Turk voleybolunun efsane ismi Deger Eraybar'i kaybettik

Kenan Atak · Post by **Kenan Atak** » Thu Apr 24, 2008 10:56 pm

Maalesef haber resmi sitede laf olsun diye gecistirilmis. Oysa klubun yenilmez armada oldugu donemde buyuk hizmetleri olan turk voleybolunun da iyi bir donem yasadigi yillarda hem klube hem Turk voleyboluna buyuk emegi olan bu degerli sporcu bu kadar kisa bir bassagligi haberini hakketmiyor. Maalesef gectigimiz yil kaybettigimiz Payidar'a da ayni sey yapildi.
Altta bir resim koyacagim bu resim GS-FB voleybol derbisinden bir hatira. FB'li oyunculardan bir tek ayakta ortada olan Nevzat Karazincir'i biliyorum. Bizimkilerin oldugu takim senelerce yenilmez armada idi. Bu resimde Deger abi 10 numara, 12 numara Ayhan Demir (Payidar Demir abinin babasi), 11 numara Sinan Erdem, 6 numara Oral Yilmaz, 13 Erdogan Tezic, 4 ise Yigit Ayaslioglu.

Bu takim ayni zamanda 1956 dunya sampiyonasina da katilmisti milli takim olarak yani GS=milli takimdi ve milli takimin parlak donemleri idi o donem. Ayrica FB'li oyuncularla beraber Kalamis'ta hep eglenirlermis mac sonralari (tabii ki bambaska bir Istanbul'dan söz ediyoruz bizlerin göremedigi).

Deger abinin ne kadar zipladigi dillere destandir ve Turk voleybolunun gelmis gecmis en onemli oyuncusu olarak bilinir. Bugun cenazede benim GS'da oynadigim 80 yillarinin sonlarindan abilerim Metin Gorgun, Ismet Kir, Ibrahim Celik ve Ahmet Gulum ve nerdeyse tum voleybol camiasi ordaymis hepsi selamlarini iletmisler, telefonda babam anlatirken gozlerim doldu. Aradan seneler gecti o 80 sonlari bir alemdi. Gunde cift idman yapardik, arada Deger abi de gelirdi izlemeye ve hep kendinden bahsederdi ve herkes cok severdi. 88'de klup 20 kusur seneden sonra o karli kis gununde sampiyon oldugunda tum eskiler arkamizda bize destek olmuslardi.

Bu da o dönemden bir ani :
Voleybolun yaşayan efsanesi Değer Eraybar, Galatasaray'ın İTÜ Salonu'nda Darüşşafaka ile oynadığı bir maçtaki anısını şöyle anlattı: "Erdoğan maça çıkmadan önce beline kapsülüni biraz fazla sürmüş. Kapsül poposuna doğru kayınca başladı sahada zıplamaya. Bir ara antrenörümüz olan Oral Yılmaz mola aldı ve kenara çağırdı. Erdoğan sahada koşuyor ve zıplıyordu o ara. Oral, Erdoğan'a buraya gelsene dediğinde o 'Bana bakmayın, siz konuşun, ben biliyorum' demişti. O yanma ile Erdoğan çok iyi oynayarak, daha yükseğe zıplayarak maçı kazanmamızı sağladı."

Bu da Vala Somali'nin kaleminden Deger abi
http://www.voleybolx.com/KoseYazisi.asp?ID=135

Maalesef bugun cenazede klupten nerdeyse kimse yokmus.

Kenan Atak · Post by **Kenan Atak** » Thu Apr 24, 2008 11:24 pm

Resim nasil konuluyor bilen var mi?

Ozgur Huseyinoglu · Post by **Ozgur Huseyinoglu** » Fri Apr 25, 2008 12:18 am

Kerem Tezic wrote:Resim nasil konuluyor bilen var mi?

Yukardaki yazin icin diyorsan, ben editleyip resme dondurmus oldum linki. Resmin URL'ini bulduktan/ogrendikten sonra, [img]%20ve%20de%20[/img] tag'leri arasina koyuyorsun o URL'i...

Rahmetli isini cok ciddiye alan, sonra giristigi gazetecilik hayatinda, "gecelerin kartali" sifati filan almis birisiymis, eskinin kisitli sartlarinda haberlere ulasabilmek icin. Ben tanimiyordum ama, topragi bol olsun tabii, sevenlerine sabirlar...

Kenan Atak · Post by **Kenan Atak** » Fri Apr 25, 2008 7:31 am

Sagol Özgur, sorum alsinda albumlerimden birindeki resmi koymakti ama sanirim becerdim

Mehmet Daskiran · Post by **Mehmet Daskiran** » Fri Apr 25, 2008 4:41 pm

Allah rahmet eylesin. Eger Kerem'in dedigi gibi bu haber kisaca gecistirilmisse gercekten yazik. Sporu "saglikli yasam" ve "takim ruhu" icin yapan o gunlerin sporculari cok daha fazlasini hakediyor kanaatimce.
Mehmet

Ozan Ersoy · Post by **Ozan Ersoy** » Fri Apr 25, 2008 7:05 pm

Kerem'cim basiniz sagolsun. Aile tanidigi olunca da boyle kayiplar insanda buyuk huzun olusturuyor. Ben kendisini tanimazdim. Buyuk voleybolcuymus elbet. Allah rahmet eylesin.

Gazanfer Bilge de gecenlerde goctu. Dedemin eski gures yillarindan tanidigidir. Buyuk gurescilerin hepsini tanir, kimileriyle gurestigi bile olmustur. Kucuklugumde onun Yasar Dogu, Gazanfer Bilge hikayelerini dinlemek en buyuk zevklerimden biriydi. Ne hikayeler.. Kimse bilmez. Insallah bu Turkiye'ye gidisimde bunlari videoya cekmek istiyorum. Hep yapacagim yapacagim bir turlu firsat olmuyor. Bir de anneanneme borek actirip onun videosunu cekecegim. Muhtesem ascidir. Tarih bunlar hep.

Ozan Ersoy

Murat Biricik · Post by **Murat Biricik** » Fri Apr 25, 2008 8:04 pm

Sevgili Kerem, basta saygideger babaniz olmak uzere butun aileye taziyelerimi iletirim. Basiniz ve basimiz sagolsun. Allah Deger Abiye rahmet eylesin.

Benim de 80 li yillarin sonlarinda voleybol oynamisligim vardir. Futboldaki tabiriyle tam bir antreman oyuncusuydum. Burhan Felek te isinma sirasinda dort numaradan, smacta topun altina girerek file uzerinden karsi sahada havada asili basketbol potasini vurmuslugum vardir.

Kardesimde Yesilyurt Spor Kulubunde okculuk yapti. Bayanlar kategorisinde birinciligi vardir. (Bayanlar kategorisinde tek basina yarisitigi icin birincilik kupasini almasi garanti olmasina ragmen evde bayagi havaya girmistik.

) Ozan nin bahsetigi gibi pek muhterem buyuklerimizden, rahmetli annenem, olaya el koymus, medeni cesaret gosterdigi ve okculuk sporuna bayanlari tesvik ettigi icin, torununa ikinci bir kupa verilmesi gerektigi soylemis ve butun aileyi buna ikna etmisti. Kardesimin de Burhan Felek te yapilan karsilasmalardan birinde, hedefi sasirip duvarda asili perdeleri vurdugu vardir. ( Potalardan birinin sag ust kosesinde bir sure beliren catlaktan biz Biricik kardesler mesul degiliz.)

Velhasil, hem benim hem kardesimin spor ile olan hasirnesirligimizde ve tutkumuzda Ozan nin `tarih bunlar` diye tanimladigi, yerleri dolmayacak bu muhtesem guzel insanlarin katkilari tarife sigmaz. Benim de aklima simdi babamlarin 50. yil mezuniyet torenlerinde tanisma firsati buldugum muhterem Kayihan Uraz geldi. Bu guzel insanlarin yaptiklari tarife sigmaz, hakiketen yerleri de dolmaz.

Allah kalanlara saglik, sihhat, afiyet ve uzun omur versin. Kerem Tezic Yesilyurt lu oldugu icin bilecektir. Yesilyurt Spor Klubunde tenis oynayan Orhan Susut Abi vardir. Ne muhterem insandir kendisi. Bisiklet ustunde tertemiz, tiril tiril beyaz t-shirt ve sortu ile pedal cevirirken, sag elini kaldirip selam vermesi ve yuzundeki samimiyeti... Ozan nin dedigi gibi tarih bunlar tarih. Bu baslik ve yazilanlar iyi bir vesile oldu, babam ile gidip kendisini bir gorelim.

Kenan Atak · Post by **Kenan Atak** » Sat Apr 26, 2008 12:22 am

Guzel yazilarinizi okumak keyif verdi arkadaslar. Bu arada Murat seni görsem mutlaka cikartirdim, evet dogma buyume Yesilyurt'luyum Orhan Susut abiyi de hatirliyorum. Su an bayan milli takimi antrenöru Resat da Yesilyurt'u calistirdi bir aralar. Ufakken askeri lojmanlarin onundeki cim sahada top oynardik ve Yesilyurt'tan denize bile girerdik, kefal, zargana, lapin, gumus baligi avlardik. O zamanlar doga guzel ve ev sayisi az oldugundan spor vucudumuza buyuk iyilik yapti ve bunu devam ettirebildim hep. Sabahtan aksama, ust bas camurdan simsiyah olana kadar top oynardik. Eski kaptan Cuneyt Tanman'in kardesi Cenk de bizimle beraber oynardi hep ve cocukluk arkadasimizdi. Yesilyurt klubunun kendine has bir havasi vardi. Ilk maca gitme hikayeleri de Yesilyurt'ta GS'li bazi abilere teslim edilme ile basladi. O Marmara denizinin bir kac deri ve cimento fabrikasi yuzunden ne hale geldigini unutmak zor. Resmen cinayet islendi belki yuzbinlerce, milyonlarca cocuk o guzelim denizden oldu. Biz tadini cikarttik ama bizden sonrakiler kahverengi ve berbat kokan bir denizle tanistilar ve apartman aralarina, bilgisayar oyunlarina hapsolarak belki de pek cok seyi iskaladilar. Konu dagildi tabii ama eski anilar acilinca dagilmamasi imkansiz.

Kenan Atak · Post by **Kenan Atak** » Sat Apr 26, 2008 12:58 am

Bu arada Murat'in topu dumduz disari gonderme hikayesi acilinca aklima bir iki matrak ani geldi. Avrupa Kupasinda Zinella Bologna'ya dusmustuk. Ilk turda Maribor'u elemistik. Ben de o sene Eczaci'nin ardindan Turkiye 2.si olan genc takimimizdan A takima gelmistim bir baska genc takim oyuncusu ile beraber. Rahmetli Paidar abi de GS'a yeni alinmisti. Seyahati taa Istanbul'dan otobusle yaptik. Unutulmaz bir yolculuktu. Otobuse bizim antrenor Enver Göcener'in uc taraftar dostu katilmisti ve arka tarafta zomlana zomlana bize eslik ediyorlardi. Neyse biz bir gece Venedik'te kalip Bologna'ya vardik. Rakip takimda Italyan liginin en baba oyunculari var bir de Amerikan ya da Kanada milli takimindan 2 metrelik dev bir smacorleri var. Hangar gibi sahada felegimizi sasirdik, bu arada hic unutmuyorum biz servis kullandigimiz anda Italyan takimi mansetle topu pasore tasiyip cok hizli kombine bir atak yapti, ve bizim blok afallayinca 2 metrelik azman zebellah gibi file ustunde bombos kaldi ve bizim defanstaki oyuncu topu suratina yiyecegini hissedince sahanin disina kacmisti ve bu 2 metrelik eleman bizim oyuncuyu (su an kimdi hatirliyamiyorum) resmen kacarken kicindan vurdu topla. Millet yerlere yigilmisti gulmekten.

Bir baska ani da Bursa'dan. Sampiyon oldugumuz sene en kritik mac Sönmez Filament ile idi ve uc takim Eczaci, biz ve Filament kafa kafaya mucadele ediyorduk. Bursa'daki maci alamazsak yaristan kopacaktik. Ondan evvelki tum Bursa maclari olayli gecmisti. Makospor macinda Ibrahim Celik abi tribunlere dalacak kadar kendinden gecmisti. Neyse mac oncesi Ataturk salonu tika basa 5-6 bin kisi almisti ve igne atsan dusmez misali idi. Bursa valisi soyunma odamiza geldi ve birakin olayi kufur bile olmayacagina dair bize soz verdi. Sahaya ciktik 6 bin kisiden tis yok. Antrenörumuz Enver Göcener buyuk keyifle ve mutluluktan gevis getire getire ellerini kavusturup 'evet beyler ortam mukemmel guvenlik super bundan iyisi can sagligi' dedi. Iyi dedik ama garipsedik de ve bir sure sonra olaylar aynen soyle gelisti: Ataturk salonu sag tribun komple 'biz Bursaliyiz' diye haykirdi, sol tribun 'onlar Bursalilar' diye komple haykirdi ve ayni anda iki tribun birden gok gurultusunu andirir bir sesle 'siz o...cocugusunuz ib...r' diye bize nereye geldigimizi hatirlattiktan sonra sahaya onceden getirdikleri her seyi atmaya basladilar. Sahaya caki bile atildi. Ortalik epey karisti. O gun ilk seti vermemize ragmen maci 3-1 almistik ve rahmetli Paidar abi mukemmel bir mac cikartmisti. Mac sonrasi dag yolundaki meshur kebapcida adam basi iki porsiyon yogurtlu Iskenderleri migdeye indirmistik. Ayni sene hem biz hem futbol takimi uzun yillar sonra ilk kez sampiyon olmustuk ve bizim pek cok macimiza Simovic, Semih, Prekazi gibi oyuncular geliyordu.

Selcuk Samli · Post by **Selcuk Samli** » Sat Apr 26, 2008 11:44 am

Basiniz sagolsun Kerem.Boyle,yaslari Cumhuriyet tarihine yakin,tanidiklari kaybettikce uzuluyor insan.Allah rahmet eylesin.

Murat Biricik · Post by **Murat Biricik** » Sat Apr 26, 2008 6:26 pm

..... Bu arada Murat seni görsem mutlaka cikartirdim, evet dogma buyume Yesilyurt'luyum Orhan Susut abiyi de hatirliyorum. Su an bayan milli takimi antrenöru Resat da Yesilyurt'u calistirdi bir aralar. Ufakken askeri lojmanlarin onundeki cim sahada top oynardik ve Yesilyurt'tan denize bile girerdik, kefal, zargana, lapin, gumus baligi avlardik. O zamanlar doga guzel ve ev sayisi az oldugundan spor vucudumuza buyuk iyilik yapti ve bunu devam ettirebildim hep.

Kerem, Resat Abi benim Arcelik teki antrenorumdu. Benim voleybol oynadigim zaman icerisinde GS da oynayan benden yasca bir yada iki sene buyuk, tahmin ediyorum GS Liseli, soyadlari han ile biten iki oyuncu vardi. O zaman diliminde oynadiysan tahmin ediyorum bende seni cikarabilirim. Bizim Arcelik takimindaki oyuncularin da cogu koyu GS liydi. Resat Abi de iyi bir GS lidir.

Yesilyurt tan denize bile girerdik deyince, aklima Ali Abi geldi (Prof. Dr. Ali Uras). Florya da sahilde devamli guneslendikleri bir kose vardi. Biz Yesilyurt tan 25 beygirlik 5.20 metrelik motorla Florya ya gider denize girerdik. Yesilyurt sahili kayaliktir, Florya da ise muhtesen bir kum sahil vardir. Sahile cikinca Ali Abi nin bulundugu koseye yonelince, sagolsun sezlongundan kalkar mutlaka bizimle selamlasir, ilgilenir, sohbet ederdi. Kendisine son derece samimi ve icten buyuk bir sevgi ve saygi beslerim.

Dogma buyume Yesilyurt lu olunca ne konu tukenir ne hikaye tukenir ne de es, dost, tanidik, komsu ve ahbaplar. Iyi insan arkasindan ne guzel aniliyor, ne tur konulara ve sohbetlere vesile oluyor.

Cengiz Akgun · Post by **Cengiz Akgun** » Sat Apr 26, 2008 6:50 pm

Kendisini seven ve sayanlarinin baslar sag olsun. GS klubune verdigi hizmet ortada.

Kenan Atak · Post by **Kenan Atak** » Sat Apr 26, 2008 9:21 pm

Murat Biricik wrote: Kerem, Resat Abi benim Arcelik teki antrenorumdu. Benim voleybol oynadigim zaman icerisinde GS da oynayan benden yasca bir yada iki sene buyuk, tahmin ediyorum GS Liseli, soyadlari han ile biten iki oyuncu vardi. O zaman diliminde oynadiysan tahmin ediyorum bende seni cikarabilirim. Bizim Arcelik takimindaki oyuncularin da cogu koyu GS liydi. Resat Abi de iyi bir GS lidir.

Yaa nerden nereye. Bahsettigin kisiler Denizhan ile Cengizhan. Hem liseden hem klup takimindan en yakin arkadaslarim. Denizhan ile yillarimiz gecti. Bizim lise ve klup hocasi Fahir hoca (forumdan Alpay gayet iyi bilir Fahir hocayi) hala Denizhan ve beni ornek verirmis ogrencilerine idman yapma konusunda. Yaz sicaginda millet tatile ciktigi zaman bile lisenin yolunu tutar hocadan anahtarlari alip iki kisi calisirdik o sicakta. Hem de hergun. Cengizhan ise Isvec'e geldi ziyaretime ve voleybol bile oynadik. Ikisi de zaman zaman A takima katildilar. Arcelik'te Sedat vardi cok iyi hatirlarim.

Foruma zaman zaman Selcuk Samli voleybol haberleri gecmese izledigim yok neler oluyor bitiyor. Ama Isvec'te plaj turnuvalarina bir sure katildim. Simdi gene baslayacagim. Rahmetli hocam Mehmet Fuat Bengu'nun dedigi gibi turk insanin yapisina en uygun spor diye dusunuyorum voleybolu. Vucut vucuda mucadele olmayinca dostluklari da cok guzel oluyor, kavgasi (oyuncular arasinda) olmuyor. Cogu kisi rakip oyuncularla arkadas olurdu. Benim Eczaci'dan gorustugum arkadaslarim vardi ki en buyuk rakibimizdi. Voleybol camiasini o yuzden cok seviyorum. Sicak bir ortami var.

Selcuk Samli · Post by **Selcuk Samli** » Sun Apr 27, 2008 2:05 am

Izmır Saint Joseph Ortaokul'undan mezun oldum.Dogal olarak voleybola karsi hep merakim oldu;ama oyunculuk olarak ,okul takiminda oynayan arkadaslara,antremanda yardimci olmak amaciyla servis atmaktan veya mansetle topu pasore aktarmaktan baska bir tecrubem olmadi.

Okul takimiyla bir turnuvaya,bir kere de istatistik tutmak icin Karsiyaka ile ozel bir turnuvaya gittim.Isin keyif bolumuyle ilgilendim acikcasi.

Izmır'den Istanbul'a gidip(benim yaslarda) lisede veya kulup takiminda oynayan Murat Amasya ve Ismail Parsa'yi biliyorum.Parsa(benden 3 yas buyuktur) Istanbul SJ'de, Amasya da Arcelik'te bir ara oynadi diye biliyorum.Kerem taniyordur belki de...

Ufuk Sezekkaplan · Post by **Ufuk Sezekkaplan** » Sun Apr 27, 2008 1:32 pm

Izmir'de benim de okudugum yillarda liselerarasinda voleybol, en az basketbol kadar yaygindi. Bu konuda Saint Joseph'in tekeli vardi. Ama 1982-1986 kesitinde bizim okul (Bornova Anadolu) tedrisatin da 7 yil olmasi sayesinde voleybolda atilim yapti ve yanilmiyorsam 2 kere Turkiye'de birinci oldu. Sonra 1 dunya sampiyonasinda Cin'e 2-3 yenildiler; ustelik son set 15-11 veya 15-12 gibi biterek. Cin o donemde dunya voleybolunde o kadar baskindi ki bu duzeyde basabas rekabet buyuk saskinlik yaratmisti. Zaten bu yari final gecilseydi herhalde sampiyon olacaklardi. Bir sene sonra Avrupa sampiyonasi Israil'de yapildi, ne yazik ki o donemlerde Filistin-Israil sorunu nedeniyle sportif boykotlar oluyordu ve bizim takim o sampiyonaya boykot yuzunden gidemedi. O donemde bizim lisede pasor Tolga, David ve Cihan isimli ogrenciler Tuborg'ta oynamislardi.

Bahsettigim yllarda İzmir'de basta Tuborg ve KSK Ozel Turk Lisesi, bizim okul, Saint Joseph ve Tevfik Fikret'ten oyuncular aliyordu ve 1. ligde oynuyordu. Bayan voleybolunda da Amerkian Kız Lisesi bir ekoldu, tabi onun maclarinin her duzeyde ozel seyircisi vardi

Voleybol bana gore ideal lise sporudur. Fiziksel temas olmadigi icin sakatlanma riski daha azdir. Beden gelisimine cok faydalidir. Taktik yonu cok zengindir. Kulturel yonu daha fazla. Ve sert spordur. Oglum 4 yasinda, ona tavsiye etmeyi dusundugum ilk spor dali...