Gecen hafta Rize macinda biraz umutlanmistik, bir sistem belki de var diye. Takim fena oynamamis, sisirme toplar en az duzeydeydi. Verkaclar guzel ara paslari falan izledik. Tabii rakip de bayagi kotu oynamisti. Bu mac aslinda diger maclarda hissedilen basina buyruk bir takim kimligini nerdeyse aklimdan silmisti. Dunku maci izlerken bu sene cogu macta farkettigim duzensiz, rasgele oyunun geri dondugunu farkettim. Yenilgiden fazla uzludugum ve bundan sonra basimiza cok dert acacak olaylar sunlar:
* Takimda bir sistem yok, ya da var ama dinleyen yok. Yani durum zora girince takim topu Hakan'a taraf sisirme yapmaya basliyor, bunun Gerets'in plani oldugunu dusunmek bile istemiyorum. Eger degilse de basina buyruk bir takim var. Veya oyunu saha icindeki belirli oyuncular yoneltip Gerets'i kaale almiyorlar.
* Takim icinde birlik yok, her an birbirini sorgulayan sitem eden iki futbolcu bulmak cok kolay. Hatta Hakan'a taraf gelen bir hava topuna Necati mudahele edince bir de minik toplanti yapildi sahada. Necati "Hakan abi soylesene dokunmayim dedi" Hakan da ne dediyse Necati yuzunu egip oyuna devam etti. Sabri en az 2-3 kisi ile tartisti. Ornek cok, kisacasi ayaklardan fazla ceneler ve yuz mimikleri isliyor macta. Bu sadece dunku maca ozel degil.
* Duran toplarda hicbir organizasyon yok, kimin atacagi bile herzaman belirsiz. Ozelliklere kornerler evlere senlik, ya kisa pas ondan sonra da kaptirilan top hakkinda tartisma veya on direge kesilip ilk defans adamini gecmeyen ortalar. Bu mu calisilan kornerler, oyleyse on direge bizden giden kim var.
* Kanatlar evlere senlik. Oralarda oynayan oyuncular cok kotu ortalar yapiyorlar, ozellikle Ergun diger kaleciyi mi calistiriyor belli degil. Orta degin biraz sert olur, eskiden yapmadigi is de degil yani ama artik orta yapmayi unutmus (milli macta hatirlamisti bir macligina). Diger orta saha adamalari ile koordinasyon sifir. Sagdaki adam sola soldaki adam saga kaymaktan pozisyonunu oynayan kalmiyor. Zaten takimdaki hicbir kanat adami saniyorum esas pozisyon olarak kanat adami degil, yerlerinde oynayan baska adam var diye kanata konmus adamlar.
* Takimin pas yapmasini bilen ve acayip yan ve geri pas yapmayan ender adamlarindan biri Ilic, bu is icin alinmis ve herhalde o yuzden israrla oynatiliyor ama adamla verkac yapacak oyuncu yok, ver kismi ve kac kismi var da top geri gelmiyor adama. Zaten adam iyi topcu ama oyunu yonlendirecek biri degil, arada bir iyi ara topu atiyor, yapsalar guzel verkac da yapabiliyor. Defansif yonu cabaladigi zaman bile sifir, sadece adamin yaninda kosuyor.
* Defans adam paylasmayi ve kademe anlayisini unutmus. Sag ve sol bekler defansa zarar veriyor.
* En buyuk sorunlardan biri de forvet. Su anda bence Necati ve Umit, Hakan'dan daha formda. Israrla Hakan oynatiliyor, bu ona da takima da zarar veriyor. Hakan'in sucu mu degil mi bilemem ama o oynarken sistem varsa da bozuluyor. Onun yeteneklerini daha iyi sekilde kullanabiliriz, durum kotu gidince kendisi de moral olarak cokuyor ve duygusal olan kisiligi kendine ve cevresine zarar veriyor.
* Takimda birlik kalmamis, birbirlerine inanclarini yitirmisler, zaten devamli tartisma ve "verkac" eksikligi bunun gostergesi. Herkes sanki baska bir roman okuyor, ya da ayni romanin baska sayfalarini.
Neyse yazi cok uzamasin. Sisirme toplar ve takimin niye boyle oynadigini Fenerbahce macinin konusu altinda yazip sormustum. Kimse bu konuyu fazla irdelemek istemiyor, cevap cikmadi. Bu konu bence takim icinde de boyle kimse bu konuyu irdelemek istemiyor. Ortaya cikan da sadece ilk onbiri belirleyen ve yedekleri arada bir oyuna sokan teknik direktor, antremanlarda ne yapiyorlar buyuk bir soru isareti. Otorite kesin yok, sistem var mi yok mu sizin takdirinize kalmis. Herkesin bu konularda ne dusundugunu merak ediyorum.
Basina buyruk bir takim
Moderator: Staff
-
- Posts: 211
- Joined: Tue Oct 22, 2002 10:46 pm
- Location: DUBAI
Acikcasi cok irdelemeye gerek yok, futbol oynamayi bilmeyince top ileri dogru sisiriliyor, bu taktigi ingilizler ii yapardi ama tpu gonderdikleri yer ve uzun boylu oyuncu fazlaligi ile bir sekilde sonuc aliyorlardi. Bu bir tarzdir basari saglayabilir ama yillarca ingiltereye uluslarasi platformda kupa getirmemistir. Elimizdeki kadro gucsuz ve burada her soze katiliyorum hakikaten sorunlu bir durum var ortada ya para odnemiyor ya Hakan Sukur olayi var ya song ve Thomas rahatsiz falan filan... Bu kadar sorunun oldugu yada o sekilde lanse edilen bir kulubunde basarili olmasini beklemek zor olsa gerek, allahta ligmiz cok kalitesiz bu yuzden hala 2. siradayiz ama ben BJK nin bizi yakalayip gececegine inaniyorum
-
- Posts: 2806
- Joined: Tue Oct 22, 2002 9:07 pm
- Location: Ankara - Yas:29
- Contact:
Bence de eger takim akillanmazsa, kendine gelmezse, hem besiktas hem de kayseri bizi gecer. Bence bu sene gecen seneden farkli olarak birincilik degil, ikinciligi korumak icin mucadele verelim. Sampiyonlar ligine kalmak cok onemli.Oltunc Özgür wrote:Acikcasi cok irdelemeye gerek yok, futbol oynamayi bilmeyince top ileri dogru sisiriliyor, bu taktigi ingilizler ii yapardi ama tpu gonderdikleri yer ve uzun boylu oyuncu fazlaligi ile bir sekilde sonuc aliyorlardi. Bu bir tarzdir basari saglayabilir ama yillarca ingiltereye uluslarasi platformda kupa getirmemistir. Elimizdeki kadro gucsuz ve burada her soze katiliyorum hakikaten sorunlu bir durum var ortada ya para odnemiyor ya Hakan Sukur olayi var ya song ve Thomas rahatsiz falan filan... Bu kadar sorunun oldugu yada o sekilde lanse edilen bir kulubunde basarili olmasini beklemek zor olsa gerek, allahta ligmiz cok kalitesiz bu yuzden hala 2. siradayiz ama ben BJK nin bizi yakalayip gececegine inaniyorum
-
- Posts: 3764
- Joined: Wed Oct 23, 2002 4:18 am
- Location: NC, USA
Sevgili Murat, sordugun sorunun aslinda cevabi bu macta gizli. Gerets'in falan boyle bir taktik verdigi yok. Bir takimin orta sahasi bu kadar fizik ve teknik acidan zayif olursa mecburen uzun top sisirecek. Kime gore zayif? Rakibe gore. Hasan - Ergun - Ilic ayakta duramiyorlar. Ikili mucadeleye giremiyorlar, adam gecemiyorlar, kafaya cikamiyorlar, rakipten yavaslar. Yani fiziksel olarak zayiflar. Teknik acidan da kimsenin oyun duzeni dusunecek, kafayi kaldiracak iki tane verkac yapacak, orta sahada top dolastiracak kapasitesi yok. Kaldi ki bu fiziksel duruma da bakar. Cok kosabiliyorsan, bos alana kacarsin, topu tutup kafani kaldiracak iki saniyen olur. Yoksa durdugun yerde durur, kalabaligin arasinda topu kaptirirsin. Ilic bir ara pasi verkac yapacak diye butun mac bekliyoruz. En iyi Saidou gozukuyor dusunun... Iclerinde en fazla top kapan, en az pas hatasiyla oynayan oydu. Bir tane Hakan'a gol pasi verdi aslinda Hakan topa dokunamadi bile...
Neden Gerets boyle bir taktik vermiyor diyorum. Cunku PSV hic bir zaman boyle sacma bir taktikle oynamadi. Cunku ikinci yari basladi, GS 10 dakika top dolastirdi, hep yerden. Demek ki devre arasinda futbolcularini uyarmis. Izleyin banttan bir on dakika bir suru guzel pas yapip, sabirli oynadik. Sonra oyun dengelenince, FB biraz kosmaya baslayinca, pas hatalari artti, orta saha savunmasini da yapamadigimiz icin yani kaptirdigimiz topu yeniden kazanamadigimiz icin yine basladilar sisirmeye ileri.
Bence Gerets'in yapacagi en akilli sey su anda gencleri dusunmek olur. Herkes de ayakta alkislar. Kesinlikle de bundan kotu olmaz. Ikinciligi uzun sure koruyamayacagimiz gun gibi asikar.
Ozan Ersoy
Neden Gerets boyle bir taktik vermiyor diyorum. Cunku PSV hic bir zaman boyle sacma bir taktikle oynamadi. Cunku ikinci yari basladi, GS 10 dakika top dolastirdi, hep yerden. Demek ki devre arasinda futbolcularini uyarmis. Izleyin banttan bir on dakika bir suru guzel pas yapip, sabirli oynadik. Sonra oyun dengelenince, FB biraz kosmaya baslayinca, pas hatalari artti, orta saha savunmasini da yapamadigimiz icin yani kaptirdigimiz topu yeniden kazanamadigimiz icin yine basladilar sisirmeye ileri.
Bence Gerets'in yapacagi en akilli sey su anda gencleri dusunmek olur. Herkes de ayakta alkislar. Kesinlikle de bundan kotu olmaz. Ikinciligi uzun sure koruyamayacagimiz gun gibi asikar.
Ozan Ersoy
-
- Posts: 1333
- Joined: Tue Feb 22, 2005 11:33 am
Re: Basina buyruk bir takim
Ben GS-FB macinin konu basligi altinda bununla ilgili bugun (28 Kasim)gorusumu yazdim. Sorun Hakan Sukur'den kaynaklaniyor. O varken, baska bir futbol tarzi dusunulemez. O yuzden de Torino dahil hicbir Avrupa takiminda basarili olamadi.Murat Fahrioglu wrote: Sisirme toplar ve takimin niye boyle oynadigini Fenerbahce macinin konusu altinda yazip sormustum. Kimse bu konuyu fazla irdelemek istemiyor, cevap cikmadi.
-
- Posts: 1764
- Joined: Tue Oct 22, 2002 5:45 pm
Ozan, dediklerine tamamen katiliyorum, aslinda cevaplarin da dunku macta oldugunu maalesef gordum. Sizler de ne dusunuyorsunuz diye buraya yazmak istedim. Diger arkadaslarin dediklerinin de olayda payi var. Esas sebepler senin ozetledigin gibi. Hakan Sukur olayi da var, yok degil, ama olay tamamen onun sucu da degil diger faktorler de mevcut.Ozan Ersoy wrote:Sevgili Murat, sordugun sorunun aslinda cevabi bu macta gizli. Gerets'in falan boyle bir taktik verdigi yok. Bir takimin orta sahasi bu kadar fizik ve teknik acidan zayif olursa mecburen uzun top sisirecek. Kime gore zayif? Rakibe gore. Hasan - Ergun - Ilic ayakta duramiyorlar. Ikili mucadeleye giremiyorlar, adam gecemiyorlar, kafaya cikamiyorlar, rakipten yavaslar. Yani fiziksel olarak zayiflar. Teknik acidan da kimsenin oyun duzeni dusunecek, kafayi kaldiracak iki tane verkac yapacak, orta sahada top dolastiracak kapasitesi yok. Kaldi ki bu fiziksel duruma da bakar. Cok kosabiliyorsan, bos alana kacarsin, topu tutup kafani kaldiracak iki saniyen olur. Yoksa durdugun yerde durur, kalabaligin arasinda topu kaptirirsin. Ilic bir ara pasi verkac yapacak diye butun mac bekliyoruz. En iyi Saidou gozukuyor dusunun... Iclerinde en fazla top kapan, en az pas hatasiyla oynayan oydu. Bir tane Hakan'a gol pasi verdi aslinda Hakan topa dokunamadi bile...
Neden Gerets boyle bir taktik vermiyor diyorum. Cunku PSV hic bir zaman boyle sacma bir taktikle oynamadi. Cunku ikinci yari basladi, GS 10 dakika top dolastirdi, hep yerden. Demek ki devre arasinda futbolcularini uyarmis. Izleyin banttan bir on dakika bir suru guzel pas yapip, sabirli oynadik. Sonra oyun dengelenince, FB biraz kosmaya baslayinca, pas hatalari artti, orta saha savunmasini da yapamadigimiz icin yani kaptirdigimiz topu yeniden kazanamadigimiz icin yine basladilar sisirmeye ileri.
Bence Gerets'in yapacagi en akilli sey su anda gencleri dusunmek olur. Herkes de ayakta alkislar. Kesinlikle de bundan kotu olmaz. Ikinciligi uzun sure koruyamayacagimiz gun gibi asikar.
Ozan Ersoy
Ufuk'un yazdiklarini ancak simdi okudum, bazi noktalarda haksiz degil. Yani Hakan konsundaki gostergeler su anda Ufuk'u hakli cikarir cinsten. Ilkel futbol taktigi konusunda da hakli, ama Ozan'in dedigi gibi bu taktigi degistirmek icin orta sahaya buyuk revizyon lazim.
Ayrica takima "Agabey-Caylak" havasindan cok, gercek arkadaslik havasi getirilmesi lazim, birlik lazim. Bunun icin de belirli kidem ve kademeler yumusatilmali. Yonetimin pek takima katki yapacagini sanmiyorum, Gerets'in de biraz eli kolu bagli gibi, bir duzelme olacaksa bu futbolcularin kendi icinden cikabilir ama umitli degilim. Problem olanlar cozum bulacaklarina sorunu daha da buyutuyorlar.
-
- Staff Member
- Posts: 6562
- Joined: Tue Oct 22, 2002 9:19 pm
- Location: Bakirkoy-Ist
- Contact:
Re: Basina buyruk bir takim
Sorunları net şekilde çok güzel yazıya dökmüşsün.. Çözüm olarak aklıma gelen ilk şey beceriksiz yönetimin gitmesi olacak ama adam gibi başkan adayıyım diye ortaya çıkan biri yok.Murat Fahrioglu wrote:Gecen hafta Rize macinda biraz umutlanmistik, bir sistem belki de var diye. Takim fena oynamamis, sisirme toplar en az duzeydeydi. Verkaclar guzel ara paslari falan izledik. Tabii rakip de bayagi kotu oynamisti. Bu mac aslinda diger maclarda hissedilen basina buyruk bir takim kimligini nerdeyse aklimdan silmisti. Dunku maci izlerken bu sene cogu macta farkettigim duzensiz, rasgele oyunun geri dondugunu farkettim. Yenilgiden fazla uzludugum ve bundan sonra basimiza cok dert acacak olaylar sunlar:
* Takimda bir sistem yok, ya da var ama dinleyen yok. Yani durum zora girince takim topu Hakan'a taraf sisirme yapmaya basliyor, bunun Gerets'in plani oldugunu dusunmek bile istemiyorum. Eger degilse de basina buyruk bir takim var. Veya oyunu saha icindeki belirli oyuncular yoneltip Gerets'i kaale almiyorlar.
* Takim icinde birlik yok, her an birbirini sorgulayan sitem eden iki futbolcu bulmak cok kolay. Hatta Hakan'a taraf gelen bir hava topuna Necati mudahele edince bir de minik toplanti yapildi sahada. Necati "Hakan abi soylesene dokunmayim dedi" Hakan da ne dediyse Necati yuzunu egip oyuna devam etti. Sabri en az 2-3 kisi ile tartisti. Ornek cok, kisacasi ayaklardan fazla ceneler ve yuz mimikleri isliyor macta. Bu sadece dunku maca ozel degil.
* Duran toplarda hicbir organizasyon yok, kimin atacagi bile herzaman belirsiz. Ozelliklere kornerler evlere senlik, ya kisa pas ondan sonra da kaptirilan top hakkinda tartisma veya on direge kesilip ilk defans adamini gecmeyen ortalar. Bu mu calisilan kornerler, oyleyse on direge bizden giden kim var.
* Kanatlar evlere senlik. Oralarda oynayan oyuncular cok kotu ortalar yapiyorlar, ozellikle Ergun diger kaleciyi mi calistiriyor belli degil. Orta degin biraz sert olur, eskiden yapmadigi is de degil yani ama artik orta yapmayi unutmus (milli macta hatirlamisti bir macligina). Diger orta saha adamalari ile koordinasyon sifir. Sagdaki adam sola soldaki adam saga kaymaktan pozisyonunu oynayan kalmiyor. Zaten takimdaki hicbir kanat adami saniyorum esas pozisyon olarak kanat adami degil, yerlerinde oynayan baska adam var diye kanata konmus adamlar.
* Takimin pas yapmasini bilen ve acayip yan ve geri pas yapmayan ender adamlarindan biri Ilic, bu is icin alinmis ve herhalde o yuzden israrla oynatiliyor ama adamla verkac yapacak oyuncu yok, ver kismi ve kac kismi var da top geri gelmiyor adama. Zaten adam iyi topcu ama oyunu yonlendirecek biri degil, arada bir iyi ara topu atiyor, yapsalar guzel verkac da yapabiliyor. Defansif yonu cabaladigi zaman bile sifir, sadece adamin yaninda kosuyor.
* Defans adam paylasmayi ve kademe anlayisini unutmus. Sag ve sol bekler defansa zarar veriyor.
* En buyuk sorunlardan biri de forvet. Su anda bence Necati ve Umit, Hakan'dan daha formda. Israrla Hakan oynatiliyor, bu ona da takima da zarar veriyor. Hakan'in sucu mu degil mi bilemem ama o oynarken sistem varsa da bozuluyor. Onun yeteneklerini daha iyi sekilde kullanabiliriz, durum kotu gidince kendisi de moral olarak cokuyor ve duygusal olan kisiligi kendine ve cevresine zarar veriyor.
* Takimda birlik kalmamis, birbirlerine inanclarini yitirmisler, zaten devamli tartisma ve "verkac" eksikligi bunun gostergesi. Herkes sanki baska bir roman okuyor, ya da ayni romanin baska sayfalarini.
Neyse yazi cok uzamasin. Sisirme toplar ve takimin niye boyle oynadigini Fenerbahce macinin konusu altinda yazip sormustum. Kimse bu konuyu fazla irdelemek istemiyor, cevap cikmadi. Bu konu bence takim icinde de boyle kimse bu konuyu irdelemek istemiyor. Ortaya cikan da sadece ilk onbiri belirleyen ve yedekleri arada bir oyuna sokan teknik direktor, antremanlarda ne yapiyorlar buyuk bir soru isareti. Otorite kesin yok, sistem var mi yok mu sizin takdirinize kalmis. Herkesin bu konularda ne dusundugunu merak ediyorum.
Çok kısır döngü içerisindeyiz.Borçlar 150 milyon usd olmuş. Başkanın 2 gün önce açıkladığı üzere Her sene 15 milyon usd bütçe açığı var. 2 sene sonra 180 milyon usd olacak borçlar var. Eldeki malları güzel bir projeyle elde çıkarıp ilk önce borçları azaltacak cesaretli kongre üyeleri çok az. Daha doğrusu şimdiki yönetime hiçbir kongre üyesi güvenmiyor ama yine de 2 sene daha başkan diye önümüze sunacaklar.
-
- Posts: 3605
- Joined: Sat Jan 15, 2005 11:06 pm
- Location: Izmir
Sezon basinda, GS'in UEFA Kupasi'ndaki grubundan cikip nisana kadar Avrupa sahalarinda kalacagini dusunuyordum.Maalesef on elemeyi bile gecemedik.Ligi 1. ya da 2. bitirmemiz halinde gelecek sezon basinda oynayacagimiz on eleme maclarini kaybetmemiz de surpriz olmaz.
Ekonomik olarak guclu olmadigimiz surece istedigimiz kadroyu kuramayacagimiz da ortada.
Yalniz elimizde oldukca yetenekli genc oyuncular var. Ulusal Takimlarda basarili maclar cikardilar.Bu oyunculari gelecek sezonlar icin en iyi sekilde hazirlamaliyiz.Kendilerini en iyi sekilde gelistirebilecekleri takimlarda,liglerde gorev yapmalilar.Bu PAF ligi olur,1.2.3. ligler de olabilir.Iclerinde 100% hazir olanlar varsa,bu sezon GS'da oynasinlar.
Su anda oynamalari gereken ligdeler mi,ona emin degilim;bu da beni dusunduruyor.
Mesela,Cafercan Rizespor'a kiralandi,oynadigini gormedim.Devre arasinda GS'a geri donmeli,ve kendini en iyi sekilde gelistirebilecegi ligde,takimda forma giymeli.
Genc oyunculari iyi hazirlarsak,ekonomik durum duzeldiginde ust duzey yabanci oyunculari transfer edip,istedigimiz GS'i olusturabiliriz.Bunu da dogru adimlari atmamiz halinde en az 3-4 senede yapabiliriz.
Ekonomik olarak guclu olmadigimiz surece istedigimiz kadroyu kuramayacagimiz da ortada.
Yalniz elimizde oldukca yetenekli genc oyuncular var. Ulusal Takimlarda basarili maclar cikardilar.Bu oyunculari gelecek sezonlar icin en iyi sekilde hazirlamaliyiz.Kendilerini en iyi sekilde gelistirebilecekleri takimlarda,liglerde gorev yapmalilar.Bu PAF ligi olur,1.2.3. ligler de olabilir.Iclerinde 100% hazir olanlar varsa,bu sezon GS'da oynasinlar.
Su anda oynamalari gereken ligdeler mi,ona emin degilim;bu da beni dusunduruyor.
Mesela,Cafercan Rizespor'a kiralandi,oynadigini gormedim.Devre arasinda GS'a geri donmeli,ve kendini en iyi sekilde gelistirebilecegi ligde,takimda forma giymeli.
Genc oyunculari iyi hazirlarsak,ekonomik durum duzeldiginde ust duzey yabanci oyunculari transfer edip,istedigimiz GS'i olusturabiliriz.Bunu da dogru adimlari atmamiz halinde en az 3-4 senede yapabiliriz.
-
- Posts: 2806
- Joined: Tue Oct 22, 2002 9:07 pm
- Location: Ankara - Yas:29
- Contact:
Selçuk Samli wrote: Yalniz elimizde oldukca yetenekli genc oyuncular var. Ulusal Takimlarda basarili maclar cikardilar.Bu oyunculari gelecek sezonlar icin en iyi sekilde hazirlamaliyiz.Kendilerini en iyi sekilde gelistirebilecekleri takimlarda,liglerde gorev yapmalilar.Bu PAF ligi olur,1.2.3. ligler de olabilir.Iclerinde 100% hazir olanlar varsa,bu sezon GS'da oynasinlar.
Su anda oynamalari gereken ligdeler mi,ona emin degilim;bu da beni dusunduruyor.
Mesela,Cafercan Rizespor'a kiralandi,oynadigini gormedim.Devre arasinda GS'a geri donmeli,ve kendini en iyi sekilde gelistirebilecegi ligde,takimda forma giymeli.
Genc oyunculari iyi hazirlarsak,ekonomik durum duzeldiginde ust duzey yabanci oyunculari transfer edip,istedigimiz GS'i olusturabiliriz.Bunu da dogru adimlari atmamiz halinde en az 3-4 senede yapabiliriz.
Bu bahsettiginiz yapilanma icin camianin icinden gelen bir yerli veya yabanci hoca lazim. Aklima ilk olarak gelen isimler Fatih Terim ile Hagi; ama maalesef ikisini de gonderdik.
-
- Posts: 625
- Joined: Tue Oct 22, 2002 11:57 pm
Bence sorunu yanlis yerde ariyoruz.
UEFA kupasindan sonra galatasarayda beklenen dusus iki yil gecikmeli de olsa basladi ve hala daha devam ediyor.
Burada bence en buyuk sebep medya gazina cabuk gelmemiz ve basiretsiz yonetimlerdir. Taa en bastan, medyanin gaziyla birlikte herkeste oyle bir hava olustu ki, galatasarayda bir dusus beklenmeye basladi. hepimiz kendimizi "her cikisin bir inisi vardir" atasozunun buyusune kaptirdik. oysa, "asil basari zirvede kalmaktir" sozunu siar edinmeliydik kendimize. normal karsilamaya basladik once besiktasa sonra fenere kaptirilan sampiyonluklari.
ote yandan rakip gucleniyordu. her anlamda gucleniyordu. ama bundan daha kotusu, gerek kendi camialari, gerekse baski altinda tutulan medyasiyla, oldugundan cok daha guclu gorunen bir fenerbahce cikti karsimiza. daha stadlarinin yarisi revize edilmisken bile gerek gazete mansetlerinden gerek kendi agizlarindan "55bin kisilik muhtesem futbol mabedi" laflari eksilmez oldu. yaptiklari isleri kucumsemek mahiyetinde soylemiyorum bunlari, ama bir yaptiklarini on gostermeyi bildiler.
rakibimiz bu sekilde degisirken, bizde ise isler hep tersine gitti. stad yapacagiz diye olimpiyata tasidik takimi. orada da kimya tutmadi. ustelik, isler bir kotu giderken, medyanin da gaziyla bin kotu gidiyormus gibi gosterildi. o kadar, sembolik, traji-komik olaylar oldu ki: ornegin yaptirdigimiz ruzgar panelleri curuk cikti. senin rakibin, koskoca stadi elden geciriyorken, ve bunu susleyip-pusleyip ballandira ballandira gosteriyorken, sen daha oraya iki tane levhayi dogru duzgun cakamiyorsun. olmadi bir yil sonra, o terkedilen, eskimis denilen yere geri donuldu. yaklasik bir sene, tek tribunu yikik bir sekilde orada maclar oynandi. rakibin stadin diger yarisini yaptirirken, sen daha o stadin tuvaletlerini bile duzeltemedin. millet her hafta bir tarafini yirtiyor, o stadi pislik goturuyor diye, ne tuvaletler calisiyor, ne sular akiyor, ne turnikeler calisiyor. yahu, hicbisey bilmiyorsan, birkac yuzbin dolar cikariver de sunlari bari yaptir. eski, kohne, mohne ama en azindan guzel bir makyaj yap o stada, giden taraftarin gozu gonlu acilsin.
sadece bu da degil, takim icinde yasanan en ufak problemler aninda medyada mansetlere tasindi, soyunma odasinda yasananlar da buna dahil. en ufak dedikodular bile bassayfadan manset oldu, yazi dizileri-roportaj konulari oldu. ote yandan, rakip takim icinde sagir sultanin bile duydugu problemlerin uzeri ortuldu, hasir alti edildi.
rakibin, paralari basip kadrosunu guclendirirken, sen on anlasma imzalattigin adamlari dahi rakiplerine kaptirdin. elindeki sozlesmeli oyuncularini bedavaya kacirdin. son dakikalarda komik komik transferleri yildiz diye yutturmaya kalktin.
rakibin, sirf istikrar ugruna, daum gibi dakika basi problem cikartan, kendi futbolcusuyla surekli kavgali olan bir hocaya bile sonsuz kredi verirken -onca medya baskisina ragmen- sen, kendi efsane isimlerini bir bir harcadin.
velhasili kelam, o kadar cok sey ustuste geldi ki. sanki kulubun uzerinde bir lanet varmiscasina. ve bu ust uste gelen bunca olumsuzluklarin, medyanin da etkisiyle bire on katilarak yansitildigini goz onune alalim: su anda resmen galatasaray icin umutsuz bir ortam olustu. sanki cikisi bilinmeyen, karanlik bir tunele girmisiz ve surukleniyoruz.
bu kadar karamsar bir tabloda, futbol takiminin bir hafta adam gibi pas yapip, ligin en guzel futbolunu oynayip, ertesi hafta sahaya futbol adina hicbirsey koyamamasinin nedenlerini aramaya gerek bile kalmiyor. yillardir gs-fb derbisi seyrettim, galatasarayin bu kadar ruhsuz oynadigina sahit olmadim ben. yonetiminde umut kalmamis, taraftarinda umut kalmamis bir kulubun 20-30 kisilik futbol takimindan ne beklenebilir ki? onlar da insan neticede. tum bu olumsuzluklardan en fazla onlar etkileniyordur.
bence tum bunlarin cozumu, bir devrimden geciyor. bu devrim, yonetiminden futbolcusuna buyuk bir revizyonu kapsar. artik bu yonetimin devri coktan kapanmistir. galatasaraya, galatasarayliya yeni bir heyecan katacak, dinamik bir yonetime ihtiyac vardir. hersey bir tarafa, sadece sayin canaydin yuzundeki yilgin ifade bile camiadaki bu karamsarligi koruklemektedir. artik galatasarayda bazi futbolcularin da devri kapanmistir. volkan, hakan, ergun, hasan sas gibi isimler artik galatasaraya birsey vermekten cok uzaktir. olayin teknik yonu degildir muhim olan. artik camianin bu futbolculardan bir beklentisi kalmamistir, galatasarayi birakmalari disinda. bunlarin kadroda olmasi, hem kendilerine hem galatasaraya zarardan baska bisey vermez. bir baska mesele, stad meselesi. anlasilan o ki, galatasaray'in bes-alti yildan once yeni bir stada kavusmasi imkansiz. o halde yapilacak is, ali sami yen'i seyirciyi ceken, cazip bir stad haline getirmek. bunun o kadar zor oldugunu dusunmuyorum. cok mu zor, tuvaletleri isler hale getirmek, oralari guzel fayanslarla dosemek, temizlemek, sularin akmasini, turnikelerin calismasini saglamak? en azindan su reklam panolarini dahi yenilemek, stadin, en azindan televizyondan cok daha guzel gozukmesini saglayacaktir.
boyle bir devrim yasanmadan, camia uzerindeki bu karamsar hava dagitilmadan, taraftara yeni bir umut, bir heyecan vermeden, galatasarayin kendine gelmesi bence mumkun degildir. bunu yapabilmek de atla deve degil. once su kara bulutlari temizleyelim, sonra o yakalanan havayla, galatasarayin maddi durumunu duzeltecek, galatasarayi bu anlamda gercekten guclu kilacak projelerin de hayata gecirilebilmesi cok daha kolay olacaktir.
UEFA kupasindan sonra galatasarayda beklenen dusus iki yil gecikmeli de olsa basladi ve hala daha devam ediyor.
Burada bence en buyuk sebep medya gazina cabuk gelmemiz ve basiretsiz yonetimlerdir. Taa en bastan, medyanin gaziyla birlikte herkeste oyle bir hava olustu ki, galatasarayda bir dusus beklenmeye basladi. hepimiz kendimizi "her cikisin bir inisi vardir" atasozunun buyusune kaptirdik. oysa, "asil basari zirvede kalmaktir" sozunu siar edinmeliydik kendimize. normal karsilamaya basladik once besiktasa sonra fenere kaptirilan sampiyonluklari.
ote yandan rakip gucleniyordu. her anlamda gucleniyordu. ama bundan daha kotusu, gerek kendi camialari, gerekse baski altinda tutulan medyasiyla, oldugundan cok daha guclu gorunen bir fenerbahce cikti karsimiza. daha stadlarinin yarisi revize edilmisken bile gerek gazete mansetlerinden gerek kendi agizlarindan "55bin kisilik muhtesem futbol mabedi" laflari eksilmez oldu. yaptiklari isleri kucumsemek mahiyetinde soylemiyorum bunlari, ama bir yaptiklarini on gostermeyi bildiler.
rakibimiz bu sekilde degisirken, bizde ise isler hep tersine gitti. stad yapacagiz diye olimpiyata tasidik takimi. orada da kimya tutmadi. ustelik, isler bir kotu giderken, medyanin da gaziyla bin kotu gidiyormus gibi gosterildi. o kadar, sembolik, traji-komik olaylar oldu ki: ornegin yaptirdigimiz ruzgar panelleri curuk cikti. senin rakibin, koskoca stadi elden geciriyorken, ve bunu susleyip-pusleyip ballandira ballandira gosteriyorken, sen daha oraya iki tane levhayi dogru duzgun cakamiyorsun. olmadi bir yil sonra, o terkedilen, eskimis denilen yere geri donuldu. yaklasik bir sene, tek tribunu yikik bir sekilde orada maclar oynandi. rakibin stadin diger yarisini yaptirirken, sen daha o stadin tuvaletlerini bile duzeltemedin. millet her hafta bir tarafini yirtiyor, o stadi pislik goturuyor diye, ne tuvaletler calisiyor, ne sular akiyor, ne turnikeler calisiyor. yahu, hicbisey bilmiyorsan, birkac yuzbin dolar cikariver de sunlari bari yaptir. eski, kohne, mohne ama en azindan guzel bir makyaj yap o stada, giden taraftarin gozu gonlu acilsin.
sadece bu da degil, takim icinde yasanan en ufak problemler aninda medyada mansetlere tasindi, soyunma odasinda yasananlar da buna dahil. en ufak dedikodular bile bassayfadan manset oldu, yazi dizileri-roportaj konulari oldu. ote yandan, rakip takim icinde sagir sultanin bile duydugu problemlerin uzeri ortuldu, hasir alti edildi.
rakibin, paralari basip kadrosunu guclendirirken, sen on anlasma imzalattigin adamlari dahi rakiplerine kaptirdin. elindeki sozlesmeli oyuncularini bedavaya kacirdin. son dakikalarda komik komik transferleri yildiz diye yutturmaya kalktin.
rakibin, sirf istikrar ugruna, daum gibi dakika basi problem cikartan, kendi futbolcusuyla surekli kavgali olan bir hocaya bile sonsuz kredi verirken -onca medya baskisina ragmen- sen, kendi efsane isimlerini bir bir harcadin.
velhasili kelam, o kadar cok sey ustuste geldi ki. sanki kulubun uzerinde bir lanet varmiscasina. ve bu ust uste gelen bunca olumsuzluklarin, medyanin da etkisiyle bire on katilarak yansitildigini goz onune alalim: su anda resmen galatasaray icin umutsuz bir ortam olustu. sanki cikisi bilinmeyen, karanlik bir tunele girmisiz ve surukleniyoruz.
bu kadar karamsar bir tabloda, futbol takiminin bir hafta adam gibi pas yapip, ligin en guzel futbolunu oynayip, ertesi hafta sahaya futbol adina hicbirsey koyamamasinin nedenlerini aramaya gerek bile kalmiyor. yillardir gs-fb derbisi seyrettim, galatasarayin bu kadar ruhsuz oynadigina sahit olmadim ben. yonetiminde umut kalmamis, taraftarinda umut kalmamis bir kulubun 20-30 kisilik futbol takimindan ne beklenebilir ki? onlar da insan neticede. tum bu olumsuzluklardan en fazla onlar etkileniyordur.
bence tum bunlarin cozumu, bir devrimden geciyor. bu devrim, yonetiminden futbolcusuna buyuk bir revizyonu kapsar. artik bu yonetimin devri coktan kapanmistir. galatasaraya, galatasarayliya yeni bir heyecan katacak, dinamik bir yonetime ihtiyac vardir. hersey bir tarafa, sadece sayin canaydin yuzundeki yilgin ifade bile camiadaki bu karamsarligi koruklemektedir. artik galatasarayda bazi futbolcularin da devri kapanmistir. volkan, hakan, ergun, hasan sas gibi isimler artik galatasaraya birsey vermekten cok uzaktir. olayin teknik yonu degildir muhim olan. artik camianin bu futbolculardan bir beklentisi kalmamistir, galatasarayi birakmalari disinda. bunlarin kadroda olmasi, hem kendilerine hem galatasaraya zarardan baska bisey vermez. bir baska mesele, stad meselesi. anlasilan o ki, galatasaray'in bes-alti yildan once yeni bir stada kavusmasi imkansiz. o halde yapilacak is, ali sami yen'i seyirciyi ceken, cazip bir stad haline getirmek. bunun o kadar zor oldugunu dusunmuyorum. cok mu zor, tuvaletleri isler hale getirmek, oralari guzel fayanslarla dosemek, temizlemek, sularin akmasini, turnikelerin calismasini saglamak? en azindan su reklam panolarini dahi yenilemek, stadin, en azindan televizyondan cok daha guzel gozukmesini saglayacaktir.
boyle bir devrim yasanmadan, camia uzerindeki bu karamsar hava dagitilmadan, taraftara yeni bir umut, bir heyecan vermeden, galatasarayin kendine gelmesi bence mumkun degildir. bunu yapabilmek de atla deve degil. once su kara bulutlari temizleyelim, sonra o yakalanan havayla, galatasarayin maddi durumunu duzeltecek, galatasarayi bu anlamda gercekten guclu kilacak projelerin de hayata gecirilebilmesi cok daha kolay olacaktir.