Page 6 of 7

Posted: Wed Sep 05, 2007 12:26 am
by Fatih Mutlu
Ozan Ersoy wrote: Ben "pres yapti, rakibi kitledi, iki kisiyi oyaladi, stoperleri kendine cekti" diye bir cevap bekliyordum, eksik kalmis. Demek pivot gorevini cok iyi yapti. Hangi topu indirdi de pozisyona girdik pek hatirlayamadim.
sadece suna net bir cevap vereyim de, digerlerine de edilecek pek cok soz var ama, bilmem vaktim elverir mi, ya da canim ister mi.

ben sana bir tanesini soyleyecegim ve bu tek degil: hani su senin yanlis gorup taca gitti dedigin pozisyon. o pozisyonun oncesinde ceza sahasi onune gelen hakan havada ayaginin kenariyla lincoln'un onune indiriyor, lincoln vuruyor ufuk'tan donuyor sonra hakan vuruyo defanstaki zenciden sekiyor.
Aslinda basket mi futbol mu konusuyoruz onu da bilmiyorum. Hadi futbol konusuyoruz ben cahilim, onu da ekliyelim, gunumuzun futbolunda hangi takim geriden topu santraforuna sisiriyor, onun topu indirmesini bekliyor, onu da hatirlayamiyorum. Chelsea'yi dusunuyorum valla boyle pivot mivot gibi oynayan santrafor yok orada. Barcelona'yi dusunuyorum orada da yok. Arsenal hic yok, adamlar topu kaldirmiyorlar. Manchester? Yok canim aslinda orta saha oyunculari olan Rooney'le Ronaldo'yla gol ariyorlar. Nilsterooy vardi, onu da sen fazla pivotsun diye yolladilar mi ne? Belki Liverpool ama orada da Crouch yedek, Kuyt oynuyor ilerde. Hay aksi hem cahilim, hem de unutkanim, hem dunya futbolu gidiyor tersine ben gidiyorum mersine... Tuhh..
takiminda yetenekli forvetin vardir, birebirde adam gecer, alir surer, kuvvetlidir, top hakimiyeti yuksektir, drogba gibi, rooney gibi, henry gibi, etoo gibi, orta sahan da hizlidir, ileri geri oynar; elbette o zaman bu kadar cok top kaldirmaya ihtiyac duymazsin. galatasaray'da bunu yapacak forvet var mi? bulabildi mi galatasaray bak o kadar aradi da? ote yandan, nistelrooy'u manchester birakti da katar'a gitmedi herhalde adam. real madrid aldi. o real madrid ispanya ligini sampiyon bitirdi.
Ben boyle bir sey demedim. Elbetteki kaptirdigi topu kesmek gerekiyordu daha once, elbet butun suc onun degil ama oyle yarim gun sonra olan bir sey degil. O kaptirdigi andan topun ceza sahamiza inmesi 3-4 saniye. 2 pasta kalemize geldiler. Videolar hala duruyor, Ugur gecmis asagida iste bakin. Ayrica goruntulerde sabit oldugu icin ornek verdim. Bunun gibi 3-4 kez daha kaptirip ikinci yarida rakip takimi kontraya cikardi Hakan. Cok top kaptirmasi icin kac kere kaptirmis olmasi gerekiyor. 20 kere mi? Zaten bir futbolcuya top 20 kere belki geliyor mac boyunca.
ayni seyi soyluyorsun yine. rakibin uc saniyede gitmesi hakan'in sucu degil. hakan topu cephede de kaptirmiyor. tac cizgisi kenarinda kaptiriyor. yahu koca bir orta alan bombos. o golde suclari yuzdeye vuracaksak, yuzde 5 etmez. ben maci neredeyse iki kez izledim. istersen sen bir kez daha izle, hakan'a gelene kadar diger adamlarin nasil toplar kaptirdiklarini bir gor. yahu lincoln hic basan adam yokken, kendisine tingir mingir gelen topu ayaginin altindan kacirdi da atak yedik ondan.
Bakis acisi elbet. Bence Hakan'in bu baslangici aldatici. Gecen sene 4 gol atti 27 macta. Mac basina 3 sut cekse ki bazi maclar cok daha fazla pozisyona giriyor. Yaklasik 100 sutun 5'ini gole cevirebiliyor demektir. Ankaragucu macinda da bunu gosterdi. 20 pozisyonda bir. Bu ortalamayla (conversion rate) ancak GS'da oynar. Hakan mac trafigi arttikca kotulesecektir. Bunu umit ettigimden degil, evrensel kanunlari bildigimden soyluyorum. 37 yasindaki vucut bu agir yuku kaldiramaz. Iyi baslangic yapti gozukuyor size ama hele su ramazan gelip gecsin, bir kis aylarina girelim, persembe Alman takimi, haftasonu besiktas, persembe Ispanyol takimi haftasonu kayseri temposuna girilsin, Hakan 20'de bir gol atma ortalamasina geri dusecektir.

Bu sorunun cevabi yukardaki bir ust paragrafimda gizli yine. Umit daha genc adam. Kafasini karistirdilar, kotu basladi. Tek vurus adami, tempoyu yakalayip firsat verildi mi daha fazla basarili olacaktir. Gecen sene agir sakatliktan sonra bile 18 gol atti.
madem rakamlardan bahis acildi, bu genc olan, onu parlak olan umit karan (ki hayrettir, ben adamda ilerleme yerine dusus goruyorum her gecen gun) 26 mac oynamis ve 11 golu var. 18'e lig disi golleri de ekledin galiba. ve bu 11 golun 4 tanesini zaten bir macta atmis. isin fenasi oynadigi 26 macin, hadi bjk macini sayma 6 dk. oynamis, sadece 8 tanesinde gol atmis. yasina binaen hurmet gosteriyoruz tabi. o sakatliktan yeni ciktiysa, oburunun de annesi hastaydi is mazerete kalirsa.
Offside diye sayilmayan golunu Hakan 10 yilda bir atiyor. Tek vurus, top gelmeden kaleye bakacaksin, kararini vereceksin, Lincoln'dan top gelir gelmez kontrol etmeden koseye plaseleyeceksin. Hakan'a cok ters olaylar bunlar. Iki kere ayagindan almislardi topu. Umit'te iyilesme potansiyeli var, Hakan'da bu en iyisi gittikce kotulesecek durumu var.
Ozan Ersoy
umit'in tek vurustaki ustaligina lafim yok da (zaten bence bir forvet olarak tek yetenegi bu, ki bu yeterliydi madem, neden bu isi en iyi yapan adam jardel galatasaray'in elinde patladi? ) bazen o ustaligina asiri guvenmesi yuzunden kolaylikla atacagi golleri rovasata cakayim, topuk vurayim diye kacirip bize az sac bas yoldurmuyor. hakan'in kacirdiklarina sac bas yolarken, umit'in boyle sorumsuzca kacirdiklari memnun mu ediyor? ama yasina binaen hurmet ediyoruz tabi. daha genc o, gelismeye acik, anaokulundan yeni mezun oldu. dogum tarihi 1 ekim 1976, yani 25 gun sonra 32 yasina girecek. heyecanla galatasaray'in aydinlik gelecegine bizi tasiyabilmesi icin bekliyoruz.

bi de 'kafasini karistirdilar' lafi var, ama hakkaten komik bu. bisey yazamiyorum uzerine.

Posted: Wed Sep 05, 2007 2:05 am
by Ozan Ersoy
Fatih Mutlu wrote:
takiminda yetenekli forvetin vardir, birebirde adam gecer, alir surer, kuvvetlidir, top hakimiyeti yuksektir, drogba gibi, rooney gibi, henry gibi, etoo gibi, orta sahan da hizlidir, ileri geri oynar; elbette o zaman bu kadar cok top kaldirmaya ihtiyac duymazsin. galatasaray'da bunu yapacak forvet var mi? bulabildi mi galatasaray bak o kadar aradi da? ote yandan, nistelrooy'u manchester birakti da katar'a gitmedi herhalde adam. real madrid aldi. o real madrid ispanya ligini sampiyon bitirdi.
Hakan varken adam mi bariniyor GS'da? Trabzon'daki Umut GS'da yetisebilir mi? Batuhan GS'da olsa forma sansi bulabilir mi? GS'da kim oynayacaksa Hakan'in OK'ini alip da oynamak zorunda degil mi? Bunu bilmeyen var mi? Nonda'ya neler anlatiliyor kapali kapilar ardinda.
madem rakamlardan bahis acildi, bu genc olan, onu parlak olan umit karan (ki hayrettir, ben adamda ilerleme yerine dusus goruyorum her gecen gun) 26 mac oynamis ve 11 golu var. 18'e lig disi golleri de ekledin galiba. ve bu 11 golun 4 tanesini zaten bir macta atmis. isin fenasi oynadigi 26 macin, hadi bjk macini sayma 6 dk. oynamis, sadece 8 tanesinde gol atmis. yasina binaen hurmet gosteriyoruz tabi. o sakatliktan yeni ciktiysa, oburunun de annesi hastaydi is mazerete kalirsa.
Simdi interneti acip iki rakama bakamayan mi benim vaktimi aliyor, yoksa ben mi baskasinin? Umit 18 gol atti, Alex'in ardindan kil payi gol kralligini kacirdi. ACL koparmis, butun yaz kampini kacirmis bir oyuncudan bahsediyoruz. Kupa ve CL maclarini eklersek 22 gol ediyor 36 macta. Her iki mactan en azindan birinde adam gol atmis demektir.

http://www.tff.org.tr/Default.aspx?page ... siID=28144
ama yasina binaen hurmet ediyoruz tabi. daha genc o, gelismeye acik, anaokulundan yeni mezun oldu. dogum tarihi 1 ekim 1976, yani 25 gun sonra 32 yasina girecek. heyecanla galatasaray'in aydinlik gelecegine bizi tasiyabilmesi icin bekliyoruz.

bi de 'kafasini karistirdilar' lafi var, ama hakkaten komik bu. bisey yazamiyorum uzerine.
31 yasindaki adama potansiyeli var derken, ilerde buyuyecek bu isi ogrenecek demek istedigimi mi anladin simdi sen? Umit bu sene genel cizgisinin cok altinda basladi, bundan sonra ustune ekleyerek oynamaya baslayacak, top kaleyi daha cok tutacak, daha cok gol atacak eger calismaya devam ederse, sans verilirse demek istedim.

Birisi lafi dibinden anlamaya basladigi zaman tartismanin anlamsizligi ortaya cikar ve "hadi herkes kendine yoluna" denir. Belki yorgundur, belki uykusuzdur, belki kotu bir gun gecirmistir ama her neyse bundan sonrasi zaman kaybidir.

Ozan Ersoy

Posted: Wed Sep 05, 2007 2:59 am
by Tolga Girici
Benim Hakan'la ilgili canimi en cok sikan sey, oyundan alindiginda Feldkamp'in suratina bakmamasi ve karakter atmasi. ONun disinda sahada gercekten elinden geleni yapiyor ve bu sene takima faydali oldugunu ve olacagini dusunuyorum. Ama basta dedigim hareketi bu yastan sonra antipati yaratiyor bende. Milliyet'te yazidigi sampiyonluk hikayesinde Gerets onu ilk 11'e almayinca mac oncesi soyunma odasinda agladigini yaziyordu, marifetmis gibi. Bunu yapan adam 34-35 yasindaydi o zaman.

Birak 10 dakika da Nonda oynasin, onu da gorelim. Yarin Nonda takir takir golleri siralamaya baslarsa o zaman kiyamet kopacak demektir. Inter'e gittigi zaman taa oradan Jardel konusunda laf yetistiriyordu, kendini Jardel'le karsilastiran yazilar yaziyordu kendi web sitesinde, basinda cikan yorumlara cevap olarak, iyi hatirliyorum. Hakan'i ayakta tutan da bu hirs aslinda, ama her seyin fazlasi zarar. Eskiden haftalarca gol atamadigi zaman tolere ediliyordu cunku gencti, tutuklugu uzerinden attigi zaman patlama yapacagina inaniliyordu, ve oyle de oluyordu, ama simdi oyle bir durum yok, bu saatten sonra 20 gol falan atmasini beklemek zor, o yuzden de iyi bir forvet lazimdi ve geldi, eger o basarili olursa Hakan her mac ilk 11 oynamayacagina kendini alistirmasi lazim.

Posted: Wed Sep 05, 2007 3:24 am
by Fatih Mutlu
Ozan Ersoy wrote: Simdi interneti acip iki rakama bakamayan mi benim vaktimi aliyor, yoksa ben mi baskasinin? Umit 18 gol atti, Alex'in ardindan kil payi gol kralligini kacirdi. ACL koparmis, butun yaz kampini kacirmis bir oyuncudan bahsediyoruz. Kupa ve CL maclarini eklersek 22 gol ediyor 36 macta. Her iki mactan en azindan birinde adam gol atmis demektir.

http://www.tff.org.tr/Default.aspx?page ... siID=28144
cok pardon ya. yanlis yere bakmisim: http://www.bahisklavuz.com/stats/player ... &t=TUR0607

tarihlere de dikkat etmemisim, ozur dilerim :cry:

umit madem gercek cizgisinin altinda, hakan ise formda basladi -en azindan umit'e gore formda- neden umit dururken hakan elestiriliyor? benim takildigim yer burasi. su 4 maca bakalim, kim daha cok gol atmis, kim daha cok pozisyona girmis?

hakan'in kalli'ye yaptigini ben de cok yadirgadim tolga gibi. hatta hemen aklima su geldi, (yanlis hatirliyor da olabilirim ama) hakan'in galatasaray macerasi kalli ile basladi. kac hafta gol atamamis olmasina ragmen kalli onun arkasinda durdu. bugun geldigi yerde belki de en buyuk pay sahiplerindendir kalli. ve Allah hakan'a oyle bir firsat vermis ki, yillar sonra yine ayni hocasinin altinda hayatindaki belki de en anlamli rekoru kiriyor. ben hem golu attiginda, hem de oyundan cikisinda kosa kosa gidip kalli'ye sarilmasini beklerdim. ama hirsinin kurbani oldu ve bence cok buyuk ayip etti.

sonradan ekleme olacak ama az once santradan macin pozisyonlarini izlerken dikkatimi cekti:
Ozan Ersoy wrote: Ben "pres yapti, rakibi kitledi, iki kisiyi oyaladi, stoperleri kendine cekti" diye bir cevap bekliyordum, eksik kalmis. Demek pivot gorevini cok iyi yapti. Hangi topu indirdi de pozisyona girdik pek hatirlayamadim.
lincoln'un harika hareketlerinden sonra umit karan'a uzattigi, onun da ceza sahasi disindan tek dokunusla attigi sayilmayan golumuze bir daha bakin lutfen dikkatle. rakibin iki stoperi nerde? gercekten cok muhtesem bir goruntu.

Posted: Wed Sep 05, 2007 11:53 am
by Ali Gursel
Ozancigim,

Ayni topicte hem Hakan'la gecen yillara agit yakip hem de tarih fasarya ben tarihe bakmiyorum demek celiski olmuyor mu?

Ama senden hic beklemezdim, akli karismis falan gibi mazeretler bu seneki performansi icin Umit'in. Neden karismis akli, akli noksan falan mi bu adamin. Hadi Hakan'i atip ziyafet verelim, ertesi hafta Umit ruhsal problem falan yasarsa ne olacak. Profesyonel sporcunun akli karisik diye ozru olamaz. Hakan yurt disina gittiginde akli karisik oluyor, hic mazur goren oldu mu?

Bir de su sakatliklar meselesine gelelim. Umit gecen sene ne ilk ne son sakatligini yasadi, kariyeri boyunca surekli sakatlikla ugrasan bir adam. Bu Allah vergisi kismetsizlik olabilir, kendine iyi bakmayip profesyonellikte noksanliktan olabilir. Umit'in bacaklarinin icinde degilim, hangisi bilmem, ama Hakan'in 37 yasinda genel olarak Umit'ten daha saglikli olmasi, kafasinin karismamasi dusundurucu gelmiyor mu sana. Hakan'in 241'inci golunun resmi var resmi sitede, bir bak, poposu Umit Karan'in kafa hizasinda, sen dusun 37 yasinda adam boyle sicrarken oburu neden yerlerde surunuyor diye.

Gecen sene Umit 18 gol atti dogrudur, hatta 22 o da dogru, ben sana hemen 6 tanesini aciklayayim, 4 tane Manisa'ya, 2 tane 3-0 maglupken Liverpool'a. Gol mu, gol, Hakan da Moldova'ya 4 tane atti, ne ise yariyor? Puan esitligi halinde Manisa ya da Moldova ile ustte olmamiza mi? Golcuye ihtiyacimiz oldugu, Umit'in iyi olmasi gerektiginde Umit genellikle ortada yoktu. Sampiyonluk senemizi bundan haric tutarim ama 30 yasinda bir sene var bir sene yok adami da almayayim.

Alex ile karsilastirmissin, usenmezsen git Alex'in golleri ile FB'nin kac puan kazandigina bak, bir de bizim Umit'in golleriyle aldigimiz puanlara. FB sampiyon oldu, biz ne olduk?

Fatih yazmis, ama ben tekrar edecegim, hangi pozisyonu indirmis pivot olarak derken dahi bence Hakan konusunda on yargini ele veriyorsun, cunku tartismayi baslatan postunda bahsettigin pozisyondan saniyeler once cok guzel bir top indirmisti Hakan.

Butun bunlardan benim Umit giderse ziyafet cekecegim falan anlasilmasin. Umit yukaridaki problemlerinin yani sira bir suru meziyeti olan ve faydali olabilecek bir oyuncu (tipki Hakan gibi). Ama Hakan'i batiracagim diye Umit'in aklinin karisikliklarini bahane etmeye baslayinca analiz sasiriyor.

Bir de: Kalli'yi cok begeniyorsun, senenin en onemli transferi dedin. Yahu madem bu kadar iyi kurt bir hoca bu ve de madem Hakan boyle ayrilinca yemekler verilecek yillarimizi yakmis bir adam, kurt Kalli neden Necati, Hasan Kabze bir suru adam daha yolladi da Hakan'i oynatiyor? Bizim kurt Kalli'nin kulagi mi cekilmis, baski altinda falan mi?

Hakan karsitlarinin bir turlu aciklayamadigi hoca ustune hoca neden bir suru teknik adamin ondan vazgecemedigi. Ha pardon, bir tanesi vazgecti, cosku ile aksiyonlar yaparak, sonra gorduk ne oldugunu milli takima.

Umit'in ruhsal durumunu bahane edene kadar Hakan'a sahada yaptiginin hakkini verelim bence.

Ali

Posted: Wed Sep 05, 2007 4:00 pm
by Ufuk Sezekkaplan
Ali Gursel wrote:

Neden karismis akli, akli noksan falan mi bu adamin. Hadi Hakan'i atip ziyafet verelim, ertesi hafta Umit ruhsal problem falan yasarsa ne olacak. Profesyonel sporcunun akli karisik diye ozru olamaz.

Bir de su sakatliklar meselesine gelelim. Umit gecen sene ne ilk ne son sakatligini yasadi, kariyeri boyunca surekli sakatlikla ugrasan bir adam.

Hakan'in 241'inci golunun resmi var resmi sitede, bir bak, poposu Umit Karan'in kafa hizasinda, sen dusun 37 yasinda adam boyle sicrarken oburu neden yerlerde surunuyor diye.

Fatih yazmis, ama ben tekrar edecegim, hangi pozisyonu indirmis pivot olarak derken dahi bence Hakan konusunda on yargini ele veriyorsun, cunku tartismayi baslatan postunda bahsettigin pozisyondan saniyeler once cok guzel bir top indirmisti Hakan.

Bizim kurt Kalli'nin kulagi mi cekilmis, baski altinda falan mi?

Hakan karsitlarinin bir turlu aciklayamadigi hoca ustune hoca neden bir suru teknik adamin ondan vazgecemedigi.

Ali
Sevgili Ali,

Belki de Hakan'in konumunu nesnel degerlendiremiyoruz. Onu, Umit Karan'i referans alarak degerlendirmek yerine, su anda, bu sezon icin ama ozellikle Avrupa'da gelir getirecek maclar bakimindan ele almak daha dogru olmaz mi ?

Tut ki Umit Karan, futbol teknigi ile, yasam tarzi ile ve sakatliklari ile yetersiz olsun (oyle de zaten, kendi adima 2-3 yildir sadece Umit'e bagli bir forvetin onun sakatlik riskleri nedeniyle problemli oldugunu soyluyorum). Bu, Hakan'in bu sene icin Galatasaray'a fayda saglayip saglamayacagini acikliyor mu?

Hakan kafaya ciktiginda poposu Umit burnunu gecebilir. Bunun sebebi basit, o pozisyonda Hakan'in sicramis, Umit sicramamistir.

Bilirsin ki istatistikler ve onlarin varacagi genel sonuclar, 1-2 dar ornekleme ile aciklanamazlar. O yuzden senin gibi cok objektif bakan bir adamin nasil boyle rasgele bir pozisyonu ele alip acayip bir sonuc cikardigini anlamadim. Ki bu metodoloji ile istenirse Umit'in gecen sene attigi goller sirasinda Hakan'in nerede gezdigine ait 40 ornek bulunur.

Hakan'in "pivot forvet" sifati, Ersun Yanal zamaninda turedi. Ersun, adam gibi cikip da Hakan'i takimdan kesmesinin nedenlerinin teknik olmadigini soyleyemedi. Futbol ici bir neden aradiginda da "bize pivot forvet lazim degil" dedi. Adamin adi ondan sonra kaldi pivot forvet.

Dunya futbolunda boyle tarif var mi bilmiyorum. Ama varsa, bu yanlis bir sistemin forveti olsa gerekir. Adiyla saniyla "doldur bosalt" sisteminin.

Ne yazik ki bugun itibariyle Hakan da bir doldur bosalt golcusudur. Gecen gun yazdim (aksi gibi o gun de Koprivnica macinda olmadik gol atti) Hakan ancak kafa golu ve alti pasta karambol golu atabilir.

Yasi, tarzi, gecmis deneyimleri maalesef boyle bir sonuc verir.

Simdi, Karan'i, Necati'yi, Kabze'yi falan unutalim; bunlar ters emsaller olarak dusunuce tarzimizi kisitliyor ve isi Ahmet Mehmet'ten iyidir gibi bir dar kiyaslamaya sokuyoruz.

Benim sorum, Hakan, yaninda her kim olursa olsun, UEFA klasmaninda oynayacagimiz maclarda takimi forvette tasir mi ? Ona el freni mi olur ? Lincoln gibi hizli dusunen bir adamla Hakan ceza sahasi onunde verkac yapabilir mi mesela? Ribery ile Hakan oynayabilmis miydi ya da?

Diyorsaniz ki Hakan her yonuyle bu yuku tasir, eyvallah. Tartisma bitmistir.

Bu maclar, 30-40 milyon Euro sezon yatirimi yaptigi soylenen takimimiz icin yasamsal onemdedir. Ve hicbir sey Galatasaray'in menfaatlerinden onemli degildir.

"Hakan karsitlarinin bir turlu aciklayamadigi hoca ustune hoca neden bir suru teknik adamin ondan vazgecemedigi" demissin. Dogru soru.

Ben de azili bir Hakan karsiti olarak bu olguyu hakikaten aciklayamiyorum. Zaten aciklamak icin fikir uretmeye kalkanlar her duzeyde bir araba laf yiyorlar. Basinda da bu boyle.

Tolga Girici yukarida Hakan'in Kalli'nin yuzune bakmadan oyundan cikisini yadirgamis.

E ama Hakan bunu Hagi zamaninda da yapti, hatta Galatasaray kaptanlik bandini yere caldi. Terim'in ilk doneminde de yapti, cip krizi cikartti. Begenin, begenmeyin milli takim hocasinin altini oydu.

Buna ragmen hicbir hoca Hakan'dan vazgecemiyor.

Gerci Avrupa'da oynadigi kuluplerin hepsinde hocalar ondan yararlanmayi pek dusunemediler nedense, yani Italya'da ve Ingiltere'de kolayca vazgecildi de, burada durum hakikaten bir tuhaf.

Bu sene 30-40 milyon Euro yatirim kaynaginin nereden bulundugu kadar tuhaf.

Posted: Wed Sep 05, 2007 4:42 pm
by Mert Tokman
Ufuk Sezekkaplan wrote:Hakan'in "pivot forvet" sifati, Ersun Yanal zamaninda turedi. Ersun, adam gibi cikip da Hakan'i takimdan kesmesinin nedenlerinin teknik olmadigini soyleyemedi. Futbol ici bir neden aradiginda da "bize pivot forvet lazim degil" dedi. Adamin adi ondan sonra kaldi pivot forvet.

Dunya futbolunda boyle tarif var mi bilmiyorum. Ama varsa, bu yanlis bir sistemin forveti olsa gerekir. Adiyla saniyla "doldur bosalt" sisteminin.

Ne yazik ki bugun itibariyle Hakan da bir doldur bosalt golcusudur. Gecen gun yazdim (aksi gibi o gun de Koprivnica macinda olmadik gol atti) Hakan ancak kafa golu ve alti pasta karambol golu atabilir.

Yasi, tarzi, gecmis deneyimleri maalesef boyle bir sonuc verir.
Ben Hakan'i tartismak istemiyorum artik - sadece Pivot Forvet'in tanimina aciklik getirmek istiyorum...

Dunya futbol literaturunde "Center Forward" seklinde geciyor ve bakin ne deniyor:

Code: Select all

Centre forward (CF)
The centre forward, has one main task: to score goals. Coaches will often field one striker who plays over the shoulder of the last opposing defender and another attacking forward who plays somewhat deeper and assists in creating goals as well as scoring. The former is usually a large striker, typically known as a "target man", who is used either to distract opposing defenders to help team mates score, or to score himself; the latter is usually of quicker pace, and is required to have some abilities like finding holes in the opposing defence and, sometimes, dribbling. In other cases, strikers will operate on the wings of the field and work their way goalwards. Yet another variation is the replacement of the target man with a striker who can thread through-balls.

Players who specialise in playing as a target are usually of above-average height - notably Peter Crouch (6 ft 7 in (2.01 m)), Jan Koller and Nikola Žigić (both 6 ft 8 in (2.03 m)) - with good heading ability and an accurate shot. They tend to be the "outlet" player for both midfielders and defenders, able to hold the ball up and allow other players time to enter the game. They tend to score goals from crosses, often with the head, and can use their body strength to shield the ball while turning to score. Adriano, Didier Drogba, Alan Shearer, Luca Toni, David Trezeguet, Dimitar Berbatov, Hernan Crespo and Ruud van Nistelrooy are some examples.

Other forwards may rely on their pace to run onto long balls passed over or through the opposition defence, rather than collecting the ball with their back to goal like a target man. Some forwards can play both of these roles equally well, for example players such as Thierry Henry, Andriy Shevchenko, Fernando Torres and Henrik Larsson or past players like Eusébio, Gerd Müller and Marco van Basten.


[edit] Striker (S)
It should be noted that there is a difference between a centre forward and a striker and these two roles are easily confused, although they do share similarities. A striker is better known for making runs to beat defenders, trying to beat the offside trap and playing close to the goal area. They are typically recognised as quick, with good reaction speed and given few defensive responsibilities. Current examples of these are Ronaldo, Filippo Inzaghi, Romário, Samuel Eto'o, Michael Owen and David Villa. This contrasts with the centre forward's different style of holding up play and leading the front line.
Yukari da bizim pivot forvet dedigimiz "centre forward" ile "striker" arasinda ki fark tanimlanmis...

Hakan'a baktigimiz zaman - "target man" cinsi centre forward'larin yapmasi gereken herseyi yapiyor - fakat en buyuk eksigi ayakla vurus teknigini onbes-yirmi sene de yeteri kadar gelistirmemesidir. Her halde bunda hepimiz hemfikiriz :wink:

Posted: Wed Sep 05, 2007 5:00 pm
by Ozan Ersoy
Mert Tokman wrote:
Ben Hakan'i tartismak istemiyorum artik - sadece Pivot Forvet'in tanimina aciklik getirmek istiyorum...

Dunya futbol literaturunde "Center Forward" seklinde geciyor ve bakin ne deniyor:
Ayip ediyorsun Mert :(. Gercekten guvendigim daglara kar yagiyor. Dunya futbol literaterunde deyip wikipedia'dan yazi almak da nereden cikti? Ne referans var ne kaynak bu yazida.

"This article does not cite any references or sources.
Please help improve this article by adding citations to reliable sources. (help, get involved!)
Unverifiable material may be challenged and removed.
This article has been tagged since February 2007."

Center forward yillarin Santraforunu (turkceye nereden girmis bu kelime acaba) aciklayip striker diye de ayirmis. Ingilizler ikisini de ayni adam icin kullanirlar. Ayiracaklarsa Center forward ve de Forward diye ayirirlar. Ikili uclu ofanslar da center forward in yaninda oynayan adamlara forward derler. Mesela Hakan center forward (striker) Arif Erdem forward'dir.

hey Allah'im ne gunlere kaldik. Pivot santrafor, striker.. Zorlaniyoruz epey... Ufuk'un dedigi gibi aciklamasi pek yok cunku.

Ozan Ersoy

Posted: Wed Sep 05, 2007 5:03 pm
by Ercan Arslan
Ben herzaman Hakan tartismalarindan uzak durmak istemisimdir... cunku sonunda sende haklisin sende demek durumunda kaliniyor..zaten Hakan boyle biri oldugu icin cok populer...

yalniz Mert'in ekledigi aciklamaya ve verilen örnek oyuncu isimlerine baktim.. aciklamalar ok ama örneklerin bazilari sanki bence uygun ya da dogru degil gibi..

Centre Forward: yani Pivot forvet... cakili oynar tek vurus, son vuruslarda iyi olan golculer..son donemde genelde uzun boylu oluyorlar..ama eskiden bunlar 1.70-1.80 arasi adamlardan olusuyordu..

orneklere bakarsak;
Adriano, Didier Drogba, Alan Shearer, Luca Toni, David Trezeguet, Dimitar Berbatov, Hernan Crespo and Ruud van Nistelrooy are some examples.
Alan Shearer ve Hernan Crespo ok... Crouch o da dogru... Ama Berbatov bence cok iyi top tasiyan biri... Alan Shearer mesela bizim eski Tanju tipine uyuyor..ama bize gelen en buyuk son vurus ustalarindan biri Jardel'di iste yeri burasi..
Gerd Müller
top tasiyip gol atan forvet tiplerine örnek olarak bu adamin verilmesi biraz garip geldi.. dunyanin en firsatci golculerinden diye tanimlaniyor..bu da onu Tanju, Shearer benzeri bir sınıfa sokar...
Filippo Inzaghi, Romário, Michael Owen
Yine striker icin koşan, defansi dagitan ve hucumda defansif ozellikler ustlenen denilmis ve bu yukaridaki isimler ornek verilmis.. Inzaghi kesinlikle son vuruslari iyi olan biri.. Owen'da oyle..Romario'nun da hucum pres yaptiginahic tanik olmadim...

bence Hakan hep pivot pozisyonda oynuyor olarak tanimlandi ama tam olarak bu sinifa girmiyor...o biraz hybrid..biraz Pivot biraz Striker oynuyor..son vuruslari zayif oldugu icin tam pivot degil..ama hareket edip defansi hataya zorlayan yapisi ile de biraz Striker... zaten herkesin kafalari karistiran, yararli mi zararli mi tartismalarinin bitmemesinin nedeni de sanirim bu ikisinden biraz olmasi..yada her ikisininden birini cok iyi yapamiyor olmasi..

Posted: Wed Sep 05, 2007 5:08 pm
by Mehmet Marsan
Mert Tokman wrote: Hakan'a baktigimiz zaman - "target man" cinsi centre forward'larin yapmasi gereken herseyi yapiyor - fakat en buyuk eksigi ayakla vurus teknigini onbes-yirmi sene de yeteri kadar gelistirmemesidir. Her halde bunda hepimiz hemfikiriz :wink:
Malesef artik yapamiyor. Manisa macinda siyahi stoper cocukdan top alir gibi kac kere geldi aldi topu. Saha performansi disinda bir surude negativ yanlari var.

Hakan'in en buyuk ozelligi hirsi. Bu yasta inatla oynamaya calisiyor. Buyumu yapmis nedir artik beceremedigini goremiyenler var.

Umit Karan'a gelince. Adam istikrarsizlik abidesi. Bir var bir yok, yasda gelmis 32ye. Attigi gol sayisina fazla takmak yaniltici olabilir. Ben su halimde GS de oynasam senede 7-8 gol atarim. Top devamli rakip ceza sahasinda dolaniyor, Hakan itis kakis islerini ustlenmis durumda sonunda bir tarafima carpar iceri girer.

Kamyon dolusu para harcayip sonunda forvet hattinda Hakan, Karan, Nonda uclusune bel baglamamiz hic hayirli olacaga benzemiyor.

Posted: Wed Sep 05, 2007 5:58 pm
by Murat Kara
Bizim Saban'in rekor kirmasi yuzunden bugun dunyanin ote ucunda Galatasaray ve Hakan Sukur adini ayni gun icersinde, degisik ortamlarda iki kere duydum.

Bir de dogru durust telafuz edebilseler.

Posted: Wed Sep 05, 2007 7:56 pm
by Mert Tokman
Ozan Ersoy wrote:Ayip ediyorsun Mert :(. Gercekten guvendigim daglara kar yagiyor. Dunya futbol literaterunde deyip wikipedia'dan yazi almak da nereden cikti? Ne referans var ne kaynak bu yazida.

"This article does not cite any references or sources.
Please help improve this article by adding citations to reliable sources. (help, get involved!)
Unverifiable material may be challenged and removed.
This article has been tagged since February 2007."

Center forward yillarin Santraforunu (turkceye nereden girmis bu kelime acaba) aciklayip striker diye de ayirmis. Ingilizler ikisini de ayni adam icin kullanirlar. Ayiracaklarsa Center forward ve de Forward diye ayirirlar. Ikili uclu ofanslar da center forward in yaninda oynayan adamlara forward derler. Mesela Hakan center forward (striker) Arif Erdem forward'dir.

hey Allah'im ne gunlere kaldik. Pivot santrafor, striker.. Zorlaniyoruz epey... Ufuk'un dedigi gibi aciklamasi pek yok cunku.

Ozan Ersoy
Yaziyi dogru durust okumamissin... adam centre forward'lari da kendi icinde iki kategoriye ayirmis... "target man" dedikleri cins ve ornek olarak da Crouch, Zigic, ve Koller gosterilmis - bunlara Lokvenc, Klinsman, Bierhoff, Jancker, Rushveldt, vesaire de eklenebilir. Hakan'da bu grubun icine girer... Sonradan verilen orneklerden bazilari yanlis - bunu Ercan zaten soylemis... Bu "target man" - yada bizim pivot veya hedef forvet dedigimiz --- bunun en buyuk ozelligi kaleye araksi donuk oynamayi sevmesi ve geriden gelen toplar icin kendini gostermesi - top havadan da gelir yerden de... bu tip oyunculari uzun boylu ve guclu kuvvetli seciyorlar ki havadan da top gelirse indirsin rakibi ile top arasin da bir set olustursun diye... topu indirmek, ofansta takim cogalana kadar saklamak, sagdan soldan iceri cut eden diger forvetlere arkasi donukken pas cikarmak bu futbolcularin mac icinde ki rolleri arasinda. Fakat tabii ki en onemli gorevleri gol atmak ve arkasi kaleye donukken bir pivot hareketi ile donup kaleye vurmayi becermek onemli bu adamlar icin... Bu hedef adamlar daha cok boya posa ve fiziki mucadeleye dayali futbol oynuyorlar...

Ikinci grup centre forward'lar - kaleye yuzu donuk topla rakibin ustune giden, hizini ve teknigini kullanarak pozisyona giren adamlar... Henry ve Sheva icin her iki rolu de oynar denilmis ama bence Hnery icin dogru olabilir ama Sheva sadece ikinci gruba girebilecek bir adam...

Stiker ise topsuz oynayan - tek vuruscu adamlar - firsatciliklari ve kisa mesafede hizlari ile defansin arkasina sarkip bizim "beles" dedigimiz golleri atiyorlar - Inzaghi ve Romario guzel ornekler... Ronaldo, Etoo ve Owen bence hem bunu hem de ikinci cins centre forward rollerini ayni anda oynayabilen adamlar...

Herhalde simdi iyice acik olmustur... zaten benim bunu buraya koymam abes... herkes neyin ne oldugunu biliyor - bilmeyen adamla futbol tartismak gereksiz zaten...

Posted: Wed Sep 05, 2007 9:07 pm
by Fatih Mutlu
Ufuk Sezekkaplan wrote: Simdi, Karan'i, Necati'yi, Kabze'yi falan unutalim; bunlar ters emsaller olarak dusunuce tarzimizi kisitliyor ve isi Ahmet Mehmet'ten iyidir gibi bir dar kiyaslamaya sokuyoruz.

Benim sorum, Hakan, yaninda her kim olursa olsun, UEFA klasmaninda oynayacagimiz maclarda takimi forvette tasir mi ? Ona el freni mi olur ? Lincoln gibi hizli dusunen bir adamla Hakan ceza sahasi onunde verkac yapabilir mi mesela? Ribery ile Hakan oynayabilmis miydi ya da?

Diyorsaniz ki Hakan her yonuyle bu yuku tasir, eyvallah. Tartisma bitmistir.

Bu maclar, 30-40 milyon Euro sezon yatirimi yaptigi soylenen takimimiz icin yasamsal onemdedir. Ve hicbir sey Galatasaray'in menfaatlerinden onemli degildir.
bu takimda elimizdeki forvetler kim? umit+ozgurcan+nonda+hakan

gidenleri unutalim demisiz, pekala. isterseniz onu da konusuruz ama anlami yok.

bu kulup transferin son gunune kadar baptistasindan konesine morientesinde afonso alvesine kadar forvet, hatta forvetler aradi mi? aradi. alabildi mi? alamadi. oyle ya da boyle alamadi. alabildigimiz nonda.

o halde elimizdeki bu dorde bakacagiz. nonda'yi henuz hicbirimiz bilemeyiz ama diger ucune bakinca, maalesef su an en iyisi, en faydalisi, 37 yasinda da olsa, hakan sukur. keske umit karan, iki sene oncesinin ustune koyabilseydi, onu gectim, keske o durumunu koruyabilseydi. ama su an o umit karan'in yerinde yeller esmekte. hal boyleyken, hakan'a bu kadar yuklenilmesini anlayamiyorum. adam 4 haftalik performansinda 8 gol pozisyonu ile en cok gol pozisyonuna giren ikinci futbolcu olmus. 3 tane de golu var.

simdi su koyulastirdigim yerlere gelelim: bu kadar gol pozisyonuna giren bir adam neden el freni olsun?

hani artik sanki yokmus, bunlari artik yapamiyormus, onu sevenler bunlari sehir efsanesine donusturdu denen seyler var ya, rakip stoperleri uzerine cekme, ileride top indirme, geriden gelenlere top cikarma, verkaca-duvar pasina girme. bunlari hala daha yapiyor hakan. bazilarini yazdik, ekleyelim: verilmeyen penalti pozisyonunda, beline sarilan stoperin disinda, arkadan da zenci stoper de uzerine geliyor, hakan dusuruldugunde, diger forvetimiz umit karan rahat-markajsiz sekilde (acaba neden?) topu alip sutunu cekiyor. yukarida da bahsetmistim, yine umit karan'in attigi sayilmayan golumuz. iste asagida goruntusu var:
Image

yani bi adam daha ne yapsin diyecek degilim. keske elimizde olsa da, daha iyisi olsa. hakan'i da daha verimli kullanabilsek. ama elimizdekiler icinde belki de en iyisi. elinden geleni de yapiyor. gene de en cok elestirilen o oluyor.

Posted: Thu Sep 06, 2007 5:45 am
by Ozan Ersoy
Fatih Mutlu wrote:adam 4 haftalik performansinda 8 gol pozisyonu ile en cok gol pozisyonuna giren ikinci futbolcu olmus. 3 tane de golu var.

simdi su koyulastirdigim yerlere gelelim: bu kadar gol pozisyonuna giren bir adam neden el freni olsun?

hani artik sanki yokmus, bunlari artik yapamiyormus, onu sevenler bunlari sehir efsanesine donusturdu denen seyler var ya, rakip stoperleri uzerine cekme, ileride top indirme, geriden gelenlere top cikarma, verkaca-duvar pasina girme. bunlari hala daha yapiyor hakan. bazilarini yazdik, ekleyelim: verilmeyen penalti pozisyonunda, beline sarilan stoperin disinda, arkadan da zenci stoper de uzerine geliyor, hakan dusuruldugunde, diger forvetimiz umit karan rahat-markajsiz sekilde (acaba neden?) topu alip sutunu cekiyor. yukarida da bahsetmistim, yine umit karan'in attigi sayilmayan golumuz. iste asagida goruntusu var:
Image

yani bi adam daha ne yapsin diyecek degilim. keske elimizde olsa da, daha iyisi olsa. hakan'i da daha verimli kullanabilsek. ama elimizdekiler icinde belki de en iyisi. elinden geleni de yapiyor. gene de en cok elestirilen o oluyor.
Bu klasik "sonucu neden sanma" ornegidir bana gore. Bu resmin zahmetle buraya gecilmesi cok iyi olmus da aciklayalim.

Felsefi bir soru:

Yuzu kaleye donuk bir adam mi daha tehlikelidir, yoksa sirti kaleye donuk bir adam mi?

Bu felsefi soruyla karsilasan herkesin filozof edasiyla esit derecede derin dusundugunu ve "tabii ki kaleye donuk olan daha tehlikelidir. Cunku adam kaleyi goruyor, topu aldigi gibi kaleyi tutan bir vurus yapabilir. Otekisi bilmiyor nerede oldugunu en iyi olasilik pas verecektir" seklinde bir yanit verdigini varsayalim.

Guzel... Herkes filozofmus burada heyt be..

E peki bu iki stoper neden pozisyon icabiyla daha tehlikeli olan adami Umit'i tutmuyor ve gole sebep oluyor ama hakemin yanlis karariyla ipten aliniyor da Hakan'i tutuyorlar?

Bu bir felsefe sorusu degil, genel yetenek sorusu...

El cevap: Bu Turkiye'deki defans anlayisinin acizligini gosteren bir tablodur. Bu tablolar eklenir neden CL'ye gidilip, 0 cekip 4. olundugunu, milli takimlarin bir turlu isi bitiremedigini aciklar. Avrupa'da ust duzey futbol anlayisinda boyle bir sacmalik gorulmez. Adam paylasimi, pasi alanin tehlike orani, kacan adami takip, alan savunmasi, oyun okuma bunlar iyi savunmanin temel ilkeleridir. Turk liginde mucadele var ama savunma anlayisi sifir, hucum organizasyonu sifirin altinda, gol becerisi rezalet. Varsa yoksa kiran kirana mucadele, tempo, orta sahada varyete, topa hakim olma, pres ama fundamental eksilikler, oyun bilgisi cehaleti hat safhada.

Bu resim stoperlerin salakligindan degil de Hakan'in becerisinden ustun kabiliyetinden, rakiplere saldigi korkudan olusmustur der butun krediyi Hakan'a verirseniz, bana burada Hakan ne yapiyor, ne gibi bir becerisi var da 2 stoperi kendine cekiyor fizik kurallari dahilinde anlatmaniz gerekir. Miknatis yutmustur belki de...Tamam bu bir savunma hatasidir derseniz de iki forvetle oynadigiz zaman birisi arkasi donuk ve verkac pozisyonunda duvar rolunu ustlendiginde savunmanin salaklik derecesine gore bu pozisyonlari bulacaksiniz demektir. Hakan burada bir parametre degildir, oyunun parcasidir. Hakan'i al Makani koy, Hakan pozisyonunda oynat iki forvet duzeninde oynat, boyle aciz savunmalar hep boyle aciklar verecektir.

Bir baska sefil savunma Ankaragucu takimindaydi. Onun resimleri de gecilse keske. Umit'in bombos durumda vurdugu iki kafa sutunda iki stoper ne Umit'i ne Hakan'i tutuyordu. Safdiller 6 pasin icine kumelenmisler kendi kalecilerini tutuyorlardi.

Bana gore, yetersiz takimlarin yetersiz savunmalarina karsi gol atamayan 20 sut cekip 3'unu atabilen, oyundan dusen, ayaginda top tutamayan, surekli top kaptiran, gucu macin ilerleyen dakiklarinda gittikce dusen hucum oyuncusu var sadece. Bu da daha iyi gunleri. Yakinda 20'de bire duser. Kalli'nin kesemeyecegine de inanmiyorum. Kalli cok cin bir adam, sahada kendini rezil etmesini veya sakatlanmasini bekliyordur tahminen. Cunku kesildi mi kiyamet kopacak iyi biliyor.

Ozan Ersoy

Posted: Thu Sep 06, 2007 8:36 am
by Fatih Mutlu
Ozan Ersoy wrote: Yuzu kaleye donuk bir adam mi daha tehlikelidir, yoksa sirti kaleye donuk bir adam mi?

Bu felsefi soruyla karsilasan herkesin filozof edasiyla esit derecede derin dusundugunu ve "tabii ki kaleye donuk olan daha tehlikelidir. Cunku adam kaleyi goruyor, topu aldigi gibi kaleyi tutan bir vurus yapabilir. Otekisi bilmiyor nerede oldugunu en iyi olasilik pas verecektir" seklinde bir yanit verdigini varsayalim.
ben filozof olmayan biri olarak, senin tahmin ettigin cevabi vermiyorum. soyle ki, yuzu kaleye donuk adam, zaten ilerde olmaz. o defansin arasina girmez, giremez. girse, yuzunu kaleye donemez, donse bir anlami kalmaz. ilerde olan adam, yuzunu oyunun oynandigi bolgeye donmek zorunda. hedefte olmak zorunda, pivot santrfor dedigimiz de bu oluyor. yuzu kaleye donuk adam daha geridedir. o defansin gobegindeki kalabaliga girmeden, geriden kosarak gelir. oyle ki, markaj altina girmemis olsun ve hucumda pasi atacak oyuncu onun kosu yolunu gorebilsin. ama ileride baska bir adamin yoksa, geride rakibin bekleri rahatlikla boyle kacan adamlari bekleyecek ve karsilayacaktir. zira, kendilerini mesgul eden adam olmayacaktir. ustelik bu bekler, o adam yuzu kaleye donuk, daha tehlikeli diye ta orta sahaya kadar gidip adam kovalamaz. o zaman is adam adama savunmaya doner ki, bu da artik kullanimdan kalkiyor.

turkiye'deki defanslarin acizligi falan gibi seyler de mazeret degil, hakan'i luzumsuz da kilmiyor. neticede turkiye'deki lig ve kupa yarislari da onemli galatasaray icin. boyle defanslara boyle forvet diyebiliriz pekala.
Bana gore, yetersiz takimlarin yetersiz savunmalarina karsi gol atamayan 20 sut cekip 3'unu atabilen, oyundan dusen, ayaginda top tutamayan, surekli top kaptiran, gucu macin ilerleyen dakiklarinda gittikce dusen hucum oyuncusu var sadece. Bu da daha iyi gunleri. Yakinda 20'de bire duser.
burada yazdiklarinin hicbirisi gecerliligi olan veya somut olan elestiriler degil. gol atamayan dedigin adamin 4 macta 3 golu var. 3/20 gosterdigin adamin gercek orani 8 gol pozisyonunda 3 gol. yuzde 15le yuzde 37.5 arasindaki fark kadar. oyundan dusen dedigin adamin gol dakikalari 67, 77, 84. "surekli top kaptiran" elestirisine de katilmiyorum. galatasaray hemen herkes en az hakan kadar top kaptiriyor. "bu daha iyi gunleri, yakinda 20'de bire duser" ise sadece senin temennin. en azindan su an oyle degil. ileride dedigin gibi olursa, o zaman ona gore degerlendiririz. ama bugun "bu adam uc-bes haftaya kicini kaldiramaz" diye oyuncu elestirmek kadar sacma bisey dusunemiyorum. ustelik, tum bu elestirileri hakan'a yaparken, onun yaninda 4 mactir oynayan, hakan'in yarisi kadar pozisyona girememis, cogu macta ciddi anlamda oyundan dusen, hatta bazilarinda dogru durust mucadele bile edemeyen, penalti disinda 4 macta bir (1) gol atmis adama hicbisey dememek, hicbisey dememek bir kenara dursun "bu cocukta umit var, ileride acilacaktir, sezona baslarken kafasini karistirdilar, biraz sabir cok iyi olacak" diye arka cikmak ne akla, ne izana, ne insafa sigar. (ilerleyen haftalarda iyi olsun, siralasin gollerini, koysun takima agirligini, o zaman hep beraber takdir edelim kendisini burada.)