Page 1 of 4

Ribery

Posted: Sun Mar 06, 2005 9:50 pm
by Cengiz Akgun
Ribery hakkinda bir suru konu acilmi$. Ucaga bindirmekten turun da takima girmeye kadar. Ama galiba Ribery benim actigim bu sade konu altinda epeyce gundemi tutacak gibi. O yuzden bunu bir tepeye yapi$tiralim.

Bence GS onundeki en buyuk sorun bu adami elinde bir sure tutup ne kadar verim alacagi. Cunku bu gidi$le ilk Avrupa macinda bu borc batiginda GS'ya jani mafya patronun dedigi gibi "GS'ya ve dolayisi ile Ribery'e geri ceviremeyecegi turden bir teklif" gelmesi cok buyuk bir ihtimal. O zaman elin hamur karnin ac oturmak kalacak geriye. Bari bir iki genc oyuncuya surtunmesi ile tozu kalsa bu hunerlerin. Bena kalirsa di4ardan gelecek bir gaddarlik ve hainlik yaninda beyni donmu$ eski ka$arlilarin icerden gosterecekleri tepkisi de onemli. Cafercan, Ozgurcan Zafercan filan gibi eldeki bir suru can'in adamla du$up kalkip birkac $ey ogrenmesi cok faydali olacak.

Posted: Sun Mar 06, 2005 10:56 pm
by Mehmet Gorgen
Vallahi adam uçaktan indikten sonra kel sinandan başlayarak bir sürü adam hatta kendi oyuncularımız ribery hakkında methiyeler düzmüştü.

Tek sevindiğim nokta anlatılanların gerçek çıkması.

Endişem ise GS'ın sözleşmenin devam edebilmesi için sezon sonuna kadar 1.5 milyon euro'yu çıkartabilmesi. Belli olmaz bizimkiler adamların parasını geciktirir oınlar da sözleşme iptal oldu deyip oyuncularını geri alırlar.Olur mu olur. Bizdeki beceriksiz yöneticileri gördükten onra böyle şeyler olabileceğini hep aklımın birucunda tutuıyorum.

Posted: Sun Mar 06, 2005 11:07 pm
by Cengiz Akgun
Mehmet Gorgen wrote: ..
Endişem ise GS'ın sözleşmenin devam edebilmesi için sezon sonuna kadar 1.5 milyon euro'yu çıkartabilmesi. Belli olmaz bizimkiler adamların parasını geciktirir oınlar da sözleşme iptal oldu deyip oyuncularını geri alırlar.Olur mu olur. Bizdeki beceriksiz yöneticileri gördükten onra böyle şeyler olabileceğini hep aklımın birucunda tutuıyorum.
Olacagina bak sen. Ama o gun kendini de munasip yerinden Hasnun Galip sokakta bir yere asarlar Canaydin'i bugun bravo be ne bicim transfer yapti ba$kan diyenler.

Kulagina bir $eyler uflemi$ler olmali ki uzerindeki olu topragi ile mikrofon onunde babalandi rica filan dese de hakeme "biraz kendine ceki duzen versin bu hakemler" diye. Hani korle yatan $a$i kalkar derler ya belki yaninda iki koltuk otede oturandan sirayet etmi$ olabilir ama o cok soyledigi "feyir-pley" "centilmenlik" ve "ho$ goruluk" nereye gitti bilmem. Aslinda hakem biraz gozunu acsa daha ilk yarida 9 ki$i oynamaya ba$layacakti GS.

Posted: Thu Mar 10, 2005 10:25 am
by Tan Erten
Ribery gercekten izlemesi heyecan verici bir futbolcu. Enteresandir, bu futbolcuya karsi Turkiye'de buyuk bir sempati olusmaya basladi. Rakip takim taraftarlarinin acimasiz alaylari bunda ne kadar etkili bilemiyorum ama dun gazetede verilen habere gore Ribery formalari yok satiyormus.

Posted: Fri Mar 11, 2005 8:17 am
by Mehmet Gorgen
bugünkü milliyet'ten:

Bir golüm eksik

Sarı - Kırmızılılar'ın Fransız yıldızı, son vuruşlarını geliştirmesinin gerektiğini söyledi. Anelka ile tarzlarının farklı olduğunu belirten Ribery, "Bizi karşılaştırmasınlar" dedi


'Çok büyük kulüp'
TRANSFERİN bitmesine sayılı saatler kala Galatasaray'a imza atarak Fransızlar'ı büyük bir şoka uğratan Franck Ribery, Sarı - Kırmızılı formaya çabuk alıştığını açıkladı. Genç yıldız, Türkiye'ye gelirken kafasında herhangi bir şüphenin olmadığını dile getirerek, "Galatasaray büyük bir kulüp. İyi oyuncularla ve iyi antrenörlerle çalışacağımı biliyordum. Bu da karar vermemi kolaylaştırdı. Bana çok yardımcı oluyorlar. Türkiye'de mutluyum" dedi.

'Eksiğimi biliyorum'
RİBERY, yeteneklerinin beğenilmesinden memnunluk duyduğunu da vurguladı. Başarılı oyuncu sözlerini şöyle sürdürdü; "Tek eksiğimin gol olduğunu söyleyebilirim. Herkes bunu geliştirmem gerektiğini söylüyor. Ben de elimden geleni yapıyorum" ifadelerini kullandı. Ribery, Anelka ile sürekli karşılaştırılmalarına anlam veremediğini açıklayıp, "İkimizin de tarzları farklı. O kendi işini yapıyor, ben kendi işimi yapıyorum" diye konuştu.

'İki ay görüşmüştük'
SARI - Kırmızılı kulüple sözleşme imzalamasının çok hızlı geliştiğini açıklayan Ribery, ilk temasın aylarca öncesinden başladığını belirtti. Fransız futbolcu, "Basında transferimle ilgili haberler yer almaya başladığı zaman biz neredeyse yüzde 90 mutabakata varmıştık. İş imzaya kalmıştı" yorumunu yaptı. Ribery, Galatasaraylı taraftarların kendisine gösterdiği ilginin futbol motivasyonunu artırdığını ve kendisine güç kazandırdığını iddia etti.

Posted: Fri Mar 11, 2005 12:43 pm
by Hasan Tezcan
Daha önce de belirtmistim ama yazi forumun cökertilmesi ile birlikte silindi.

Franck'i rahat biraksinlar artik, yöneticiler olsun, medya olsun, taraftar olsun.
Calisma huzurunu bu ortam icinde bulmasi zor. Samimi degiliz, biraz
abartiyoruz gibi me geliyor. Medya onu begendiginden degil rating yapmak
icin sisiriyor, okuyan taraftar inaniyor, maca gidenler 'vay be demek
o kadar varmis' dusunup yazilanlara inaniyor, yöneticiler ise firsat biliyor...

Franck iyi oyuncu olabilir, ama yazilanlar kadar degil bence, daha gelisme
caginda. Bu yuzden 'Ribery' topic'i benim biraz garibime gitmekte.

TR insanlar kolay kahraman ilan edilebiliyor. 'Mega, super, muhtesem'
kelimeleri bir cok kez ucuz, yersiz ve gereksiz kullaniliyor. Bunlara dikkat
etmenizi rica ediyorum.

Posted: Fri Mar 11, 2005 4:06 pm
by Niyazi Gunay
Hasan Tezcan wrote:Daha önce de belirtmistim ama yazi forumun cökertilmesi ile birlikte silindi.

Franck'i rahat biraksinlar artik, yöneticiler olsun, medya olsun, taraftar olsun.
Calisma huzurunu bu ortam icinde bulmasi zor. Samimi degiliz, biraz
abartiyoruz gibi me geliyor. Medya onu begendiginden degil rating yapmak
icin sisiriyor, okuyan taraftar inaniyor, maca gidenler 'vay be demek
o kadar varmis' dusunup yazilanlara inaniyor, yöneticiler ise firsat biliyor...

Franck iyi oyuncu olabilir, ama yazilanlar kadar degil bence, daha gelisme
caginda. Bu yuzden 'Ribery' topic'i benim biraz garibime gitmekte.

TR insanlar kolay kahraman ilan edilebiliyor. 'Mega, super, muhtesem'
kelimeleri bir cok kez ucuz, yersiz ve gereksiz kullaniliyor. Bunlara dikkat
etmenizi rica ediyorum.
Hasan Abi buradaki durum aynen kecinin olmadi yerde Abdullrahman celebi durumu olusturuyor, takimda dikine oynayip pas verbilen adam olmadigi icin--hos bunu butun lige geneleyebiliriz-- boyle bir adam bulunca kendimizden gectik...

Niyazi

Posted: Fri Mar 11, 2005 4:55 pm
by Mustafa Dogan
Ribbery yerli bir futbolcu olsa birkaç maç sonra sıradanlaşır diyee düşünürdük çünkü genelde böyle oluyor! Ama Allahtan çocuk yabancı! Birde röportajında kestane maçını sormuşlar, o da bana bu konuda bilgi verilmedi demiş! İyiki çocuğun kafasına böyle şeyler sokmuyorlar! Fenerin bütün yıldız transferlerinin ilk röportajlarında "GS maçını sabırsızlıkla bekliyorum" diyecek kadar doldurulduğu düşünülürse, buda bişeydir!

Posted: Fri Mar 11, 2005 5:53 pm
by Mehmet Cirak
Ribery iyi transfer, bunu gorduk, fakat herseyin bokunu cikartmasak olmaz. 21 yasindaki bir futbolcunun (hatta herhangi bir insanin, futbolcu olmasi gerekmiyor) daha gelisecegi cok yon var ama Hasan Agabey'in dedigi gibi boyle bir ortamda bu zor.

Yarin bir kritik pas hatasi yapar, bu sefer de kafasina kafasina vururlar adamin, ne yazik ki memlekette bu isler boyle. Ya da diger futbolculari uzebilir bir kisinin on plana cikarilmasi. En cok da adamin ozel hayatinin bozulmasindan korkuyorum. Cok tatli/sempatik bir karisi var gibi gozukuyor, simdi etrafini bir suru manken/sarkici/turkucu/televoleci cevirir, kafasini allak bullak ederse boku yeriz. Umarim som agizlilik etmiyorumdur.

Daha once bir cok postumda belirttigim gibi, futbolumuz kendileri futbol ulemasi/otoritesi ilan etmis gerzeklerin elinde, o yuzden ileri gidemiyoruz ya.

Posted: Fri Mar 11, 2005 5:55 pm
by Hasan Tezcan
Yabancilari da gözumuzde bu kadar buyutmeyelim ;-) TR'ye gelenlerin kacta
kacindan yararlanabiliyor kuluplerimiz. Verim alabiliyorlar mi, para
kazanabiliyorlar mi?

Istikrari yakalamak icin emek vermelisin.

Posted: Fri Mar 11, 2005 6:01 pm
by Tan Erten
Arkadaslar, Turk insaninin psikolojisini bilmez gibi konusuyorsunuz. Burada hayat boyle, "super", "mukemmel", "carpici" kelimeleriyle birlikte "berbat", "rezil", "serefsiz" laflarini oldukca yogun duyariz, kullaniriz.

Ribery'yi goklere cikarmak icin erken, dogru. Ancak o da sadece dikine top kullanmayi bilen ortalama bir futbolcu degil. Oyle olsa zaten Fransa umit milli olmazdi. Galatasaray taraftarini heyecanladiran ileriki gunlerde gelebilecegi yer, potansiye var bu cocukta :) Izin verin de kac sezondur, yuzu gulmeyen taraftar biraz heyecanlansin.

Medya da kullanacak bunu, Galatasaray'in boyle ilgi ceken transferi olmamisti bir suredir. Eh, gazetecilere de laf lazim, yoksa ne yazilacak her gun, TV'de saatlerce nasil geyik muhabbeti yapilacak?

Posted: Sun Mar 13, 2005 12:00 pm
by Mehmet Gorgen
Image

Posted: Thu Mar 17, 2005 11:58 pm
by Hasan Tezcan

Posted: Wed Mar 23, 2005 4:13 am
by Murat Gökcigdem
Mahmut beyin kulaklarini cinlatarak Fransa Haber ajansindan Ribery hakkinda bir haber okumaya calistim. Tercumeden yarim yamalak bir sey anlasiyor ama lisani olan Galatasarayli arkadaslar herhalde bu yazidan daha zevk alirlar. Fransa mili takimi Isvicreye karsi filan derken cuma gunku FR milli kadrosuna baktim ama kendisinin adini gormedim olsun GS hakkinda baya iyi demec vermis gibi geliyor...

Son olarak adamin ortalari -nazar degmesin- yerini cok iyi buluyor. Insallah diger takim arkadaslarida orta yapmayi ondan ogrenirler. Cunku Ozanin dedigi gibi kanatlarimizdan gelen ataklarimiz bizi gol poziyonlarina sokuyor...

2006 Espoirs - Ribéry, le Stambouliote chamboule-tout (MAGAZINE)

PGF
22 March 2005
12:19
Agence France Presse

PARIS, 22 mars (AFP) -

Le milieu de terrain Franck Ribéry, transféré de Metz à Galatasaray (1re div. turque) lors du mercato, à la surprise générale, revendique ses choix et veut briller avec l'équipe de France Espoirs de football vendredi contre la Suisse pour démontrer qu'il ne s'est pas trompé.

"Bien sûr, la Turquie ce n'est pas le championnat d'Espagne, d'Angleterre ou d'Italie. Mais Galatasaray ce n'est pas non plus Metz. Je quitte un bon club qui m'a beaucoup apporté, mais dont l'objectif reste le maintien, pour un autre club qui vise la Ligue des Champions, qui compte des milliers et des milliers de supporteurs et qui se trouve dans une grande ville pleine d'histoire", affirme Ribéry, sûr de son choix, à l'AFP.

Meilleur passeur de la L1 à la trêve (8 passes), son départ vers le club turc a fait couler beaucoup d'encre et soulevé les critiques. S'il est conscient qu'il a donné un coup de pied à l'establishment français en émigrant en Turquie, Ribéry revendique haut et fort sa décision.

"Moi je n'ai pas la chance d'avoir connu les grands clubs français, Lyon, Marseille, PSG, mais maintenant je suis dans un grand club. Pourquoi voulez-vous que je regrette ? Tout se passe bien. Je joue régulièrement, on a gagné nos deux derniers matches et on est à deux points de Fenerbahce le leader du championnat", confie le Nordiste. De retour de blessure, il a été titulaire lors des deux dernières journées.

"De plus, j'ai été très bien accueilli par les autres joueurs et par les supporteurs. Je suis bien intégré. Il y a pas mal de gens qui parlent français et j'ai un traducteur qui m'accompagne en permanence pour que je comprenne tout et je puisse me faire comprendre. Cela se passe très bien", explique Ribéry, qui porte le numéro 28 à Galatasaray.

Ascension fulgurante

Trop jeune pour l'aventure à l'étranger ? Trop vert pour la pression ? Formation pas finie ? "Ecoutez, j'ai quitté ma famille à 13 ans pour aller en centre de formation à Lille. Je ne suis pas si jeune que cela (21 ans) et j'ai acquis de l'expérience", balaye Ribéry, issu d'une milieu modeste, qui a transité par Boulogne, Lille, Alès, Brest puis Metz lors d'une ascension fulgurante vers le haut niveau, mais émaillée par de nombreuses galères (échec scolaire, retour à Boulogne, rétrogradation d'Alès...).

"Galatasaray m'a fait une belle offre et j'ai été tenté par le pari de jouer dans ce grand club. C'est le football. J'ai lu plein de choses dans les journaux mais moi je sais ce que fais. Chaque joueur fait son choix", ajoute Ribéry. "On ne parle peut être pas souvent du football turc en France, mais je crois qu'avec l'arrivée d'Anelka et la mienne on va en parler plus".

Le néo-stambouliote n'oublie toutefois pas la France et les Espoirs. A Galatasaray, le milieu de terrain évolue à droite, comme avec les Espoirs. Il a très à coeur de montrer qu'il continue de progresser, en portant le maillot des Bleuets lors la double confrontation contre la Suisse (vendredi à Troyes) et Isräel (mardi à Herzliya, en Israël): "Je suis vraiment content d'être là. Je reviens dans le groupe et pour moi c'est important de pouvoir continuer avec les Bleus".

pgf/dlo

Posted: Wed Mar 23, 2005 7:34 am
by Ozgur Huseyinoglu
Forumu takibedenler arasinda, ingilizce bilenlerin sayisi, Fransizca bilenlerden oldukca fazladir diyerekten, Google'in tercume servisinden gecireyim dedim Murat Agabeyin gectigi haberi:
2006 Hopes - Ribéry, Stambouliote chamboule-all (MAGAZINE)
the medium of ground Franck Ribéry, transferred from Metz in Galatasaray (1st div. Turkish) at the time of the mercato, to the general surprise, asserts its choices and wants to shine with the team of France Hopes of football Friday against Switzerland to show that it was not mistaken.

"Of course, Turkey it is not the championship of Spain, England or Italy. But Galatasaray it is not either Metz. I leave a good club which brought to me much, but whose objective remains the maintenance, for another club which aims at the League of the Champions, which counts thousands and thousands of supporteurs and who is in a large city full with history ", affirms Ribéry, sure of its choice, to the AFP.

Better passor of L1 to trêve (8 master keys), his departure towards the Turkish club made run much ink and raised criticisms. If it is conscious that it gave a kick to the French Establishment while emigrating in Turkey, Ribéry asserts and strong its decision high.

"Me I do not have the chance to have known the large French clubs, Lyon, Marseilles, PSG, but now I am in a large club. Why do you want that I regret? All occurs well. I play regularly, one gained our two last matches and one is at two points of Fenerbahce the leader of the championship ", entrusts Nordiste. Of return of wound, it was titular at the time the two last days.

"Moreover, I was very well accomodated by the other players and the supporteurs. I am well integrated. There are no badly people who speak French and I have a translator who accompanies me permanently so that I include/understand all and I can render comprehensible myself. That occurs very well ", explains Ribéry, which carries number 28 in Galatasaray.

Rise fulgurating

Too young person for the adventure abroad? Too much green for the pressure? Not finished formation? "Listen, I left my family at 13 years to go in center of formation to Lille. I am not so young that that (21 years) and I acquired experiment ", sweeps Ribéry, resulting from a medium modest, which forwarded by Boulogne, Lille, Alès, Brest then Metz during a rise fulgurating to the top level, but enamelled by many galères (school failure, return in Boulogne, retrogradation of Alès...).

"Galatasaray quoted beautiful to me and I was tempted by the bet to play in this large club. It is football. I read full with things in the newspapers but me I know what do. Each player makes his choice ", adds Ribéry. "One does not speak can be not often Turkish football in France, but I believe that with the arrival of Anelka and mine one will speak about it more".

The néo-stambouliote does not forget however France and the Hopes. In Galatasaray, the medium of ground evolves/moves on the right, as with the Hopes. It has very in heart to show that it continues to progress, while carrying the shirt of the Cornflowers at the time double confrontation against Switzerland (Friday in Troyes) and Isräel (Tuesday with Herzliya, in Israel): "I am really glad there to be. I return in the group and for me it is significant to be able to continue with the Blue ones ".
"Umit" Milli takim olayi, Fransizca'da da ayni sekilde ifade ediliyor sanirim (Ingilizce'ye "Hope" diye transfer edildigine gore), ilginc!

Murat Agabey, dalginlikla gidip, A-Milli kadrosuna mi bakmistin Ribery icin bilmiyorum ama, bizimkisi, her ne kadar "I am not so young" dese de, daha genc canim... :) Fransiz Futbol Federasyonu giris sayfasinda, bu yazinin yazilisi itibariyla 7. sirada bizim gencin baska bir haberi de cikmis hatta:

Fransizca bilenler orjinali icin buraya
Kirik Ingilizce cozmekten hoslananlar da buraya:
Franck Ribéry: "In a dynamics of confidence"
Image Image
"I am in a dynamics of confidence. After having evolved/moved still recently in Brest in National, me here today in Galatasaray and in Hopes (photo, vis-a-vis the Netherlands, in Sète). Despite everything, I remain concentrated. I know from where I come. In Turkey, I adapted well. Installed in Floria, in Istanbul, I live in the same building as Rigobert Song. The club is currently 2nd, at 2 points of Fenerbahçe. I was five times holder. I think of having delivered two good services, with three decisive master keys. I am happy to find the selection for these two go very significant vis-a-vis Switzerland and Israel. I always keep same passion and the same desire."
Hoscakalin,