya onun gibi Türk ligini bilen bir danisman olsa
verir analizli raporunu, isi cozer. Mesela Gerets , takimin basinda olsa idi,
dunku maci alirdi, hemde farkli. Rijkardin en buyuk hatasi bu. Hep karsisindaki takimlarin universal ve rasyonel
mantiksal bir beklentisi oldugunu farzediyor. Yok kardesim...
Durup oynatmayip orta siralarda ligi bitirmek isteyen bir anlayis.
Futbol degil, alt alta uste mucadele etmek istiyorlar. Yildada 3 buyuklerin macini seciyorlar, obur maclarda saliyorlar. Baska bir mantik bu memleket.
Tamam getirecegini getir, onun icin kabul ettik seni ve ekibi ,
ama ne yazikki Avrupaya gitmek icin bu futbol katillerini de gecmen gerek.
Yerel bir danisman ile calismaktan gocunmayacak kadar olgunlasmis olman gerekiyor. Tabii bunu anlatacak bir de yonetici olmasi lazim. Görülüyor ki bunu münasip bir dille
anlatacak adam yok. Ne Adnanlar, ne Ustunel...
Her seyden vazgectim, yahu biri zemine baksin, onceden takimi
dogru kramponla cikarsin. Ayakta kalamadilar mac boyunca.
Ayaklarindaki ayakkabilar zemine uygun degildi.
Eskisehirliler yere saglam basarken,
bizimkiler balerin gibiydi.
2-)Dunya Kupasi yili:
Avrupadan elendik, bu kadar lejyonerden ve disarida piyasasi olma ihtimali olan
oyuncu ile oynuyorsan, lig bitimine kadar cok sey bekleme. Sakatlanmadan
idare edecekler. Ne yaparsa yerliler yapacak.
3-) Geriye yaslanan savunma:
Adamin yapacagi belli. Gobege baski koyup, savunmacilar ve hucumcular olarak
oynamaya meyilli GSnin arasindaki ara baglantiyi kesmek. Ne yapacaksin? Takimi özelikle savunmayi ileri cikartacaksin. Bunu Servetle yapamazsin, Emre Gungorle yaparsin.
Servet ile Mehmet Topal takim savunmasini geriye gömüyor, GS'nin oyun bandi genisliyor ve bloklar arasi uzuyor. Servet ve Mehmet Topal zaten kafa olarak gitmisler, lutfen artik iyi bir ucrete yollayin bu ikisini. Eger total futbol oynayacaksa takim bu ikisi olmaz. Mehmet Topal'a isr hayret. Milli Takima gitmedi. 1 haftadir dinlendi. Bu yil zaten az oynadi.
Dunku bitik , konstrasyonsuz, savruk oyunu anlasilir gibi degil. Hayatinda kac tane dis vurup geri diyagonele pas verdin? Veyahut böyle bir riskli pas varmi? Hayatin boyunca on libero oynadin, hic mi biri ogretmedi olmayacagini? Servet ise 2 mactir uzaktan fake yiyip kolayca calimi yiyor. Bunun Turkcesi hadi ben artik gideyim havasidir.
4-) Yerinin adami oynasin:
Caneri sol bekliginden cok bunaldim artik. Sol acikken bile cok riskli hareket eden
bu adama sol beki vermeyin. Kademe bilmez, pozisyon bilmez, hamle bilmez, birde ogrenmek istemez. Hic gelmedimi bu takima bir sol bek?
GSnin yeni stadinda kapali ve numarali tribunleri
30 metre geriye tasimalilar ki tribundeki mallar bu cocuklara bagirmasin.
Kufur yuzunden adam dayanmiyor.
Vollkan Yaman, Anil, Ferhat yedek sol bek olamazlarmiydi?
Dunku Canerden daha iyi oynamazlarmiydi?
Solda Caner sacmalarken, sagda Sabri ondan geri kalmiyordu.
Ugur varken Sabri sagbek oynamaz. Sabriyi ortada oynatin, kenarda oynatin, ama sagbek oynatmayin.
5-) Jo:
Rijkard da dahil herkes Joyu begenmis, ben begenmedim. Hele 8-10 milyon euro
falan bonservis istiyorlar. Buyursunlar tursusunu kursunlar.
Tek yakaladigin gol pozisyonu oyle lakayt harcanmaz.
Kalecini boyu 2.03 . Nasil asiracaksin ustunden?
Gevsek adam , gamsiz, degmez. Degeri 1-2 milyon euro,
o da Barosun ve de Kewell'in yedegi olur.
6-)Oyuncu degisiklikleri:
Gecen ma Ayhan-Giovanni geriden ileriye
güzel top tasidilar. Farkli skor geldi.
Kalsin Keita, Emre Colak nereden cikti?
Kotu oynasa bile kuvvetli sutu cikaracak tek adam Keita.
Giovanni ileri geri topu tasirdi. Elano tasiyamiyor, uzun pas atiyor.
7-) Duran top :
Boyle kitleyen takimlara karsi
duran top organizasyonun olmasi lazim.
Sezon basi yaparlardi,simdi hepsini unutmuslar.
Brezilya Milli Takiminin frikikcisi bizde,
Caner serbest vurus kullaniyor.
Re: TSL 24. hafta:Eskisehirspor-Galatasaray 2-1 (Elano(p))
Posted: Tue Mar 09, 2010 2:40 pm
by Tan Erten
Alpay eline sağlık, aklımdan geçenleri yazmışssın, kendi adıma ekleyecek fazla bir şey yok.
Milli Takım yorgunluğunu bahane olarak görmeyin, Eskişehir gibi fizik gücüne dayalı bir futbol oynayan ekibe karşı bu farkeder. Beraberlik olsaydı normal karşılar, galibiyete çok sevinirdim açıkçası.
Bu senenin yeni hoca, sakatlıklar, yeni transferler gibi sebeple bir geçiş senesi olduğu gerçeğini aklımızdan çıkarmayalım.
Re: TSL 24. hafta:Eskisehirspor-Galatasaray 2-1 (Elano(p))
Posted: Tue Mar 09, 2010 3:02 pm
by Ersin Taner
Salih Bora wrote:Değinilmesi gereken bir nokta da şu: Birtakım oyuncularımız deplasmanlarda takım yenik giderken aşırı duygusallık gösteriyor ve özellikle rakip tribünlerden kötü etkileniyor.
FB ve BJK maçları bu depresyonu en belirgin şekilde yaşadığımız stadlar.
Görülüyor ki Eskişehir'de de takımımız bir anda kendini bir sinir savaşının ortasında buluyor ve bazı oyuncularımızın (özellikle yerlilerin) dengesi bozuluyor.
Leeds United cehenneminden alnının akıyla çıkan bir Galatasaray var tarihte. Bunlar zor şeyler değil. Mental açıdan profesyönellerin oyunculara yardım etmesi gerekiyor.
Aksi takdirde ne mi oluyor? Rakip tribünden gelen aşağılayıcı tezahüratlar bizim oyuncularımızda duygusal çöküntü yaratıyor ve sinirler bozuluyor. Bu da çok kolay kart görmemizi sağlıyor.
Derbi deplasmanlarında yıllardır süregelen başarısızlığımızı başka konu başlığında tartışmıştık ama son 2 sezondur genel anlamda deplasmanda başarısızız.
Bu sezon oynanan resmi deplasmanlarda(Uefa ön eleme, gruplar, 2. tur, Türkiye kupası gruplar, çeyrek final ve lig) galibiyet oranımız %35... 22 maçta 8 galibiyet, 6 beraberlik ve 6 mağlubiyet aldık.
Uefa ve kupadaki bazı kayıplar turu atlamanın verdiği rahatlıkla nispeten yedek takımla maça çıkmanın getirdiği sonuçlardı belki ama deplasmanlardaki bu performansımız devam ederse şampiyonluk hayal olur.
Ligde şu an lideriz, bizimle küme düşme hattı arasında 10 takım var. Bu 10 takımdan 3 tanesi ile henüz ligde deplasman maçı yapmadık(Trabzon, Belediye, Gençler) 4 tanesine yenildik, 1 beraberlik aldık. Galip geldiğimiz 2 maçı da aynı skorla çok çekişmeli mücadeler sonrasında zorlanarak son dakika golleriyle 3-2 kazandık(Antep ve Antalya)
Deplasmanlardaki başarısızlığın yanısıra orta sahada çok zayıf kalıyoruz. Geçen hafta Kasımpaşa maça tek ön libero ile çıkıp son 15 dakikada 10 kişi kalınca gelen goller sayesinde çoğunluk keyiflendi ama o maçta da çok iyi oynamadığımız belliydi.
Rijkaard Barca'daki gibi total futbol oynatmak istiyor ama Barca orta sahasında oyunun her 2 yanında çok etkili olan Xavi, İniesta, Deco gibi isimler vardı. Bizde ise ya çok teknik ama güçsüz yıldızlar ya da kuvvetli kazmalar var. Sadece kazmalarla istikrarlı bir başarı sağlanamayacağı gibi göze hoş gelmeyen bir futbol oynanıyor.
Ama sadece top tekniği olan güçsüz primadonnalarla da zaman zaman farklı galibiyetler alınsa da orta sahada basan güçlü olan her takıma karşı puan kaybı yaşanıyor.
Re: TSL 24. hafta:Eskisehirspor-Galatasaray 2-1 (Elano(p))
Posted: Tue Mar 09, 2010 3:08 pm
by Murat Biricik
Bu post altina birde Selim in blogunda yazdigi yaziyi paylasmaliyim, yazilanlarin uzerine cok guzel bir cila olacak.
2009 -2010 sezonu sonunda bizi bekleyen en buyuk tehlike bence 2000 senesinde uc oyuncuya fahis fiatta bonservis bedeli odeyip sapa oturma olayinin 2010 da tekrarlanma olasiligidir.
Caner, Santos ve Jo. Bu ucune acaba ne kadar cakacagiz merak ediyorum?
Selim in blogundan mac ile ilgili son paragraflari asagiya kopyaliyorum.
Arda ve Keita'nin engellendigi zaman hucum gucumuzun dustugunu artik butun rakipler biliyor ve ona gore onlemler aliyorlar. Bizde bunun uzerine artik hali sahada Ridvan'la top oynamasi gereken Ayhan Akman ile orta sahayi kontrol etmek isteyip, Mehmet Topal ve Servet gibi top kontrolu zayif, pas hatasi yapmaya her zaman meyilli agir adamlara oyuncu kovalatiyoruz. Eskisehir bugun iki kere hizli geldi, ikisi de gol oldu. Insan Atletico maclarindan ders alir diyecegim ama teknik ekip de tam ne yaptigini bilmiyor.
Bundan sonra bir an once bu maci unutup onumuzdeki maclara konsantre ve motive olmak lazim diyecegim ama bu teknik ekip, cakma tercuman ve yedek kulubesinde teknik direktorun yaninda oturmaya gelmis acemi menejer ile bu is nasil olacak bilemiyorum. Tribunde oturan agir abi menejer ise bu konuda ne dusunuyor hic bilemiyorum. Zamaninda bu takimin acilen motivasyona ihtiyaci var, bu da teknik ekip ile beraber futbol subesinde calisanlarin isi diye cok yazdim ama artik bu konuda artik bu acemilikleri ve yapilan garip icraatlari kabullenmis durumdayim.
Skibbe doneminde yapilan yonetim hatalarindan hic ders alinmamis ki aradan 1 sene gecmesine ragmen ayni gariplikleri yapmaya devam ediyoruz. Dun Skibbe gitsin diye Umit Davala'yi kovanlar, arkasindan Bulent Kaptan'i getirip kovanlar simdi ise Tugay'i Ingiltere'den altyapinin basina getiriyoruz diye soyleyip kendisi ile Eskisehir'de A takimin macinda tribunde yanyana mac izliyorlar. Altyapinin basina gecmis olan Tugay, A takimin deplasman macinda yoneticiler ile neden mac seyreder? Sahadaki Emre Colak'i izlemek icin mi? O zaman Jan Derks geldiginden beri yoneticiler onunla tribunde yanyana neden mac izlememislerdir?
Altyapinin basina gecirdiginiz kisinin yeri tribunde sizin yaniniz degildir, eger Rijkaard'a da gozdagi vermek istiyorsaniz bunun icin lutfen baska bir formul bulun. Tugay gelmeden once yazdim, daha onceki altin jenerasyonun icindeki butun degerlerimizi mundar ettik elimizde kala kala bir tek Tugay kaldi dedim. Bu gidisle ona da yazik olacak gibi gozukuyor.
Bu gibi menavralar yapacaginiza icinizden birisinin kaptan Arda Turan ile konusup ona nasil kaptanlik yapacagini soylemesi lazim. Galatasaray kaptani olmak yukaridaki resimde oldugu gibi sahada rakip oyuncuya ve hakeme dayilanmak degildir. Su ana kadar gordugu bir cok kart ve almis oldugu cezalarin cogu bu yuzden. Arda bu isi yapsin diye kaptanliga getirilmedi ve artik bu sekildeki dayilanma gosterisi iyice kabak tadi vermeye basladi. Kendisine bunu soylemesi ve uyarmasi gereken kisi golgeden menejer Cenk Bey, ama o soyleyemeyecegine gore baska birisi yol gostermeli Arda'ya..
Bugunden sonra futbol subesindeki herkesin soyle bir silkinip kendilerine biz ne yapiyoruz demesi lazim. Baskan Adnan Polat su anda secim derdinde ama ben onun yerinde olsam su kalan 10 hafta icinde secimi falan bir kenara birakir (cunku nasil olsa secilecek), takima konsantre olurdum. Gecen seneki 5.'likten sonra bu sene bu takim ilk 2'ye giremezse neler olacagini tahmin etmek bile istemiyorum.
Re: TSL 24. hafta:Eskisehirspor-Galatasaray 2-1 (Elano(p))
Posted: Tue Mar 09, 2010 3:21 pm
by Alpay Dedeoglu
Katiliyorum ben bu orta saha ile ilgili yoruma.
Bence yabanci hakkini cok fazla forvet ve kaleci icin kullanmayip
orta sahada bir tane muhakkak, ayrica +2 icin ise bir tane daha
on libero alacaksin. Toure, Viera, Makalele, vs tipinde, belki bir alt klasmanindan
adam alacaksin.
En kotu ihtimalle Tjikuzu ve Aurelio bile olsa bundan daha iyi olabilirdi.
Belki bir baska Suat bulursun Türkiyeden ama
artik cok kosup, cok mac yapiliyor; hem o devamlilikta
ve hemde teknikte adam yok .
Altyapi kendi kendine calim atmaktan hoslanan pigmelerden
baska birsey cikarmiyor.
Zamaninda Saidou ve BAtista bile oynamisti, güzelde oynamisti.
Onunde oynatacagin Elano ve Ayhan ,
adam edilebilirse Caner olabilir.
Baris ve Mustafa Sarpi ise zor maclarda
on liberoyu ciftleme ihtimali icin tutacaksin sadece.
Ersin Taner wrote:Salih Bora wrote:Değinilmesi gereken bir nokta da şu: Birtakım oyuncularımız deplasmanlarda takım yenik giderken aşırı duygusallık gösteriyor ve özellikle rakip tribünlerden kötü etkileniyor.
FB ve BJK maçları bu depresyonu en belirgin şekilde yaşadığımız stadlar.
Görülüyor ki Eskişehir'de de takımımız bir anda kendini bir sinir savaşının ortasında buluyor ve bazı oyuncularımızın (özellikle yerlilerin) dengesi bozuluyor.
Leeds United cehenneminden alnının akıyla çıkan bir Galatasaray var tarihte. Bunlar zor şeyler değil. Mental açıdan profesyönellerin oyunculara yardım etmesi gerekiyor.
Aksi takdirde ne mi oluyor? Rakip tribünden gelen aşağılayıcı tezahüratlar bizim oyuncularımızda duygusal çöküntü yaratıyor ve sinirler bozuluyor. Bu da çok kolay kart görmemizi sağlıyor.
Derbi deplasmanlarında yıllardır süregelen başarısızlığımızı başka konu başlığında tartışmıştık ama son 2 sezondur genel anlamda deplasmanda başarısızız.
Bu sezon oynanan resmi deplasmanlarda(Uefa ön eleme, gruplar, 2. tur, Türkiye kupası gruplar, çeyrek final ve lig) galibiyet oranımız %35... 22 maçta 8 galibiyet, 6 beraberlik ve 6 mağlubiyet aldık.
Uefa ve kupadaki bazı kayıplar turu atlamanın verdiği rahatlıkla nispeten yedek takımla maça çıkmanın getirdiği sonuçlardı belki ama deplasmanlardaki bu performansımız devam ederse şampiyonluk hayal olur.
Ligde şu an lideriz, bizimle küme düşme hattı arasında 10 takım var. Bu 10 takımdan 3 tanesi ile henüz ligde deplasman maçı yapmadık(Trabzon, Belediye, Gençler) 4 tanesine yenildik, 1 beraberlik aldık. Galip geldiğimiz 2 maçı da aynı skorla çok çekişmeli mücadeler sonrasında zorlanarak son dakika golleriyle 3-2 kazandık(Antep ve Antalya)
Deplasmanlardaki başarısızlığın yanısıra orta sahada çok zayıf kalıyoruz. Geçen hafta Kasımpaşa maça tek ön libero ile çıkıp son 15 dakikada 10 kişi kalınca gelen goller sayesinde çoğunluk keyiflendi ama o maçta da çok iyi oynamadığımız belliydi.
Rijkaard Barca'daki gibi total futbol oynatmak istiyor ama Barca orta sahasında oyunun her 2 yanında çok etkili olan Xavi, İniesta, Deco gibi isimler vardı. Bizde ise ya çok teknik ama güçsüz yıldızlar ya da kuvvetli kazmalar var. Sadece kazmalarla istikrarlı bir başarı sağlanamayacağı gibi göze hoş gelmeyen bir futbol oynanıyor.
Ama sadece top tekniği olan güçsüz primadonnalarla da zaman zaman farklı galibiyetler alınsa da orta sahada basan güçlü olan her takıma karşı puan kaybı yaşanıyor.