Millilerimiz BRONZ madalyayla dönmüş yurda..
2 avrupa üçüncüsünden biriyiz.
Dünya kupasından sonra "Dünya üçüncüsü" değil "Dünya kupası üçüncüsüyüz" diyenler vardı, birden onlar geldi aklıma..
EURO 2008:ALMANYA-TÜRKİYE 3-2 (U. Boral, Semih)
Moderator: Staff
-
- Posts: 6299
- Joined: Thu Mar 30, 2006 6:35 pm
- Location: Alisamiyene 10 dk
- Contact:
-
- Posts: 6299
- Joined: Thu Mar 30, 2006 6:35 pm
- Location: Alisamiyene 10 dk
- Contact:
Kalli'nin bugünki yazısından alıntı
Maç esnasında parasız emreyi yedek klubesinde Servetin yanında gördüğümü hatılrıyorum. Neyse, vardır bir izahı elbet..Maçla ilgili olmayan bir konu var. Arda ile Emre Belözoğlu'nu VİP salonunda gördüm. Ve bu durumu çok yadırgadım. Böylesine tarihî bir maçta VİP salonunda olmayıp, aşağıda takımlarına yakın bir yerde olmalıydılar. Bir ara, "Acaba karınları çok mu acıktı?" diye düşündüm.
-
- Posts: 2313
- Joined: Thu Oct 24, 2002 2:35 am
- Location: Falls Church, VA, USA
Ben de gormustum Belözoğlu'nu, netekim Ugur'un gol sevinci karesine, ve mac sonrasi teselli karelerine de girmis:Ismail Gezer wrote:Maç esnasında parasız emreyi yedek klubesinde Servetin yanında gördüğümü hatılrıyorum. Neyse, vardır bir izahı elbet..
<img width="650" src="http://www.euro2008.uefa.com/Multimedia ... 363_w1.jpg">
(Bu arada Milliyet'ten galeriler: Mac (70 Resim) - Mac Sonrasi (36 Resim))
Netekim, Hasan Dogan tekrarlamis takimin donusu sonrasinda, FT ile konusmalarini da soyleyerek:Cengiz Akgun wrote:Korkarim bizim Safi Poz musteri kizistiriyor. Demeclerine baktim. Agzi yarim. Evet Napoli'den teklif vardir ama seninki maasi iki katina cikarirlirsa (hele simdi sarikli filan "Hocamizi asla gondermeyiz" gibi yalaklanmas bilre) ki bu olasi, kalir. Ne yapayim halkimi milletimi kiracak degilim filan ayaklarina yatmasi cok kolay. En azindan Napoli'nin teklifinin biraz ustune cikalmasini ister.
Milliyet wrote:Hasan Doğan, Terim'in kalacağını açıkladı...
DHA
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Hasan Doğan, Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim'in şu an görevinin başında olduğunu söyledi.
Milli takım kafilesiyle birlikte bugün Viyana'dan İstanbul'a gelen TFF Başkanı Hasan Doğan, taraftarların havalimanında düzenlediği karşılamaya şaşırdığını ve mutlu olduğunu belirterek, "Böyle bir karşılaşma beklemiyorduk. Bizim için süpriz oldu. Ama milletimiz kendisine hizmet edenleri her zaman takdir etmiştir ve o ailcenaplığını yine göstermiştir, bizim için büyük mutluluk" dedi.
Almanya maçının ardından görevinden ayrılacağı konuşulan teknik direktör Fatih Terim'in durumuyla ilgili olarak ise Doğan şöyle konuştu:
"Fatih hocayla uçakta görüştük. Fatih Terim şu anda milli takımın başındadır. Ama şunu da ifade etmeleyim ki Türkiye'de futbolcu olmak teknik direktör olmak gerçekten zor. Çünkü başarılı neticeler olduğunda göklere çıkarılıyorsunuz ama tersi olduğunda ailenizle yemeğe bile çıkma mümkün değil. Eleştirilerin boyutları ne yazık ki etik kurallarının çok dışında oluyor. Hem hocamızda hem futbolcularımızda bunun rahatsızlığı var. Ülkemiz herşeyin en iyisine layık. Yurt dışında nasıl bir takım maçını kaybettiğinde taraftarları onu alkışlarla uğurluyorsa, Türkiye'de de bu olabilmeli. Bunu yapabilmeli bunu başarabilmeliyiz. İşte görüyoruz Türkiye her açıdan dünyanın zirvesinde. Hocamızın bu konuda sıkıntıları olduğunu biliyorum. Bunları aşacağız. Ama herkese şunu söylebilirim ki Fatih Terim şu an milli takımlar teknik direktörüdür. Terim inşallah 2010 yılında da takımın başında olacak."
Özgür
-
- Posts: 483
- Joined: Wed Oct 23, 2002 7:09 pm
- Location: Philadelphia, PA
Uzulmemek mumkun degil. Hemde cok uzulmemek. "Gururlu olmalaiyiz, bu da buyuk basaridir" diyenler belki hakli ama bir noktaya kadar. Boyle firsatlari degerlen dirmek lazim.
Belki 2010 Dunya Kupasi elemelerinde Ispanya'nin arkasinda ikinci olup, playoff'da Italya veya Ingiltere veya Hirvatistan'la eslesip eleniriz. EURO 2012'ye belki gidemeyiz. O yollar uzun yollar, Ermenistan ve Estonya deplasmanlarindan gecen, milli takim dogru duzgun takim olamadan oynanan maclarla kaderlerin belli oldugu, tuaf sureclerin belirsizlikler getirdigi ve sonucta cok uzun bir zaman dilimi olsada cok az mac'la sonuclarin ortaya ciktigi ve bizim acikcasi cok iyi beceremedigimiz nokta sinavlarla gecen yollar.
Onlarin hepsini gecip yarifinal'a gelip, nerdeyse resmen B-takimi denebilinecek bir kadroyala bu kadar iyi oynayip yenilmek...cok yazik oldu. Almanlar bizi hic ciddiye almadiklari mactan cok once zaten belliydi. Mactan sonra ATV'nin salak Selcuk Manav'iyla reportaj yapan Lehmann, hangi Turk oyuncularin bu macta iyi oldugunu sayarken soyledigi laf'a bakin:
"...Aurelio is pretty good...Altintop...and the striker...what's his name? Nihat?..."
Bir kalecinin karsi takimdaki tek santrfor oynayan, o macta gol atmis olan, hemde EURO yarifinalinde, adini bile bilmemesi, o macta cezali olup oynamayan baska bir oyuncuyla karistirmasi...bu saygiszilik degilse nedir bilmem.
Umarim Ispanyollar ezer gecer bunlari, tarihi bir sekilde hemde, 4-0 veya 5-0...cok sevinirim. Hic bir zaman sevmedigim Almanlarin bu sekilde bizi yenmeleri baya uzucu oldu.
Ama yapacak sadece bir sey var. Haydi 6 Eylul'deki Ermenistan deplasmanina dememiz, o uzun zorlu yollara tekrar cikmamiz gerek. 2010 yazinda Guney Afrika'da gene bir kupa (hemde en buyuk kupa) var. Kaliteli bir genc nesilimiz var, onlari iyi kullanan bir teknik adam (FT olur, baskasi olur, onemli degil) ve 2002'den sonra hic ama hic kullanamadigiz bir milli takim'a basariyla birlikte gelen oz guven'i kullanabilirsek, belki gene kendimizi yarifinal'de buluruz. Ve bu sefer belki sonuc farkli olur.
Deniz.
Belki 2010 Dunya Kupasi elemelerinde Ispanya'nin arkasinda ikinci olup, playoff'da Italya veya Ingiltere veya Hirvatistan'la eslesip eleniriz. EURO 2012'ye belki gidemeyiz. O yollar uzun yollar, Ermenistan ve Estonya deplasmanlarindan gecen, milli takim dogru duzgun takim olamadan oynanan maclarla kaderlerin belli oldugu, tuaf sureclerin belirsizlikler getirdigi ve sonucta cok uzun bir zaman dilimi olsada cok az mac'la sonuclarin ortaya ciktigi ve bizim acikcasi cok iyi beceremedigimiz nokta sinavlarla gecen yollar.
Onlarin hepsini gecip yarifinal'a gelip, nerdeyse resmen B-takimi denebilinecek bir kadroyala bu kadar iyi oynayip yenilmek...cok yazik oldu. Almanlar bizi hic ciddiye almadiklari mactan cok once zaten belliydi. Mactan sonra ATV'nin salak Selcuk Manav'iyla reportaj yapan Lehmann, hangi Turk oyuncularin bu macta iyi oldugunu sayarken soyledigi laf'a bakin:
"...Aurelio is pretty good...Altintop...and the striker...what's his name? Nihat?..."
Bir kalecinin karsi takimdaki tek santrfor oynayan, o macta gol atmis olan, hemde EURO yarifinalinde, adini bile bilmemesi, o macta cezali olup oynamayan baska bir oyuncuyla karistirmasi...bu saygiszilik degilse nedir bilmem.
Umarim Ispanyollar ezer gecer bunlari, tarihi bir sekilde hemde, 4-0 veya 5-0...cok sevinirim. Hic bir zaman sevmedigim Almanlarin bu sekilde bizi yenmeleri baya uzucu oldu.
Ama yapacak sadece bir sey var. Haydi 6 Eylul'deki Ermenistan deplasmanina dememiz, o uzun zorlu yollara tekrar cikmamiz gerek. 2010 yazinda Guney Afrika'da gene bir kupa (hemde en buyuk kupa) var. Kaliteli bir genc nesilimiz var, onlari iyi kullanan bir teknik adam (FT olur, baskasi olur, onemli degil) ve 2002'den sonra hic ama hic kullanamadigiz bir milli takim'a basariyla birlikte gelen oz guven'i kullanabilirsek, belki gene kendimizi yarifinal'de buluruz. Ve bu sefer belki sonuc farkli olur.
Deniz.
-
- Posts: 1279
- Joined: Tue Oct 22, 2002 11:38 pm
Cok abartmamak lazim. Low de mac sonunda Semih diyemedi, biraz teddut ettikten sonra 9 numara dedi. Ki bu adam her oyuncuya alinacak onlemleri takimina aciklamakla sorumlu.Deniz Selman wrote:"...Aurelio is pretty good...Altintop...and the striker...what's his name? Nihat?..."
Bir kalecinin karsi takimdaki tek santrfor oynayan, o macta gol atmis olan, hemde EURO yarifinalinde, adini bile bilmemesi, o macta cezali olup oynamayan baska bir oyuncuyla karistirmasi...bu saygiszilik degilse nedir bilmem.
Numaralarin kullanildigi bir endisturide bu normal. Yoksa numaraya gerek yok.
Eskiden bir TV dizisi vardi Kaynanalar diye. Orada Nuri Kantar metresi icin "yahu her kariya ayri kur mu yapacaz" diyordu. Bu da onun gibi, her futbolcuyu adiyla ogrenmeye kalksalar ligler bitmez...
Ayrica mesela FT'nin cikip da Schweinsteiger'i dogru durust soylebilecegini de zannetmiyorum.
-
- Posts: 6299
- Joined: Thu Mar 30, 2006 6:35 pm
- Location: Alisamiyene 10 dk
- Contact:
Yarı finalde elenmek, finalde elenmekten daha iyidir belki.. Psikolojik açıdan yani.. Gerçi kesin konuşamam, sadece bir tahmin!Deniz Selman wrote: Ama yapacak sadece bir sey var. Haydi 6 Eylul'deki Ermenistan deplasmanina dememiz, o uzun zorlu yollara tekrar cikmamiz gerek. 2010 yazinda Guney Afrika'da gene bir kupa (hemde en buyuk kupa) var. Kaliteli bir genc nesilimiz var, onlari iyi kullanan bir teknik adam (FT olur, baskasi olur, onemli degil) ve 2002'den sonra hic ama hic kullanamadigiz bir milli takim'a basariyla birlikte gelen oz guven'i kullanabilirsek, belki gene kendimizi yarifinal'de buluruz. Ve bu sefer belki sonuc farkli olur.
Deniz.
2010 meselesine gelince! O mesele çok ciddi bir mesele, çok zor bir mesele. Bence çok zor bir gruptayız. Şu manzaraya göre İspanya direkt favori. İkincilik için Belçikayla yarışmamız lazım. Bosna-Hersek ve Ermenistan maçlarının kolay geçeceğini söylemek zor. Yani ikinci olmak konusunda da Belçikalılardan daha şanslı olduğumuz şüpheli!
Ben Terim'in gitmesine karşı değilim. Arkada güvenilir bir adam olsa gitsin hiç önemli değil. Ama yok, adam yok! Bu takım hala aç, daha iyisini yapma arzusu var. Turnuva başlarken nasıl bir ilk 11'le oynayacağımız meçhulken, şimdi hepimiz birer 11 yazsak, ortalama 8-9 oyuncuda hemfikir oluruz.
Milli takım kadrosuyla ilgili birinci sorun, Mal Volkan'ın yedeğinin olmaması!
İkinci sorun, Nihattan uzun süre faydalanamayacak olmak..
Üçüncü sorun, Terim'in parasız emre saplantısı! Farkındamısınız, bu herif cezalıyken, neredeyse bütün maçlarımızı kazandık! Takımın emreli ve emresiz performansları arasında büyük fark var. Kesin konuşamam, oturup araştırmam lazım, ama bana öyle geliyor..
Dördüncü sorun, defansın göbeği.. Bu aynı zamanda Galatasaray'ın da sorunu. O bölgeye aday 4 oyuncudan 3'ü bize ait.
-
- Posts: 26
- Joined: Tue Oct 22, 2002 7:45 pm
- Location: Dallas, TX
Bu ikisine de katiliyorum. Emre artik bu takimin degismezi degil.Ismail Gezer wrote:Ben Terim'in gitmesine karşı değilim. Arkada güvenilir bir adam olsa gitsin hiç önemli değil. Ama yok, adam yok! Bu takım hala aç, daha iyisini yapma arzusu var. Turnuva başlarken nasıl bir ilk 11'le oynayacağımız meçhulken, şimdi hepimiz birer 11 yazsak, ortalama 8-9 oyuncuda hemfikir oluruz.
....
Üçüncü sorun, Terim'in parasız emre saplantısı! Farkındamısınız, bu herif cezalıyken, neredeyse bütün maçlarımızı kazandık! Takımın emreli ve emresiz performansları arasında büyük fark var. Kesin konuşamam, oturup araştırmam lazım, ama bana öyle geliyor..
Bence ideale yakin orta saha soyle olmali
----------------------Aurelio------------------------------
Sabri---------Hamit--------Tuncay-----------Arda------
Kanatlarin arkasinda iki saglam bek bulunursa savunma acisindan da siritmaz. Balta zaten tamam, sag bek de Ugur mu olur Gokhan mi olur bilemem - ikisini de izlemisligim yok.
Ozellikle Tuncay'in yeri bence kanat veya forvet olmamali. Bitmez tukenmez enerjisi ve hiziyla esi zor bulunur bir koz orta sahada. Kanatta veya forvette kayboluyor hem harcadigi enerjiye yazik oluyor, hem de cok fazla hareket ettiginden pas alamiyor.
Sabri savunma oyuncusu degil ama kanatta etkili. Zaman zaman yaptigi pozisyon ve pas hatalari orta sahada telafi edilir.
"On liberoda" Topal da fena degil ama Aurelio'ya yetismesi icin daha cok olgunlasmasi lazim.
Digerleri kesebiliyorsa kessin bunlari derim.
Savunmanin ortasi sorunlu. 4-5 aday var ama gercekten klas bir adam yok, Alpay kadar bile. Belki Emre Gungor gelisir. Sol beke alternatif bulunursa en cok Balta'ya guvenirim aslinda.
Elemelere gelince, isler zor. Bir iki macta konsantre olmazsak gruptan cikamayabiliriz gercekten.
-
- Posts: 207
- Joined: Fri Oct 17, 2003 10:19 pm
- Location: istanbul, türkiye
-
- Posts: 26
- Joined: Tue Oct 22, 2002 7:45 pm
- Location: Dallas, TX
Bence evet. Gerci Alpay'i Servet'ten fazla izledim. Belki de Servet' hep sakat sakat oynarken gordugumdendir. Servet Alpay'a gore hantal ve kontrolsuz gozukuyor bana, topu oyuna sokuslari zayif. Alpay'da bir nebze akil hastaligi vardi ama gununde oldugunda saglam ve basit bir oyunu vardi.BarisCakan wrote:Nasıl yani Alpay Servet'ten iyi miydi???????Erdal Paksoy wrote: Savunmanin ortasi sorunlu. 4-5 aday var ama gercekten klas bir adam yok, Alpay kadar bile. Belki Emre Gungor gelisir. Sol beke alternatif bulunursa en cok Balta'ya guvenirim aslinda.
edit: Servet'in yurekliligine itirazim yok tabii. Bence Alpay'dan cok Bulent Korkmaz'la kiyaslanabilir.
Sen ne dusunuyorsun?
-
- Posts: 483
- Joined: Wed Oct 23, 2002 7:09 pm
- Location: Philadelphia, PA
EURO 2008 eleme ve turnuva maclarina bir bakalim Emre faktorunu olcme amaciyla:Ismail Gezer wrote: Üçüncü sorun, Terim'in parasız emre saplantısı! Farkındamısınız, bu herif cezalıyken, neredeyse bütün maçlarımızı kazandık! Takımın emreli ve emresiz performansları arasında büyük fark var. Kesin konuşamam, oturup araştırmam lazım, ama bana öyle geliyor..
Ilk 4 macta (Malta, Macaristan, Moldova, Yunanistan) Emre cezaliydi. Hepsini kazandik. Emre'nin 90 dakika forma giydigi Norve maci 2-2 bitti, ama pesinden Emre'nin sakat oldugu icin kadroda olmadigi Bosna Hersek macini kaybettik.
Malta deplasmani (Emre 90 dakika oynadi) beranere bitti, ama sonra Emre'nin son 45 dakika girip (hakemle beraber) maci cevirdi ve Macaristan'i yendik. Moldova (Emre 90 dakika) ve Yunanistan (Emre 71 dakika) maclarinda puan kayiplarindan sonra, Norvec ve Bosna maclarinda 90 dakika oynadi (ve iyi oynadi, onemli gol atti) ve kazandik. EURO'da sadece Portekiz macinda oynadi ve yenildik, diger 4 macin ikisini kazandik, biri penaltilere gitti, oburunu kaybettik.
Sonucta:
EMRE'nin oynadigi maclar (8):
3 galibiyet, 3 beraberlik, 2 maglubiyet
(goller: 11 attik, 9 yedik)
EMRE'nin oynamadigi maclar (9):
6 galibiyet, 1 beraberlik (Hirvat maci), 2 maglubiyet
(goller: 22 attik, 11 yedik)
***
Emre'siz istatistikler daha iyi, ve rakiplerin gucu asaga yukari ayni. Yani karsilastirmak haksizlik degil.
Bir de su var: Emre'li 3 galibiyetin hepsinde Emre iyi oynadi ve takim'a kesin faydasi oldu. Yani ortaya cikan tablo, Emre oynarsa ya Emre yuzunden kazaniyoruz ya Emre yuzunden kaybediyoruz gibi bir sey. Emre olmayinca ayni sekilde ya onunla guluyoruz ya onunla agliyoruz denebilecek baska bir futbolcu yok pek takimda.
Emre herhangi baska bir oyuncu gibi, formdaysa cagrilmasi, formda degilse cagrilmamasi lazim.